Unutursun - XXXIV

4.9K 460 131
                                    

Hayirli cumalar 💕
Beklettigimin farkindayim, kusura bakmayin. Şu siralar "Gavur" ile ugrastim, belki haberiniz vardir..

Teog'dan sonra begeneceginizi umdugum bir bölüm ile bas basa birakiyorum sizi. Insallah sinaviniz iyi sonuclanir. Keyifli okumalar

Medya: Kayahan - Seni cok özledim

34. Bölüm

Elem&Tufan

"Benim Irmagim sensin."

Kacacagimi düsünür gibi daha sıkı tuttu ellerimi. Yasli olan gözlerim saskinlikla bakti yüzüne. "Abi kalkiyoruz!" Arkasini dönüp "Geliyorum." diye seslendi ve son kez bana döndü.

Gözlerimi bir an icin bile ayirmadim gözlerinden. Dolan gözlerimin tasmasiyla yutkundu. "Arayacagim seni." Ellerimi birakip buruk bir gülümsemeyle döndü arkasini. Oldugum yerde kalarak izledim gidisini. Nefesim kesildi sanki ellerimi biraktigi an. Cigerime ulasan her bir soluk saplandi.

Öylece izledim gidisini. Otobüsün gözden kaybolmasiyla kaldirima oturdum ve aglayisimi dindirmek icin dudaklarimi disledim. Kollari hala etrafimi sariyor gibi hissettim. Yuva gibi etrafima ördügü kollar arasinda olmak istedim tekrar. Istedigim cok sey gibi bu da olmadi.

Yerimden kalkip evin yolunu tuttum. Icimi evde kimseye dökemeyecegimi göz önünde bulundurarak Elif'imi aradim. "Elem'im." diye söze baslar baslamaz ufak bir hickirik koptu dudaklarimdan. "Elem! Ne oldu? Neden agliyorsun?"

Yutkunarak bir kac saniye sessiz kaldim. "Tufan.." diye mirildandim sonra. Devamini getiremeden sustum yine. Mutlu olmam gerekirken gidisinde kaldi aklim. Araya mesafenin girmis olmasina takildim.

"Ne yapti? Ay bogacagim o cocugu artik! Ne dedi de aglatti seni ay parcam?"

Birden gülmeye baslamamla delirmis oldugumu sanmali ki sesini aniden yükseltti. "Irmagim sensin dedi ve gitti." Gülerken bile süzülen yaslari elimin tersiyle sildim. "Ne Irmagi?"

"Irmak, sevdicegi." Aciklamamin sonunda Istanbul'u ayaga kaldiracak bir ciglik atti. "Dualarim kabul oldu!" demesiyle gülümsemem genisledi.

"Rüya degildir degil mi?"

Arka plandan gelen oyun havasi ile kahkaha atmamak icin zor durdum. "Degil degil. Bunu kutlamaliyim!" Vedalasarak telefonu kapattim ve kendisini oyun havasiyla yalniz biraktim.

Eve girmeden önce üzerimi düzelttim ve derin bir nefes aldim. Kimsenin olmadigini umarak anahtarimla iceri girdim fakat girer girmez Taner tarafindan karsilandim. Ayakkabilarimi cikardigim sirada basimda bekledi. Yüzüne bakmaktan kacinarak odama dogru yol aldim. Kolumdan tutup kendine cevirmesiyle basimi öne egdim. "Agladin mi sen?"

"Hayir." dememe ragmen cenemi tutarak basimi kaldirdi. "Neden agladin?" Gerildigini kolumu tutusundan anladim. "Aglamadim." Elinden kurtularak arkami döndüm.

Pesimden geldigini anlamama ragmen durmadim. Kapimin önünde durarak "Iznin olursa üzerimi degistirecegim." diyerek kapiyi yüzüne kapattim. Sinirlendigini anlamis olsam da üzerime gelmesine katlanamazdim.

Dedigim gibi yaparak üzerimi degistirdim ve elimde telefon ile yatagima uzandim. Aglamamin üzerine en iyi gelecek seyi, uykuyu sectim. Cok gecmeden de dalmisim zaten fakat kuzenim rahatimi bozmakta kararliydi. Telefonumun elimden alindigini hissetmemle geri cekerek dogruldum.

Uyku sersemligi ile yari acik gözlerimle Taner'e sinirli bir bakis gönderdim. Telefonu isaret ederek "Ver." dedi.

"Cikar misin? Uyuyacagim."

"Yeteri kadar güzelsin, uykuya gerek yok." Baygin bir bakis esliginde söylediklerinin önemsiz oldugunu belirtmeye calistim. "Neden agladigini anlatiyorsun o zaman."

UnutursunWhere stories live. Discover now