Bölüm 4

1.6K 177 23
                                    

Aradan bir hafta geçmişti. Sürekli Bo jo görünümlü tuhaf kızı düşünüyordum. Ya da Bo jo'yu mu düşünüyordum? Özlemiştim. Ama hangisini özlediğimden emin değildim.

Bo jo iki gündür Kai'lerdeydi. Ev bir hayli sessizdi.

Chanyeol yanıma gelip televizyon kumandasına uzandı.

Ama açmadı. Bana baktı.

"Abi? Neyin var bir haftadır?"

Ona söyleyip, söylememe konusunda tereddüt ettim.

"Chanyeol. Sana bir şey söylemem gerekiyor."

"Oh be. Sonunda. Abi bir derdin varsa hemen söylemelisin. "

Kumandayı kenarı koyup bana yaklaştı.

"Chanyeol. Bo jo ölmemiş olabilir mi?"

Gerilen yüz kasları, canının acıdığının kanıtıydı. Yutkundu.

"Hayır. Olamaz... Onu kendi ellerimle gömdüm."

Gözlerinden akan yaşları elinin tersiyle sildi.

"Abi... Yeter artık. Düşünme böyle şeyler. Kendine yazık ediyorsun."

Dizlerime elini koyup söyledi bunları.

"Chanyeol...Peki sen? Sen ne zaman onu özlemeyi bırakacaksın?"

Dudaklarını yaladı ve iç geçirdi.

"Ona bir söz verdim. Birbirimize söz verdik. Sözümü tutana kadar onu özleyeceğim."

"Yani ölene kadar mı?"

Beni başıyla onayladı.

O sırada öksürerek yanımıza gelen Bo jo'ya döndü bakışlarımız. Ve hemen onun arkasında duran Kai.

Bo jo dudaklarını dişlerden,Kai'nin dolu gözlerinden herşeyi duyduklarını anlamıştık.

"Ahh. Sizi özlediğini söyledi. Erken getirmek zorunda kaldım."

Kai'nin yaptığı açıklamadan sonra

"Hmm. Tamam." diyip ona gülümsedim.

"Hey! Bo jo! Madem özledin sarılsana!" diye Chanyeol Bo jo'ya bağırdığında Bo jo koşarak babasının boynuna sardı kollarını.

"Seni çok özledim baba." dedi ağladığı belli olan ses tonuyla.

"Aigoooo. Beni mi kıskandırmaya çalışıyorsunuz?" dediğimde Kai koşarak bana sarıldı.

"Bende sana sarılırım abi. Kıskanma."

Hepimiz gülerken Bo jo benim kucağıma gelip bana sarıldı.

"Seni de çok özledim amca."

***

Akşam yemeğinden sonra Kai evine gitmişti. Yine kalmıştık bir başımıza.

"Ee? Kuzenlerin nasıl? " diye sordu Chanyeol.

"Ooo. Çok tatlılar baba." diyerek cevap verdi Bo jo.

"Ayrıca yengemde çok komik."

"Tabi komiktir. Kızıl kafa." diyerek güldüm.

"Ah! Baekhyun amcam arıyor." diyerek telefonunu alıp üst kata çıktı Bo jo.

O gidince Chanyeol yine yanıma oturdu.

"Neden sordun?" dedi.

"Neyi?"

"Onun ölüp ölmediğini?"

Gözlerimi kırpıştırdım bir kaç kez.

"Ona çok benzeyen birisiyle tanıştım." dedim.

"Kim? Kimmiş ona çok benzeyen?"

"Arkadaşım. " diyerek bana bakan meraklı yüzünü hatırladım.

"Arkadaşın mı? İsmi ne?"

Düşündüm. Sormamıştım ki. Arkadaşımın adını bilmiyordum.

"Bilmem. Bilmiyorum ki."

5) SENDEN SONRA (SUHO)Where stories live. Discover now