ejder

1 0 0
                                    

kapşonu başıma geçirip koşmaya başladım. Küçük hırsızlığım büyük olay çıkarmıştı. Kafama bir tane daha vurup hızlanmaya çalıştım. "Siktir ulen, durun mına koduklarım." salaklar birde durmuşlardı her zaman işe yarayan bir yöntemdi . Soluk soluğa Han ın yanına vardığımda gülmeye başladı. "Sen ki büyük  tablo hırsızı , koşamıyorsun ha."

birden aklıma çaldığım tablo geldi . demek sahtesini yerleştirmediğim için kovalamıştı bu manyaklar beni. "Eve bırak beni yarın daha o lanet insancıkların yanına gideceğim al bunu da teslim et." elimde ki tabloyu Hana verdim.

~~~~~~

Evet ilk alarmım çalmıştı. beş elli beş tekinden yediye kadar on tane alarmla uğraştıktan sonra ecem uyanmadan evden sıvıştım. kardeşim severdim ama gereksiz bir mahluktu . "Ejder" Cenk'in sesi eziyet gibi gelmişti birden . sitede konuştuğum tek çocuktu ama çok saftı. "ha" kibar biri değildim selamlaştıktan sonra zaten babam kapıya geldi . okulda han beni bekliyordu .

" ne için buradasın." bu gün yine kibardım . " haftaya yeni işin geldi barlar sokağında yani kalabalık ve ben de seninle geliyorum." beni yavaşlatırdı. ''olmaz, beni yavaşlatırsın!'' Beni takmıyordu. ''en azından git şimdi çıkışta beni almaya gel konuşalım .'' dedim. hiçbir şey demeden gitti Han'ın bu huyundan nefret ediyorum adam fazla umursamaz . okul her zamankinden monotondu ve Asya da gelmemişti bu gün uğursuz günüm olmalıydı. çıkışta hanı göremeyince eve gittim salak hiç bekleyemem onu .

 ben diğerleri gibi değildim Hanla sadece iş arkadaşıydık onun dışında asosyal bir pisliğin teki, ailesinin tatlı ve ''kibar'' kızı geceleriyse amansız bir tablo hırsızıydım. bizimkiler uyuyunca Handan bir mesaj aldım artık çıkmam gerekiyormuş sanırım pisişik falan hep biliyor ne olacağını veya ne olmayacağını.

Sitenin on metre kadar ilerisinde motoruyla beni bekliyordu. Hanın motoruna bayılıyorum yeni model bir Xdiavel1200 tam bir canavar ama sonuçta olayımız çalmam gereken tablo değil mi? ''yarım saattir burdayım küçük pislik işime yaramasan üç yıl önce seni o manyakların arasında bırakırdım.'' dedi Han . kendini ne sanıyor bu derdim ama ondan korkmuyor değilim yani. Tam bir manyak ve pezevenk '' senden sadece iki yaş küçüğüm Han bana bir daha küçük pislik deme lanet pislik'' on dakika boyunca bana baktı ve motoruna binip'' uzatma da gidelim. ''dedi. 

Çalıcağım-ız- tablo çok güzeldi bu tabloyu açgözlü bir zengine vermek içimi acıtabilirdi ama umurumda değil. "Yarın bende kalıyorsun ve sabah insanlar gittikten sonra gelip tabloyu alıyoruz . Gecesinde de buradayız ve içmek yok." Ne de çok biliyorsun sen ya . Sadece kısa bir tamamla yetindim sonuçta o fahişeler den bilgi alırken ben ikinci biramı devirirdim değil mi? Sanırım yarın cumartesi eh asya beni idare eder artık. Hanla çıktığımızı sanıyor e haksız değil çocukla yapışık ikiz gibiyiz .

Sabah beş gibi beni eve bıraktı. İçeri girip eşya hazırladıktan sonra bizimkiler uyanana kadar oyalandım. Öğlen gibi Asya'yı ayarladıktan sonra Han beni almaya geldi. Bu tablo geçici bir süre barda sergilendiğini sonra müzeye gönderilicekti o yüzden sahnesini yapmamız gerekmemişti.

Barın içi karanlık ve boğucuydu bütün maskeleme çabalarına rağmen havada ağır ter kokusu vardı ki nefes bile alamıyordunuz . Han " Kameraları bul ve alanın krokisini çıkar demişti." Ben de insanların arasında dolaşarak ortamı incelemeye başladım.

Yabrucuklar telefondan yazıyorum o yüzden bölüm sıklığı az ve kısa bölümleri olan bir hikaye olucakmış ayrıca bu benim ilk hikayem açıkçası defterimde daha iyi duruyordu

Oy vermeyi unutun sakın oy vermeyin

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 29, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tablo HırsızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin