Monsta X Tepkiler (Askıda-Devam Edecek)

15

Gruptan artık sadece ben kaldığımdan biraz bölüm aralıklarının süresi uzayabilir.. Üzgünüm. Ve neden böyle bir kurgu olduğu konusunu açmayın, arada saçmalamak iyidir.😂😂 *24

Biasın seni kaçırırsa (formatı biraz değiştirdim 😂);

Shownu; panikle kilitli kapının kolunu açmaya çalışırsın ve birkaç kere de vurursun ancak hiçbir etkisi olmadığında pes etmişlikle geri çekilirsin. Pencereyi kontrol ederken kilit sesini duyarsın. Shownu içeri girdiğinde ona şaşkınlıkla bakarsın çünkü karşındaki adamı sadece fanmeteengte bir kere görmüştün..

"Bana öylece bakmaya devam edecek misin sevgilim? Ben daha fazlasını hayal etmiştim.."

I.M; gözlerini tam açmadan etrafta olup biteni anlamaya çalışıyordun. Sesi fazlasıyla tanıdık gelen birisi telefonla konuşuyor olmalıydı.. "Hyung, beni biraz idare edin... Henüz kendine gelmedi... Ne yapacağımı biliyorum... Tamam."

Yattığın yatakta bir çöküntü oluştuğunu hissettin ve hoş bir kokuyla derin bir nefes aldın. Yüzündeki saçları parmaklarıyla kulağının arkasına sıkıştırdı.

"Bebeğim, o kadar da güzel taklit yapamıyorsun."

Hyungwon; hiç tanımadığın bir odada, beline sıkıca sarılı kollarla uyandığında parçaları zihninde birleştirmek adına kendine birkaç dakika tanırsın. Ardından mantıklı tarafını dinleyerek yanındakini uyandırmadan sıyrılıp gitmeye çalışırsın ama en ufak bir kıpırtında Hyungwon sarılışını daha da sıkılaştırır.

"Hayatım, neden biraz daha uyumama izin vermiyorsun?"

Wonho; o her şeyi detaylıca planlar ve diğer grup üyelerinden yardım alır. Sen hiç bilmediğin bir yerde uyandığında endişeyle etrafını incelersin ve bir kelepçe gördüğünde korkun biraz daha artar. Ardından banyodan üzerinde sadece bir havluyla Wonho çıktığında çığlık atıp gözlerini kapatırsın. İki dakika geçtikten sonra Wonho, "Üzerimi giydim, açabilirsin," der ve sen parmaklarının arasını biraz genişleterek baktığında doğru söylediğini fark edip ellerini yüzünden çekersin. -ben direkt üzerine atlardım gerçi..- Sorgulayan bakışlarını onun üzerine diktiğinde ellerini havaya kaldırır ve çok rahat bir biçimde;

"Artık burada kalman gerektiğine karar verdim." der. 

Jooheon; planladığından daha fazla süre uyursun, bu yüzden gözlerini açtığın anda gördüğün ilk yüz Honey'in yüzü olur. Sen gözlerini birkaç kere kırpıp etrafına bakınırsın ve ne olduğunu çözemeyince kaşlarını çatarak Jooheon'a bakarsın. O ise yüzündeki hiç bozmadığı gülümsemesiyle senin hareketlerini izlemeye devam eder ve bir yandan da seni taklit eder. Sen kaşlarını daha çok çattığında, kaşlarını baş parmağıyla okşayarak eski haline getirir. Ardından uzanıp alnını öper.

"Böyle çok daha güzelsin."

Kihyun; gözlerini açtığın ilk andan itibaren kaçış planları yaparsın ve sessizce kapıya doğru ilerlersin. Saçındaki tel tokayı çıkartık anahtar deliğini açmak için yeltenirsin ancak kapı hiç beklemediğin bir şekilde kilitli değildir. Yine ses çıkarmamaya çalışarak merdivenlere yönelirsin ve yavaşça inersin. Kapı görüş açına girdiği sırada gözün mutfakta bir şeyler hazırlayan Kihyun'a takılır. Ardından sana kısa bir bakış atar ve gülümser.

"Oh, demek uyandın," der ve dudaklarını büzer. "Henüz tam olarak her şey hazır değil ama sorun değil. Hazırlayana kadar beni izleyerek vakit geçirebilirsin, güzelim.."  

Minhyuk; uyandığın odanın tam olarak senin hayalindeki gibi döşenmiş olduğunu görürsün. Kitaplık olarak ayrılan kısımda senin en kısa zamanda almak için liste yaptığın kitaplarla dolu olduğunu fark edersin ve şaşkınlıkla pencereden dışarı baktığında sadece bu odanın değil, bu evin tamamın senin hayalindeki evle uyuştuğunu görüp kocaman gülümsersin. Odanın kapısı iki kere tıklatıldığında içeri giren bedenle sen tamamen şaşkınlık içinde kalırsın. Minhyuk ise senin bu halini oldukça sevimli bulup gülümser ve elindeki tepsiyi masana bırakır.

"Biliyorum, şaşırdın ama ilk tanışmamızın farklı olmasını istedim."