Avare

5.Bölüm

Ağlarken ne kadar zararsız , ne kadar masummuş insanoğlu. Keşke hep ağlasalar..Keşke ağlamaktan şeytani işlere bulaşamasalar. Nedenini anlamadığım bir türtüyle acıyordum Muaz'a ama bu onun kirli işlerini asla affettirmiyordu. İnsanları katlediyordu üstelik hemcinslerimi. Gözlerimi sımsıkı kapayıp açtım . Ve evet hala yerdeki insan Muazdı. Bağıra bağıra acı içinde ağlıyordu. İşte şuanda korkmuştum. Kan kırmızısı gözleriyle bana baktı ve ellerini saçlarının içinde dolaştırıp başında kenetledi. Parmaklarındaki dövmeler ne anlama geliyordu hiç anlayamamıştım . 20 dakika bana bir ömür gibi gelmişti o an . 
_Hadi kalksana öldürsene beni de diğerleri gibi !
_ ...
_Hey sana diyorum ! 

_ Zerya sus . 
_N'oldu ha ? Vicdanın bi anda onca insanı öldürdüğünü mü hatıralattı .!
_Zerya çeneni kapamazsan kıracağım . 
_ Polis bu insanları bulusa hayatın bitecek belki idam edileceksin tüm bunların farkında değil misin ? Nasıl kıydın bu insanlara ? Kim bilir kaç çocuğu öksüz bıraktın ? 
_Zerya onlar anne değil. 
_Nerden biliyorsun ulan nerden ! Tam 5 tane kadın asmışşsın . Sen katilsin ! Anladın mı KATİL.
 Çenemi kıracakmışcasına kavradı ve anlayamadığım bi şekilde gözlerime baktı . Anlayamıyordum . Koyu mavi gözlerinde kaybolmuştum. Okyanusta yüzmek kadar tehlikeliydi bu durum . İki kulaç sonra nerede olacağını kestiremezdiniz o bakışlarda. Beş altı saniye , dört beş dakika gibi sürmüştü . Çenemi bıraktığında yere kapaklanmıştım . Kolumda nsertçe çekip beni zorla bi odaya yönlendiriyordu . Yürüdük . Kadın cesetlerinden geçip uzun holdeki meldivenlerden çıktık . Üst katta üç oda vardı . Biz ortancasındakine girdik . İki kişilik yatak , çalışma masası,ve evrakların bulunduğu dolaplar vardı . Üzerini değiştir ve yemeğe in dedi. Şaka mıydı ? Şuanda Muaz bana şaka filan yapıp yemeğime fare zehiri koyup en acılı ölümümü ayarlamıştı bana ? 
_Muaz sen dalga mı geçiyorsun ? 
_Zerya ağzını kırdırtma bana giyin zıkkımlan sonra her şeyi öğreneceksin . 
_Neyi öğreneceğim işkencenin dallarını filan mı ? 
_Boş yapma Zerya yatağın üzerindekiler senin bedeninde giy ve salakça bişey yapma . 

Kapıyı çekip çıktı . Derin derin düşünüyordum bu olanları , bir yandansa giyiniyordum . Odayı iyice tarıyordum gözlerimle . Bi pencere vardı ve ben ordan kolaylıkla geçebilirdim üstümü giyip kapıya iyice baktım Muaz gidince kilitlemiştim. Pencereyi açtım soğuk havanın saçlarımı savurmasıyla üzerimdeki pijamaların birde hırkaya ihtiyacı olduğunu hissettim. Hazırdım saçımı at kuyruğu yapıp Megan Fox misali pencereyi atik bi şekilde tırmandım çok yüksek değildi. Ama atlamanın etkisiyle bacağımı kırabilirim . Çaprazımdaki kapı korumasına ayağımı atarsam belki düşüşümü hafifletirdim . 'Hadi Zerya sen cesursun kaç kere atladın camlardan ' iç sesimle yaptığım savaştan sonra atlamıştım . Yerdeydim ormana dğru koştum . O kadar hızlı bi şekilde koşuyordum ki . Yolu bilmiyor, ormanın büyüklüğünü hesaba katmyor, sadece koşuyordum . Kararlıydım bu sefer polise gidecektim . Lanet olsun .. Kaya gibi bi bedene çarpmıştım . Fakat bu Muaz değildi . Tam çığlığı koparacakken ağzımı tuttu . Ve beni kolumdan tutarak aydınlık bi yola çıkarttı. Bu yabancı kurtuuşummuydu ? Adı neydi ? En önemlisi ormanda o saatte ne işi vardı ?