HS-17

24.5K 1K 154
                                    

Okumaya başladıgınız saat ?

●●●●●●
"Seninkiler oğlum?" Babamın bu seferde aynı soruyu çınara sormasıyla bende bakışlarımı çınara çevirdim.

Aramız tamamen düzeldikten sonra bizim oturduğumuz apartmana ait bahcede futbol macı yapmıştık. Tabi 5 kere yere düşmem ve sonuncusunda dizlerimin kanamasından dolayı cınar beni sırtında eve taşımıştı ve maç bitmişti.

Evdede film izleyip tıkınmıştık. Annem geldiginde hepsiyle tek tek tanışıp akşam yemeği hazırlamak için mutfağa girmişti. Peşi sıra babamda gelince masada ahiret sualleri (soruları) başlamıştı.

"Benim babam avukat, annemde cerrah." Babam ve annem hayranlık ile cınara bakıyorlardı.

"Senin hedeflerin neler?" Cınar gülümsedi ve babam ile göz teması kurdu.

"Benim hedefim, edebiyatla alakalı bir şeyler." Babam bunu duyunca hemen gögüsü kabardı.

"Bende edebiyat öğretmeniydim. Ama uzun süre önce meslegi bıraktım." Babam bizim cocuklara hayat hikayesini anlatmaya başlayınca anneme döndüm ve sessizce

"Nasıl buldun arkadaşlarımı?" Diye sordum. Benim için her zaman ailemin kararları ve yorumları çok önemliydi.

"10 numara 5 yıldız." Annem durumu kısaca özetlemişti zaten. Bizim cocuklar aileme karsı gerçekten fazlası ile saygıli davranmıştı. Bu beni hem şasırtıyor hemde mutlu ediyordu.

"Efendim, izniniz olursa denizle birlikte bu aksam dışarı cıkmak istiyoruz. Sonrasında denizi eve bırakıp kaldıgımız hotele geçeriz." Emrenin konuşması üzerine, Babam anında kaşlarını çattı.

Gece dışarımı cıkılmaz konuşması tam şu anda geliyordu şu anda.

"Birincisi efendiim değil, bize amca teyze diyin. Ikinciside, hotel degil bu evde kalacaksınız. Siz benim kızıma o okulda sahip cıkdınız. Buradada size sahip cıkmaķ benim görevim." Ben şaskın gözlerle babamı izlerken ,anneminde durumu benden farksızdı.

Vay be, demekki gerçekten sevmişti onları.

"Biz rahatsızlık vermek istemeyiz." Girayın fazlası ile efendi bir şekilde konuşmasıyla birden kıkırdadım.

Annem babam ve diğerleride bana dönünce elimi agızıma kapadım.

"Hayırdır denizcim?" Ve evet, annem girayı dayımın kücüklügüne benzettiği icin evladı gibi seviyordu. Girayı bana karsı koruması benim fazlası ile hoşuma gitmişti.

"Şey anne-" annem elinin ucuyla koluma vurdu.

"Giraya sabahtan beri güldügünün farkındayım. Lütfen devam etme!" Gözlerimi devirdim ve giraya baktım.

Sinsice sırıttı ve önüne döndü.

"Rahatsızlık felan yok. Doğruca buraya geliceksiniz." Annem azarlar bir tonda konuşmuştu.

Bizimkiler başıyla onaylayınca yemeğe devam ettik.

"Al oğlum aç kalma. " anneme baktıgımda girayın ağızına yaprak sarması tıkıştırdıgını gördüm.

"Beyler, hangi takımları tutuyorsunuz?" Babam için en can alıcı konulardan birisiydi.

"Ölümüne galatasaray." Babam kereme elini uzattı ve çak yaptı.

"Ben fenerbahçeliyim. Ama fanatik değilim" serkan şu anda annemin gönlünü feth etmişti. Annem fanatik bir futboll izelyicisiydi ve kanının sarı-lacivert aktıgına inanıyordum. Evimizde fenerbahçe -galatasaray derbilerinin oldugu gün ölüm sessizliği olurdu. Cunku annem ve babam ayrı odalarda izdivaya cekilir kavga etmemek için macı telefonlarından izlerlerdi. Annem serkana

HAYALİM SENSİNWhere stories live. Discover now