26.BÖLÜM
Pekâlâ, sadece 10 dakika oldu. Lanet olsun... Lanet olsun... Ayağımı hırsla yere vururken gün yüzü görmemiş tüm küfürlerimi ettim. Gelmeyecekti... Beni istemiyordu. Birden bir ağırlık kalbimden tüm bedenimi ele geçirirken gözüme dolan yaşları serbest bırakmamak için dudaklarımı ısırdım. Neden umursuyorum... Aslında biliyorum, sadece kabullenmek istemiyorum. Gözümden akan birkaç yaşı engelleyemedim. O kadar dua ettiğim halde çoktan ona kapıldığımı anlayamamıştım bile. Harika şimdi tek hakkımı beni istemeyen bir adama kullandığıma göre ne yapacağım. Boşanamam da... Eğer ondan ayrılırsam, kardeşim ne olacak... Gözlerimi acıyla yumdum. Tüm hayatımı yalnızlığa adamak zorundaydım. Yanımda olan ama asla sahip olamayacağım adamla birlikte... Gözyaşlarıma hıçkırıklar eşlik ederken daha önce hiç bu kadar yalnız hissettiğimi hatırlamıyorum. Yapayalnız ve tamamen boka batmış bir durumda... Ellerimi yüzüme kapattım ve içimdeki tüm hayal kırıklarını dökmek istercesine hıçkırarak ağlamaya başladım.
Birden bir sıcaklık sardı tenimi. Elimde olmadan titredim. Sonra o sıcaklık ellerimi tuttu ve parmaklarımı yüzümden çekti. O baktığımda içinde kaybolduğum yosun gözleri gördüm. Endişeli bakışlar gözlerime odaklandı.
"Demir." dedim fısıltıyla. Gelmişti. Bakışlarımı onun kusursuz yüzünden kapıya çevirdim. Açıldığını bile duymamıştım. Sonra tekrar ona döndüm. Güçlü parmakları yüzümü sardı ve yanaklarımdan akan yaşları yavaşça sildi.
"Neden ağlıyorsun?" dedi boğuk bir sesle. Yavaşça çıplak omuzlarımı silktim.
"Çünkü çok yalnızım." dedim titrek bir sesle.
"Yapayalnız." Elleri ile yüzümü okşadığında bilinçsizce gözlerimi yumdum.
"Bende." dedi yavaşça. İçimden çığlık atmak geldi. Birlikte bu yalnızlığa son verelim demek.
"Demir." dedim onun yerine. Parmaklarını dudağıma bastırıp beni susturdu.
"Bu gece bu odada birlikte yatarsak her ikimizde uyumayacağımızı biliyoruz." dedi. Anladığımdan emin olmak istercesine bekledi. Yavaşça anladığımı belli etmek için başımı salladım.
"Ve eğer birlikte olursak, bu benim için önemli olacak." Konuşmak istedim ama beni yine susturdu.
"Anlıyor musun Peri? Öncesi önemli değil. Önceki yaşadıkların önemli değil. Bu ilkmiş gibi olacak."
Elimde olmadan kaşlarımı çattım. Yüce Tanrım gerçektende başkası ile yattığımı sanıyordu.
"Anlıyor musun?" diye tekrarladı. Derin bir nefes alıp başımla anladığımı belli edercesine onayladım onu.
"Ve gerçek anlamda karı koca olacağız." Heyecanlandım. Hızla başımı salladım. Başını eğip dudaklarını yaklaştırırken mırıldandı.
"Sonsuza dek birlikte olacağız." dedi arzudan derinleşmiş bir sesle.
"Sonsuza kadar, sana ait olmak istiyorum." dedim yavaşça. Durdu ve gözlerime baktı. Sonrada dudağının kenarı çekici bir şekilde kıvrıldı.
"Bu geceden sonra istesen de seni bırakmam." dedi. Ellerimi geniş omuzlarına koydum ve dudaklarına doğru fısıldadım.
"Beni sakın bırakma..." Dudakları dudaklarıma değdiğinde bilinçsizce ona sokulup inledim... Artık, asla yalnız olmayacaktım...
