43.Bölüm - Canlı Müzik

715 51 14
                                    

Birlikte mutfağa geçip yemek yaparlar. Serkan salatayı yapar, Eylülse çorba pişiriyordu.

Serkan : tatlı olarak ne yapıcaz?

Eylül : puding yapsak, ama çikolatalı ?

Serkan : olur. Ama pudingimiz yok. Ben çıkıp hemen marketten alıyım.

Serkan markete gider. Eli kolu boş döner, suratından düşen bin parçaydı...

Eylül : puding?

Serkan boş bakıyordu, sonra Eylüle döndü...

Serkan : çikolatalı kalmamıştı, diğerlerini de sevmiyorsun diye almadım.

Serkanın soğuk tavrı ve boş bakışları Eylülün dikkatini çekmişti.

Eylül : Canım iyi misin?

Serkan : evet, iyiyim. Neden sordun?

Eylül : bir garip geldin de...

Serkan : sana söyle gelmiştir

Eylül : belki de..

Yemekleri yapıp yedikten sonra bulaşıkları da hallederler.Serkan yemek boyunca asık suratla oturdu, birşey de yememişti doğru düzgün. Eylül de üstüne gitmedi, nasılsa söylerdi istediği zaman. Serkan işe gitmek için hazırlanmaya başladı. Eylülse televizyon karşısında oturmuş bir yandan çıkmak üzere olan Serkana bakıyordu.

Serkan : nooldu?

Eylül : birşey yok ya

Serkan : Eylül...

Eylül : of ne biliyim, korktum biraz işte

Serkan : neden?

Eylül : tek kalıcam, Büşra da yok ya. Şimdi bu Kemal yine...

Serkan : hadi o zaman gel

Eylül : nereye?

Serkan : kafeye...beni dinlersin.

Eylül : olur mu ki?

Serkan : olur olur, hadi gel.

Birlikte çıkarlar, Serkan hala konuşmuyordu ama elini tuttu Eylülün, hem de sıkı sıkı... Eylül yine Caner'i gördüğünü düşündü, kesin bu yüzden morali bozulmuştu Serkanın yine... Serkan, Caneri asla kabullenemeyecekti. Serkanın sahiplenircesine tuttuğu eline baktı, gülümsedi, aslında hoşuna gitmişti. Serkana baktı sevgiyle. Serkan da ona baktı ama onunki gibi heyecanla ya da aşkla değil...

Kafeye geldiler, Eylül önlerde bi masaya oturdu, bir çay söyledi ve Serkanı izlemeye başladı. Serkan eline aldı gitarını...

Serkan : bugün burada benim için çok önemli olan biri oturuyor. O yüzden ilk şarkımı onun için söylemek istiyorum. Bu şarkım sana Eylül...

Eylül, herkes ona baktığı için utanmıştı.. Serkan ona daha önce de şarkı söylemişti ama o çok özeldi, sadece ikisi vardı ve ilk şarkıydı o. Bu da bambaşka bir anı olacaktı...
Serkan da şarkıyı söylemeye başladı, yüzünde çok garip bir ifade vardı, aşk değil, korku gibi...

Ben yokluklardan
Tüm zorluklardan
Dipsiz yalnızlıktan
Kıvranıp dururken
Sen sensiz kaldın
Mehtabı hiçe saydın
Gün ortası güneşlere
Hasret bıraktın

Yok kal deme bana
Boşuna yalvarışlar
Canıma dokunmuyor
Ne söylesen zaten
Hiç gözüme bakma
Yaramaz çırpınışlar
Şimdiye kadar söylemekte
Geç kaldım aslen

Seni sevmiyorum artık
Yalana dolana baktık
Ele nispet gülüşler
Günü dolmuş vaatler
Bana uymaz git yazık

Seni sevmiyorum artık
Çamura pasa bulaştık
Gözü dönmüş kavgalar
Boyu aşmış dalgalar
Beni sarmaz git yazık

Herkes Serkanı alkışlarken Eylül boş gözlerle Serkana bakıyordu, ne demekti şimdi bu? Bu şarkıdan sonra nasıl bir anlam çıkarmalıydı??

Eylül yanına yaklaştı...

Eylül : bu şarkı bana mıydı?

Serkan sert bir şekilde cevap verdi

Serkan : evet, yeterince açık olmadı mı?

Eylül afallamıştı. Ne demekti şimdi bu?

Eylül : nooluyo Serkan?

Serkan : sözleri yeterince açık değil miydi?

Eylülün gözleri dolmuştu... Serkan onu yeniden mi bırakıyordu?

Eylül : açık evet... sadece ne değişti onu merak ediyorum.

Serkan : merak ediyorsun demek... hemen söyleyeyim. İstemiyorum Eylül, seni beklemekten yoruldum anlıyor musun? Sana zaman verebilirim sandım ama yanılmışım, dayanamıyorum artık senin kaprislerine...

Eylül : kapris? Ben mi kapris yapıyorum? Sen ne dediğinin farkında mısın Serkan?

Eylül şoktan konuşamıyordu bile.

Serkan : Eylül gece düşündüm ve artık seni eskisi gibi sevmediğimi farkettim, sık sık kavga ediyoruz. Böyle olacağına, birbirimizi yıpratmadan bitirelim bu ilişkiyi. Sen de Canerle olabilirsin böylelikle...

Eylül : ne Caneri? Bahanelere sığınma. Ben sana inandım ya... yeniden inandım sana, şans verdim ben. Yeniden güvenemem sanırken sana yeniden güvenmeye başladım. Sense benim güvenimi sağlayıp yeniden bıraktın beni. Seni asla affetmicem Serkan! Asla!

Eylül ağlayarak çıktı, ardında hayretler içinde kalan müşteriler bırakmıştı...

Serkan onu yeniden terketmişti. Boşuna güvenmişti ona... asla affetmeyecekti onu... herşey bitmişti... Hızla koşup giderken beyninde Serkanın söylediği şarkının sözleri yankılanıyordu....

"Yok kal deme bana
Boşuna yalvarışlar
Canıma dokunmuyor
Ne söylesen zaten
Hiç gözüme bakma
Yaramaz çırpınışlar
Şimdiye kadar söylemekte
Geç kaldım aslen
Seni sevmiyorum artık"

Bir Kırık Gençlik Hikayesi (EySer 💔)Where stories live. Discover now