-12- Allah sahibine bağışlasın

9.5K 811 201
                                    


Medya: Deli Aşk tanıtım videosu :)

Bölüm aralarında medyalar var bu yüzden internetle okuyun lütfen.  

Canerlerle buluşacağımız cafeye gelip boş masalardan birine oturdum. Onları beklerken kendime bir çay söyledim. Çayım geldikten sonra etrafımdaki insanları izlerken çayımı keyifle içtim. Caner ve Ali de beni çok bekletmediler, çayım daha bitmeden geldiler. Caner'in yüzü düşmüştü. Ali de çok sakindi. Oturdukları gibi Caner "Acelemiz var Roz" dedi.

"Valla benimde acelem var, malum avutmam gereken bir arkadaşım var sayende" diyerek iğneledim. Zaten düşük olan yüzü sayemde biraz daha düşmüştü. "Neden bıraktın kızı?" diye sordum birden. Ali'ye kaydı gözlerim. İfadesizce masaya bakıyordu. Bir elini yavaşça yumruk yapıp sıkıyordu. Ben Ali'ye bakarken Caner konuşmaya başladı.

"Şiddetli geçimsizlik"

"Caner!" diyerek kızdım. "Bu geçimsizliğin bir sebebi vardır anlat hadi"

"Yapamıyoruz işte"

"Evet yapamıyorsunuz ve bunun sebebi sensin" diyerek çıkıştım biraz.

"Roz!" diye sinirle ismimi telaffuz eden Ali'ye baktım. Göz göze geldik. Gözlerinin içine bakarken içim gidiyordu. Zor yutkundum. O bir şeyler diyordu ama gözlerine bakarken söylediklerini zor duyuyordum. Gözleri çok güzeldi! Sadece gözleri değil her şeyi çok güzel... Bana sinirle bakması bile. İnsana sevdiği güzel gözükürmüş. Gözlerimi kapatıp yeniden açtım ve kendime geldim. "Sen karışma" deyip sustu. Kahretsin başta dediklerini duyamamıştım.

"Bozacının şahidi şıracı" deyip gözlerimi devirdim.

"Sana karışma dedim!" derken sesini yükseltti. "Sözümün üstüne söz söyleme"

"Sen benim neyimsin ki senin dediklerini yapacağım"

"Roz!" diyerek sinirle tısladı.

O ara Caner "Sizin kavganızı çekemem" deyip masadan kalkıp gitti.

(Okuyucum Fevziye'ye çalışma için çok teşekkürler ^_^ )

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Okuyucum Fevziye'ye çalışma için çok teşekkürler ^_^ )

Caner gidince Ali "Rozerin bak bilmediğin şeyler var, tek haklı olan kişi de Gül değil. O yüzden sen karışma" dedi.

"Ne demek istiyorsun?"

"Diyorum ki her boka bilmeden maydanoz olma"

"Düzgün konuş!" diye uyardım onu.

"Roz lütfen sen aralarına girme, olaylara karışma" Ulan lütfen deyişi ne kadar da güzel!

"Niye?" diye sordum sakin bir şekilde. "Senin bilip de benim bilmediğim ne var Ali?"

"Yok bir şey" dedikten sonra garsonu çağırdı. Hesabı istedikten sonra bana dönüp "Bırak ayrılırlarsa ayrılsınlar" dedi. Garson hesabı getirince ödeyip ayağa kalktı. "Bırak ne halleri varsa görsünler, sen karışma" dedi ve cafeden çıkıp gitti.

Deli Aşk! (Liselim-Üniversitelim) #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin