~4.1~

419 75 94
                                    

Laxus ellerini cebine attı.

"O özel kişi kim olabilir, lanet olsun! Bu Dünya'da benden özeli yok!'

"Yine azmışsın." dedi Jellal telefonu ile oynarken.

"NE!?"

"Pardon, yine egolanmışsın diyecektim."

"..."

"..."

"Biraz benimle ilgilensene adam, ne yapıyorsun!?"

"Sevgilimle konuşuyorum salak, sussana. Tuzluk gibisin ha."

"Ne alaka lan?"

"Ben de bilmiyorum ama hoşuma gitti."

"Sen de kalitesiz karabibersin."

"LAN!" dedi öfkeyle Jellal.

"Seni bu kadar kızdıracağını bilmiyordum."

"Hayır, sana söyleyeceğim lafı yanlışlıkla Erza'ya yazdım! Şimdi 929282728 saat trip yiyeceğim!"

"Geçmiş olsun, yapacak bir şey yok."

"Elbette var. Ben ona kasayla çilekli kek, bir kamyon çiçek, kiloyla likolata almaya gidiyorum elveda. Evimin adresini biliyorsun zaten." dedi koşarak giderken.

"Hesabı da bana kitledi şerefsiz." Laxus hesabı istedi. "Neyse. Kendine gel Laxus sen zenginsin."

Parayı ödedi, doğruldu. Terli saçlarından geçirdi elini.

"Seksi saçlarım bile dayanamadı sıcağa."

Etrafa baktığında, onu görmüştü. Beyaz ve uzun saçları, denizin gözlere yansımış halini...

Karşısında ise Freed oturuyordu. El ele tutuşuyorlar, birbirlerine gülümsüyorlar ve hediye paketlerini birbirlerine veriyorlardı.

Laxus olduğu yerde kalmıştı.

Thunder - Miraxus TextingWhere stories live. Discover now