Meleklerin Tanrı'ya yazdığı şiirlerin sayfalarında dolaşıyordu saçlarının badem kokusu kadınım.
Nasıl bir cennet masalıydın sen okunduğunda cehennem ateşlerini söndüren.
Değerini bilemedim...sevemedim seni sandın
Oysa ne kadar çok sevmiştim seni
Hayallerim vardı bu kırık kalbin içinde
Sarı saçlarınla dalgalanan gözlerim vardı dudaklarında eriyen bir adam vardı
Kollarında can çekişen saçlarımda dolaştırdığın parmaklarında uyuyan.
Zümrüt gözlerin vardı baktığında Azrail'i kıskandıran kadınım.Şimdi ise yokluğun gecemin sarhoşluğu
Geri dön
Geri dön
kadınım
Her gün bir başka sev beni
Mevsimler gibi sev
Bazen es kükreBazende yağmur gibi yağ içime
İçimdeki tohumlar filizlensin
Kurumuş dudaklarım aşka gülümsesin.Bir kar tanesi ol
İçimin ateşini söndür
Azrail geldiğinde
ne ölümün soğukluğundan ne cehennem ateşinden korkarım.
Ben senin bildiğin kullardan değilimÖlüme bile sevilerek alıştırıldım derim.
Tatlı sesinden dökülen Seni seviyorumlarımda ölüyordum ben haberin var mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADINIM
PoetryDudakların mı yoksa o kutsal kitaplarda yazan kıyamet ey kadınım! DOST MECLİSİNE TEŞEKKÜRLER GÜZEL YORUMLARI İÇİN.