Alcholzheimers

you're the only one I kissed sober

''-Haydi sarhoş olalım ve canımızı sıkan her şeyi konuşalım.''

Anonymous

Yaklaşık 5 dakika sonra Baekhyun'un yatağında yatıyorlardı ve Baekhyun sırt üstü yatmış Chanyeol'ün üstüne çıkmış bir şekilde kafasını onun karnına sürtüp duruyordu. Sarhoş Baekhyun cidden çekilecek gibi değildi, huysuzdu, bilmezden geliyordu. Ancak tüm bunlara rağmen, Chanyeol onu kolaylıkla çekebiliyordu.

''Baekhyun,'' dedi dev, gözleri tavana dikiliyken, ''Hala sarhoş musun?''

Küçük olan kafasını huzursuz olmuş bir şekilde kaldırdı ve,

''Kapa çeneni,'' diye homurdandı, ''Sarhoş falan değilim ben.''

Chanyeol gözlerini devirdi,

''Ah, pekala, öyle olsun.''

Baekhyun kafasını birkaç kez daha sürttükten sonra tavana bakmaya devam eden Chanyeol'ün üstünden yukarı doğru kaydı ve yüzüne baktı. Diğerinin dikkatini çekmeyi başarmıştı, gözlerini onun gözlerine diktiğinde bakıştılar bir süre. Chanyeol onun küçük gözlerinde kaybolduğunu hissetti, Baekhyun'un ifadesi çok değişikti. Bazen masum,  bazen öfkeli, bazen de mutlu. Geneldeyse, sakin olurdu.

Uzun olan elini Baekhyun'un yüzüne götürdüğünde ve diğeri de eğildiğinde, dudakları birleşti ve sessizce öpüştüler. Küçük olanın dudakları Chanyeol'ünkileri hızlı ve vahşice emmeye çalışırken, dev ona ayak uydurmakta resmen zorlanıyordu. Baekhyun bu sefer, ellerini onun boynuna dolayıp dilini büyüğün ağzının içine doğru itti ve kendini sıkı bir şekilde ona bastırdı. İkisinin dili birbiriyle dans ederken her şey çok fazla sıcaktı ve zevk vericiydi.  Küçük olan aldığı haz tüm vücuduna hızla yayılırken, kendini Chanyeol'ün alt kısmına sürttü hafifçe. Penisinin sertleşmiş ucu iç çamaşırının arkasından Chanyeol'ün önüne sürtüldü ve Baekhyun yumuşak bir şekilde inledi. Ellerini boynundan çekip yüzüne götürürken ve onu kendine daha çok çekerken, dev de kendinden geçmişçesine ellerini kısa olanın beline götürüp kendini bir kez daha sertçe ona bastırdı.

Aradan birkaç dakika geçti, öpüşme sertçe ilerliyordu. Ve Baekhyun'un istekli dudaklarına heyecanla karşılık veren dev, küçüğün kirpiklerinin kendilerininkine değdiğini hissederek adeta çıldırıyordu. Azmış Baekhyun kesinlikle çok ama çok tatlıydı.

Birkaç saniye sonra öpücük yavaşça bölündü, gözlerini kapatan Chanyeol, onları titreyerek açtı ve gözleri onun önüne bakan Baekhyun'un gözleriyle karşılaştı. Küçük olan birkaç saniye boyunca onun önünde oluşmuş kocaman çadırı dikizledikten sonra, kafasını kaldırıp devin çikolata kahvesi gözlerine baktı.

''Sertleşmişsin,'' diye fısıldadı ifadesiz bir sesle.

Bunu duyan ve önündeki şişliği fark eden Chanyeol, saç diplerinden ayak parmaklarına kadar kızarmıştı. Elini yüzüne götürüp,

''Ü-Üzgünüm...'' diye mırıldandı ancak Baekhyun tam tersine inanılmaz derecede rahat davranarak onu tekrardan yatağa itip oturur pozisyona sokmuştu, ''B-Baekhyun! Bekle!''

Küçük olan dizlerinin üstünde eğilip Chanyeol'ün kot pantolonunun kemerini hızlı bir şekilde çıkardı, kemerin metal tokasının sesine devin itirazları karışıyordu,

''Sana yardım edeceğim işte, neden sızlanıp duruyorsun?'' diye homurdandı Baekhyun, dalgalanmış bir sesle.  Elini devin pantolonunun fermuarına götürüp, kalçasının biraz aşağısına kadar çekti. Chanyeol hala söylenip duruyordu ancak bu Baekhyun'u kesinlikle durdurmamıştı, iç çamaşırını da hafifçe aşağı çekip, sertleşmiş ve kocaman olmuş penisi ortaya çıkarırken, kahverengi gözleri adeta parıldıyordu.