4.BÖLÜM-Neden inanıyorsun?

7.9K 734 246
                                    

Selamun  Aleyküm,

Umarım  beğenirsiniz, İyi okumalar....

Ah matematik...Sen ne anlaşılmaz bir şeymişsin böyle!

Sabahtan beri en alt katta ki sınıfta matematik hocasına sorularımızı sormak için bekliyorduk. Fatma Hocayı beklerken bile bir yandan Tarih çözüyordu,bu kızın istikrarına hayrandım. Neredeyse tamamını doğru yapıyordu ve hala delicesine ders çalışıyordu.

Matematik çalışmaya yeni başlamıştım,aslında ilk konuları baya çözebilmiştim ama daha sonra çok takıldığım soru olmuştu ve şimdi bunları sormak için hocanın yanına gelmiştik.Bugün benim için tam bir faciaydı.Serkan'ı yanımdan göndermek için kırk takla attım.Burada bir uyuşturucu bağımlısı ile arkadaş olduğum öğrenilirse,atılabilirdim.Zaten bu okula zor girmiştim ama Serkan'nın benim peşimi bırakacağını sanmıyordum.Beni baya zorlayacaktı.

Tam bu sırada Hoca'nın Fatma'nın sorularına baktığını gördüm yani birazdan bana sıra gelecekti.Zaten sınıfta sadece Fatma,ben ve matematik Hocası kalmıştı.Fatma'nın sorularını çözerken sınıfa biri girdi kim diye baktığımda elinde matematik kitabı ile Yusuf gördüm.Fatma hiç kafasını kitaptan kaldırmamıştı zaten,ben de kafamı hocaya çevirdim.

Hoca'nın telefonu çaldı ve sınıftan koşar adım gitti.Fatma;"Şu matematiği ne zaman halledeceğiz acaba?Neyse benimkiler bitti seninki de bitsin Türkçe hocasının olduğu sınıfa gidelim ona da soracak sorularımız var.Akşam da Tarih konu anlatımına gideriz."

Çok yoğun bir program da çalışmaya başlamıştık daha ilk günden.Ama buna değerdi.Hedefimi bulmak,başarmak için.Şahsen şimdiden sayısal bir bölüm kazanamayacağıma emindim en iyisi sözel ya da eşit ağırlıktan bir şeyler düşünmekti.Bir kaç dakika sonra Fatma'ya çarpan çocuk girdi sınıfa ve Yusuf ile konuşmaya başladı."Yusuf , seni Salih Hoca çağırıyor."

Yusuf ile o çocuk gittiler, bizde hocanın gelmeyeceğini düşünüp çıktık sınıftan.Hemen asansöre bindik, baya büyük bir asansördü.Biz bindikten sonra Berrin ve Turna bindi tam düğmeye basacaktık ki,Fatma'ya çarpan çocuk hemen durdu ve bindi arkasından Yusuf da bindi,Yusuf asansöre binmek istemiyormuş gibi sinirli sinirli yanında ki çocuğa baktı.Fatma'ya baktığım da kafasını eğmiş bekliyordu.Ben de belli etmemeye çalışarak Yusuf'u incelemeye başladım.

Ne çok zayıf,ne de çok kiloluydu,üzerine buz mavisi gömlek giymişti ve gömleğin kollarını direseklerine kadar katlamıştı altına ise siyah pantolon.Ayakkabı olarak spor ayakkabı tercih etmişti.Elin de daha demin ki matematik test kitabı vardı.Ben Yusuf'u inecelerken Berrin'e gözüm kaydı benim gibi o da Yusuf'u inceliyordu.Berrin Yusuf'tan hoşlanıyordu herhalde.Sürekli ondan bahsedip,onu izlediğine göre...

Ben de kafamı eğdim,bir an da asansör durdu ve hepimiz duvardaki sayıya baktık.Berrin hemen bağırdı;"İnanmıyorum asansör bozuldu!" Fatma endişe ile bana baktı.Ben de nedensizce öylece kalakaldım.

Berrin Turna'nın kulağına eğildi ve;"Şahane bir şey bu!" Yanında olduğum için onu duyabilmiştim.Sinirle ona baktım ama beni görmedi.Yusuf asansörün bazı tuşlarına bastı ve sinirle yanında ki arkadaşına söylenmeye başladı;"Sana demiştim Fatih binmeyelim diye, geç kaldık işte." Adını şimdi öğrendiğim Fatih konuşmaya başladı hemen;"Nerden bilebilirim asansörün bozulabileceğini?Birazdan düzelir hem." Yusuf telefonu ile birini aradı ve asansörün bozulduğunu söyledi.Telefonu kapattıktan sonra bize döndü ve;"Birazdan düzelecek inşallah!" dedi.

10 dakika geçmişti ama hala düzelmemişti.İyice endişelenmeye başlamıştık.

Sol yanıma bakınca Fatma'nın terlemiş olduğunu gördüm.Alnında boncuk boncuk terler belirmişti."Fatma,iyi misin?" Fatma kolumu tuttu;"Ha..Hayır,nefes alamıyorum sanki."Yusuf ile Fatih arkasına döndü ve bize baktılar.

İmam  Hatip mi?-TAMAMLANDI. Where stories live. Discover now