ACIMASIZ TÖRE VE AŞK (Aşk-a Mahkum)

Sen benimsin.

Nazlının ağzından...

Uyandığım da yan koltukta iki büklüm şekilde uyuyan Ömer'i gördüm.

Uyurken ilk kez görüyordum onu. Uyurken ne kadar da masum ne kadar da güzel görünüyordu.

Ama bir şey vardı,uyandığın da bütün masumiyeti gidecekti . O eski haline geri dönecekti.

Acımasız ,Kaba,Vicdansız herifin teki olacaktı...

"Beni incelemen bittiyse gözlerimi açabilir miyim?."

Ne yani onu izlediğimi görmüş müydü?.

"şşş-şey be-ben aslında."

"Tamam tamam kasma kendini. Deyip güldü sonra sözüne devam etti . Sonuçta kocanım tabi ki bakacaksın.Tıpkı seni tüm gece gözümü kırpmadan izlediğim gibi." Deyip göz kırptı. Ne sanıyor bu adam kendini. Yoksa gerçekten bütün gece beni mi izlemişti. Ama bu gerçek olamaz ki onun sevdiği biri var nasıl tüm gece beni izler.Ben onun gözünde hayallerini paramparça eden bir kadından ibarettim.

Odama giren doktorun sesiyle düşüncelerden kurtulup doktorun diyeceklerini dinlemeye koyuldum.

"Nazlı hanım tüm kontrolleriniz yapıldıktan sonra taburcu olabilirsiniz."

Mutluluğum tüm suratıma yayılmıştı artık evime gidecektim. Gerçi ne kadar evim şüpheliydi.

**

Hemşire kontrolleri yaptıktan sonra hastaneden çıkmak için hazırlandım.

Tam da bu sırada da Ömer ödemeyi yapmış yanıma gelmişti. Beni özel hastaneye getirmişti.

"Hazırsan çıkabiliriz " dedim Ömer e kafasını sallayarak koluma girdi.

"Bırak ben kendim yürüyebilirim. "

" Yürüyebildiğini görüyorum zaten Nazlı . Ama " deyip sustu.

"o zaman neden koluma girmeye çalışıyorsun anlamıyor musun bana dokunmandan haz almıyorum ."

"Haz aslanda almasan da sen benim karımsın Nazlı" karımsın kelimesinin üstüne basa basa söylemişti.

**

Arabaya bindiğimizde bir süre sesizlik hakimdi.

Ve bu sesizliği bozan ben oldum .

Soru sorar gözlerle ona baktım.

"Bir şey mi soracaksın"

"Evet şşey yani hayır. Off kimi kandırıyorum ki evet bir sorum var."

"Neden" dedim

"Ne neden anlamadım " dedi boş gözlerle bana baktı.ben konuşmaya devam ettim yutkunarak . "Beni özel bir hastaneye getirdin. "Dedim

Bana bakarak derin bir nefes aldı. "Çünkü en iyi doktorlar orada seni anca onlar iyileştirebilirdi ."dedi ve önüne tekrar döndü.

"Peki ya kalp ağrım...Ya yüreğimdeki parçalar ? Onları da iyileştirebilirler mi o çok iyi doktorlar.. ?"dedim gözlerimle süzülen yaşlarla hakim olamayarak .

Hiç ses çıkarmıyordu suçlu olduğunun farkındaydı o da. Sinirlerime hakim olamayarak devam ettim.

"Merak etme" dedim sesiz çıkmıştı sesim ama duymuştu. Kısa da olsa göz göze gelmiştik

"Efendim neyi merak etmeyeyim ?"diye sordu.

"En kısa zamanda borcumu da ödeyeceğim, hayatından da gideceğim. Artık bana katlanmayacaksın .Biri geldiğin de artık benim gibi bir risk in olmayacak."

Dediğimde aniden vurulan firenle sivrisinek edasıyla duvara yapışıyordum Allahtan emniyet kemerim takılıydı. Kendimi toparlayarak ;

"Sen, sen ne yaptığını zannediyorsun."dediğim anda nefesi dudaklarıma çarpıyordu.

Ve kalbimin çarpıntıları da yükselmeye başladı gözleri gözlerimdeydi.

Hırıltılı sesiyle zar zor nefes alıyordu tıpkı benim gibi..

"sen benimsin" dedi "hep de benim olarak kalacaksın... sana bütün olanları unutturacağım emin ol."

Tam ağzımı açıp itiraz edecekken dudaklarımdaki sıcaklığı fark ettim Ömer daha da yakınlaşmıştı artık dudaklarımız birbirine kavuşmuştu.

Elleriyle yüzümü okşamaya başlamıştı ben de karşılık vermiştim boş bulunarak.

Neden bilmiyorum ama bu hoşuma gidiyordu beni sımsıkı sarıyordu.