TESADÜF

Yemek Savaşı

İşte o eğlenceli iki haftadan sonra yine sıradan hayatıma geri dönmüştüm.Suzy ;

-Ne kadar gıcıksın yaaa...,diye bağırdı bahçe yolunun başında. Elinde kendi bavulları vardı.

-Ne yapmışım yine,dedim kapının kilidini çeviriyordum.İki kez çevirdikten sonra kapı sesli bir şekilde açıldı.

-Jin ile beraber gitsem ne olurdu sanki...,dedi ve elindeki iki bavulu merdiven girişine bıraktı.

-Tabi yaa...Sus zaten tüm tatil boyunca Jin ile beraberdin. Bunu sana ödeticem. Yanımdan ayrılamazsın,dedim beni tatil boyunca yalnız bırakmıştı ve buna daha fazla izin veremezdim.

-Tamam anlaştık,dedi ama sesinde bir güvensizlik sezdim. Ne olduğunu anlamadım ama yakında ortaya çıkardı...Dışarda kalan bavulları almak çıktığımda üyelerinde bavullarını eve taşıdıklarını gördüm.Dördü de oradaydı  Taemin dışında...

Taemin tam 2 hafta boyunca ortalıkta görülmedi. Ben meraktan çatlıyordum diğer yandan da kendisine bir şey yapmasından korkuyordum. Ne zaman bunları düşünmeye başlasam yine moralim bozuluyor ve üzülüyorum.

Diğerleriyle de görüşemiyorduk çünkü hepsi comeback ile ilgili çalışmakla meşguldü. Suzy zaten onu Jin ile göndermedim diye kızgındı. Ama hiçbir şey fark etmiyor gibiydi çünkü her saniye Jin ile mesajlaşıyordu. Elinden telefonunu asla düşürmüyordu...

Artık bu durumdan sıkıldım ve SHINee ' nin evine gitmeye karar verdim. Uzun zamandır Minho ile de görüşemiyordum ve tatilden sonra konuşmam gereken önemli konular vardı.

Evin kapısını açtım ve dışarı çıktım. Şarkı sesi dahada yüksek geldi. Bundan şikayetci değildim çünkü comeback şarkılarını herkesten önce dinliyordum ve bence şanslıydımda... :)

Onların bahçe kapısını açtığımda bir süre durdum çünkü bahçe çok bakımsızdı. Yerdeki çimler fazlasıyla uzamış,yapraklar dökülmüş ama temizlenmemiş, havuzun içinde yapraklar ve çöpler yüzüyordu. Bahçedeki mobilyalar zarar görmüştü, çok tozlanmıştı ve onların üzerinde de yapraklarla birlikte bir yığın çöp vardı. Çöplerin arasından süzülerek eve doğru yol aldım. Kapının önünde bir süre durdum ve mükemmel olan şarkıyı dinledim. Gerçekten harikaydı ve sürekli dinlemek isteyeceğim türden bir şarkıydı. Şarkıyı bitirdiklerinde zile bastım. Kapıyı açan Onew du. Bu çocuğu sürekli ayak işlerinde mi kullanıyorlar diye düşünmekten kendimi alamadım. Ama umurumda olmamalıydı çünkü başıma yeterince sorun açmıştı...

-Aa.. Sulli ne güzel süpriz..? Hiç beklemiyorduk...

-Bende bi uğrayayım dedim neler yapıyosunuz ?, içeri davet etmek aklına gelmedi...

-Come back için hazırlanıyoruz.,hala davet etmedi. Zaten Key de dışarıdaki kim diye bağırmasa davet etmek aklına gelmicek heralde....

-Kapıdan kalmışsın Sulli, dedi Key ve Onew i ittirerek önümü açmış oldu.

-İçeri gel, dedi ve Onew'a da "sana daha kaç kere söylicem " bakışlarından birini attı.

İçerisi de bahçe kadar dağınıktı. Bu comeback için gerçekten çok fazla uğraşıyorlar buna şahit olmak mümkün...

-Yardım ister misiniz ? , diye sordum. Çünkü onlar meşguldü ve evinde toplanması gerekiyordu.

-Hayır gerek yok. Yorma kendini boşuna,dedi Jonghyun.

-Önemli değil dedim ve toparlamaya başladım evi. Öncelikle yenmiş yarım yemekleri mutfağa götürüp çöpe attım. Daha sonra kıyafetlerin hepsi banyoya... Çöpleri elime aldığım çöp poşetinin içine attığım sırada yeniden şarkı söylemeye başladılar. Evin içerisinde her yere hoparlör yerleştirmişlerdi. Şarkının melodisi ordan çalıyordu ve herkes bulunduğu yerden şarkıya eşlik ediyorlardı. Elbette ciddi olarak yaptıkları provaları vardır ama buda çok eğlenceli ve pratik bir yöntem.