Bir ömür boyu beklerdim ben seni, bana bir kere olsun aşkla bakman için koca bir ömrü feda ederdim. Bir gülüşün, bir tatlı bakışın için dünyaları yakardım. Hayatımı istesen önüne sererdim, hayallerimi istesen vazgeçerdim, "her şeyi geride bırak benimle gel" desen, düşünmeden gelirdim. Sana gelen yolda hiç kimseyi dinlemezdim, ne önünü düşünürdüm ne arkasını; ne geçmişimi ne de geleceğimi. Ne mantığıma kulak asardım ne de aklıma, sadece kalbime. Hiç yorulmazdım seni beklemekten, hiç isyan etmezdim. Sonunda sana kavuşmak hayali vardı ya, hiç sitem etmedim, ne kendime ne kaderime. Bir gün beni sevebilme ihtimalin vardı ya, gözlerimin gözlerine değme ihtimali vardı ya, bir gün seninle sevgili olabilme ihtimalimiz vardı ya, bütün dünyalara bedeldi benim için. Ne kendimi sorguladım ne de aşkımı; ben seni hep çok sevdim. Ben seni bir ömür boyu beklerdim sevgili, bir ömür boyu umut ederdim; usanmadan, bıkmadan, her gün yeniden severek beklerdim. Ama artık anladım sevgili, bir insanı ne kadar çok sevdiğin çokta önemli değilmiş; onu sevdiğine ne kadar ikna ettiğinde çok önemli değilmiş; meğer onun seni sevmeye ne kadar hazır olduğu belirliyormuş kaderini.

Wahatsapp Durumları Where stories live. Discover now