Bölüm 2

688 77 40
                                    

Rain Deathlock sessiz adımlarla kalesinin koridorlarında yürüyordu . Etten oluşan bedenini feda edeli yüz yıllar oluyordu . Şimdiki bedeni ise zehir yeşili ve abanoz siyahı olan yüzsüz bir zırhtı . Dünyasına Mortem adını vermişti . Daha önce canlıların olduğu hayat dolu bir dünyaydı . Ama hepsini Yok etmişti . Bu dünyanın Tanrı'ları bile Yok olmuştu . Şimdiyse bu dünyada sadece kendisi, Tanrısı ve ölüler vardı . Ölümsüzdü . Yok edilemezdi . Ama Rain için bu sıkıcıydı. Ölü Ve çorak topraklarla kaplı bu harabe dünyada yaşamak çok sıkıcıydı . Milyonları bulan lejyonları artık bir işe yaramıyordu . Zaten beyinsiz oldukları düşünülürse gelecekte de birşey olmayacaktı . Rain kendi kendine "belki de fazla abarttım." Diye düşündü . Tüm dünyanın nüfusunu katletmekle ne düşünüyordu kendi de bilmiyordu. Sadece yapmıştı . Tereddüt etmemişti. Ölümgetiren onun tek lakabı olmuştu. Tabi daha fazla lakap takacak kadar kimse uzun süre dayanamamıştı . Birer birer krallıklar düşmüş yüz biner yüz biner İnsanlar ölmüştü . Ölümlü olduğu zamanları hatırlamıyordu . Ama Buna ölümlü olduğu zamanlarda kalma bir nefret sebep olmuştu . Bundan emindi. İç çekti ve sade dizayn edilmiş siyah çalışma odasına girdi . Kendini sert koltuğa bıraktı . Yorgun değildi . Zaten yorgunluk istesede hissedebileceği birşey değildi . Sadece sıkılmıştı. Sadece ufak bir farklılığa ihtiyacı vardı . İkinci bir şansı olsa daha farklı davranırdı . Hayatın bu kadar sıkıcı olabileceğini hiç düşünmemişti . Tam o anda duyduğu sesle irkildi . "Hmm... pek eğleniyor gibi değilsin ." Ses eski güçlü aynı zamanda korkunçtu . Rain o sesin sahibini biliyordu. Tanrısı Necroah'dı . "Lordum ! Ben sıkılmadım ! Sadece ... sadece-" Necroah sadık şampiyonunun lafını kesti . "Bende sıkılıyorum ! Bu kadar sıkıcı olduğunu bilseydim diğer Tanrı'ları yok etmezdim !" Rain Tanrı'sının da kendisiyle aynı problemi çektiğini fark ettiğinde şaşırdı . "Bu dünya fazla boş ." Ağzından çıkan laflara engel olamadı . Bu Tanrı'sına bir ihanetti . Ona verdiği güce ihanetti . Ama gerçekti . Lakin Necroah de ondan farklı düşünmüyordu . "Gökler de çok farklı değil . " Rain kasvetle "Ne yapacağız lordum ?" Dediğinde Necroah bir kahkaha attı. "Yeniden başlayacağız ! Tek bir bedende iki ruh olarak ! "Rain şaşırmıştı. Tek beden iki ruh olayı değil daha çok yeniden başlayacakları dünya onu şaşırtıyordu. Başka dünyalar var mıydı ki ? Necroah şampiyonunun merakını fark etmişti . "Gözlerini kapa sadık Şampiyonum ! Sadece gözlerini kapa ." Rain göz kapaklarının olmamasına rağmen Zihni'ni karanlığa gömdü . Lordunun emriyse herşeyi yapardı .
...
Rain Deathlock şaşkınlıkla gözlerini açtı . Bedenini hissedebiliyordu. Hatta omzunda büyük bir acı hissediyordu . Ama bu ölüm büyücüsünü çok etkilemiyordu .şaşırmıştı. Acı hissini tatmayalı çok uzun zaman olmuştu. Gözlerini karşısında duran buzdan mızraklı kadına dikti . Kadın nefretle Rain'e haykırdı "Senin gibi bir yaratık nasıl olurda ölmez !? " Rain iç çekti . Bağlı olduğu ipleri kolaylıkla kopardı. Ve gerinerek ayağa kalktı . Etten bir bedende olmak öylesine güzel bir histi ki ! Rain o an önünde çok büyük bir kalabalığın arasında olduğunu fark etti . Bağlı olduğu direğe bir göz atarak diri diri yakılma cezasına çarptırılmış bir mahkumun bedeninde olduğunu fark etti . Ve Mızraklı kadın da dahil herkes şok içinde ona bakıyordu . Rain bir elini havaya kaldırdı Ve sessiz bir fısıltıyla "Ölümün adıyla Kara Kılıç ." Dediğinde önünde ufak karanlık bir yarık oluştu . Rain yarığa elini soktu Ve uzun sade siyah kılıcı çekti . Ama kılıç nedense ona fazla büyük gelmişti . Tek elli bir kılıç olmasına rağmen neden bir çift elli kılıç büyüklüğündeydi ? Rain içinden "Herhalde bu dünyanın büyüsündendir." Diye söylendi . Küçük bir çocuk bedeninde olduğunu fark etmemişti . Rain bir elini kulağını kaşımak için uzattığında orada bulduğu şeyle şaşırdı . Kedi kulakları ? Kalçasında hissettiği şeyle gerildi . Kuyruk ? Şaşkınlıkla arkasına baktı Rain . Gerçektende kuyruğu vardı ! Gözlerini kaçırdı . Kedi kulakları neysede kuyruk biraz onu rahatsız ediyordu . Cadı sorusunun yok sayılması Ve kılıç yaratmasının verdiği öfkeyle "Nasıl beni Yok sayabilirsin iğrenç yaratık ?!" Rain'in yeşil gözleri hakaretle beraber kadının mavi gözlerine döndü . Umursamaz bir sesle "Senin gibi birinin ettiği hakaretleri neden kafama takayım ki ? Siz İnsanlar hep aynısınız . Her zaman küçümser ve hakaret edersiniz . Sonra da korkuyla titrer merhamet dilenirsiniz. " Kadın duyduğu lafla yutkundu . Bu o yarı insan değildi . Bedeni ele geçirilmiş gibiydi . "Şeytan ! " diye haykırdığında . Rain bir kahkaha attı. Uzun zamandır kimse ona şeytan dememişti . "Madem ben şeytanım ya siz ne oluyorsunuz ? " alaycı bir tonla Bunu söylemişti . Cadı dişlerini sıktı Ve yarattığı buzdan okları Rain'e fırlatmaya başladı . Rain kılıcıyla Buz okları bloklayamazdı. Nedense kılıcı fazla ağırdı . Kılıca emir verdi . "Oklara karşı beni koru ." Kılıç muhteşem bir hızla kendine gelen okları parçalamaya başladı . O sırada Rain omzundaki yarayı inceledi . Gerçekten tehlikeli bir yaraydı . Sol Omzunda büyük bir delik vardı resmen ! Sağ elini yaranın üstüne koydu. Ve kendi gücünü yaraya aktardı . Zehir yeşili enerji elinden çıkıp yaraya girdi ve omzundaki delik hızlıca kapanmaya başladı . Bu gücü gören altı cellat da Rain'e alev topu atmaya başladı . Rain kendisine gelen alev toplarından ustaca sıyrıldı . Alev topları arkasındaki birkaç eve uçtu . O An büyük bir kargaşa koptu . Arkadaki evlerden biri gizli bir cephaneydi . Büyük bir patlamayla havaya uçtu . İnsanlar korkuyla çığlık atıp kaçışmaya başladı . Muhafızlar Rain'e mi saldıracağını yoksa insanlara mı yardım edeceğini şaşırmıştı . Tabi Rain'in bir Engizisyon celladını telekineziyle yanan binalardan birine fırlatılışını gördüklerinde insanlara yardım etme kararı aldılar . Bu iş boyunlarını aşardı .Buz Cadısı oluşan kargaşaya inanamamıştı. O yaratık herşeyi mahvetmişti ! Buz oklarını durdurdu Ve haşmetli mızrağıyla o lanetli kılıca mızrağını savurdu . Ama kılıç hızlıydı mızrağın saldırısından kaçtı . Cadı öfkeyle tekrar saldırdı . Rain o sırada son cellatı telekineziyle havaya fırlatmıştı . Cellat gök yüzünden bir binanın üstüne sert bir şekilde düştü . Hiç şüphe yoktu ki ölmüştü . Rain gözlerini kılıcıyla savaşan cadıya dikti . Bir geçit açıp milyonlarca olan ölü lejyonunu bu  dünyaya getirmeli miydi ? Hayır diye düşündü . Şimdilik gerek yoktu . Ama pek dövüşecek kadar iyi hissetmiyordu . Ellerini göğe kaldırdı Ve haykırdı "Luna bana gel ." Luna onun evcil vampiriydi . Dünyasında Eski Vampir Lordu Hate'in tek kızıydı . Onu kölesi yapmak fazla kolay olmuştu. Zihni'ne girmeye bile gerek kalmamıştı . Sadece bir beden bulup onu baştan çıkarmak yetmişti . Yeşil bir parıltı gökte parladı . Luna gümüş saçları havalanarak hemen önüne inmişti . Luna'nın her vampir gibi soğuk , beyaz Ve kusursuz bir teni vardı.  Kırmızı gözleri alev gibiydi. Gümüşümsü uzun saçları rüzgarla uçuşuyordu . Vampir arkasına dönerek Rain'e baktı . Alev rengi gözleri şokla açıldı . "Lordum ? ... çok ... tatlısınız ." Zorlukla aklındakini söyleyebilmişti . Luna'nın yarı insanlara her zaman ilgisi olmuştu . Biricik Lordunu yarı kedi olarak görünce çok sevinmişti . Hemde küçük bir çocuk bedeninde ! Bu çok tatlıydı ! Rain'in kaşları çatıldı . "Tatlı" ? Ciddi miydi bu vampir . İç çekti . "Luna şu cadıyı benim için halleder misin ? " dedi . Luna gözlerini Lordunun kılıcıyla kapışan Cadıya dikti . Alev rengi gözleri öfkeyle parladı . " Emriniz olur Lordum ." Dedi ve gölgelerden Siyah mızrağını çağırdı . Cadı hissettiği kana susamışlıkla arkasını döndü . Gördüğü şey onu çok etmişti . Bir vampir ! Yüz yıllardır Hurin Kıtasında vampirler görülmemişti . Buzdan mızrağını vampire doğrulttu . Vampirin yüzünde korkutucu bir gülümseme oluştu . "Uzun zamandır bir insandan beslenmiyordum . İlk kurbanım olarak çok acı verici olacağını söylemek isterim." Vampirin sesinde öylesine tatlı bir zehir vardı ki Buz Cadısı yutkunmasam edemedi . "Senin gibi bir vampiri kızdıracak Ne yapmış olabilirim ?" Rain'in onu çağırdığını fark etmemişti . O aralar daha çok Rain'in kılıcından kaçmaya çalışıyordu.  Luna soruyla bir kahkaha attı . "Lordumun canını sıktın. Bedelini ödeyeceksin." Cadı birden gözlerini Rain'e dikti . Rain yere bağdaş kurmuş bir şekilde oturuyordu . Gözlerini kapamış meditasyon yapıyor gibi görünüyordu. Aslında Rain sadece uyukluyordu . Uyumanın Ne kadar rahatlatıcı olduğunu hayal meyal hatırlıyordu . Luna cadıyı halledene kadar gözlerini kapamış Ve uykuya odaklanmıştı . Cadı öfkeyle "Peki vampir ! Ölmek istiyorsan sana ölümü sunacağım !" Dediği an buzdan bir golem yarattı . Şekilsiz 3 metrelik yürüyen bir buz yaratığıydı . Yaratık şekilsiz elini vampire savurdu . Vampirse mızrağını gözleme fırlattı . Mızrak şekilsiz kafasını paramparça etmiş ve bir evin duvarına saplanmıştı . Cadı güldü . "Bu kadar kolay öleceğini düşünmüyorsun herhalde ." Dedi. Ve golemin şekilsiz kafası tekrar oluştu . Vampir mızrağını geri çağırdı. Mızrak gelirken yine golemin kafasını parçalara ayırdı . "Bunu her gün yapabilirim cadı ." Vampir alayla konuştu . Cadı güldü . Onun gülüşü de bir o kadar alay doluydu . Bir eliyle buzdan bir küre yarattı Ve vampire fırlattı . Luna saldırıdan kolayca sıyrıldı . Tam o anda golemde güçlü bir darbeyle yumruğunu vampire indirdi . Luna tam zamanında mızrağıyla bloklayabilmişti . Kabul etmek istemesede cadı güçlüydü . Rain'in Zihni'ne kölesinin düşüncesi girdi . Güçlü mü ? Rain hizmetkarlarının da zayıfladığını düşündü . Ayağa kalktı Ve golemle çarpışan vampirine gözlerini dikti . Zihni'nde siyah kılıcına emir verdi . "Golemi paramparça et." Kılıç gökten son derece hızlı bir şekilde golemin kafasına saplandı . Buz Cadısı kılıcı dondurmaya çalıştı . Lakin kılıç birden bire kırmızı alevlerle kaplandı . Golem eriyerek suya dönüştü . Rain kılıcını geri çağırdı . Vampirde o an mızrağını cadının kalbine savurdu . Cadı buzdan mızrağıyla saldırıyı blokladı. Rain kaşlarını çattı . Bunu bitirme vakti gelmişti . Bir elini havaya kaldırdı Ve bir boyunu kavrar gibi hamle yaptı . Cadı birden hava alamadığını hisseti . İki elliyle de boynundaki görünmez ellerden kurtulmaya çalıştı . Rain elini sıktı . KKadın birden hareketsiz kaldı Ve bedeni yere yığıldı . Havasızlıktan bilincini yitirmişti .Vampir ,lorduna hayranlıkla baktı. Rain Luna'ya emir verdi . "Gidiyoruz .... cadıyı da yanına al." Dediğinde Luna şaşkınlıkla lorduna baktı . "Neden ?" Bunu öfkeyle söylemişti . Rain'in yeşil gözleri öfkeyle parladı , " Ne zamandan beri Emirler'imi sorguluyorsun Luna ?" Gözlerindeki karanlık vampiri ürküttü . "Üzgünüm Lord'um. " diyerek cadıyı kucağına aldı . Rain bu dünyadan da köleler alıcaktı . İlk kölesi bu zayıf buz Cadısı olacaktı ... köle toplamak onun için bir hobiydi . Canı sıkıldığında kölelerini birbirleriyle dövüştürür ve can sıkıntısını gidermeye çalışırdı . Bu dünyayı da katlederse can sıkıntısını giderecek kölelere ihtiyacı olacaktı . Köle toplamanın asıl amacı buydu .

Kara Şampiyon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin