10. Bölüm | Tasteful criminal

1.4K 178 11
                                    

Üstümdekileri çıkarttım ve hemen yatağa atladım. Gecelik giyecek halim yoktu. Justin'de yanıma yattı. Bana arkadan sarılıyordu. Ellerini karnımda birleştirdi ve bende karnımda ki ellerini tuttum. Böylece uykuya daldık.

SABAH

Dudaklarımda hissettiğim dudaklarla uyandım ve Justin'e gülümsedim. ''Günaydın sevgilim.'' dedim o da ''Günaydın sevgilim.'' dedi. Üstüme baktığımda gecelik vardı. Ben iç çamaşırlarımla yatmıştım. ''Sen mi üstüme gecelik giydirdin?'' ''Evet. Gece üşüdün. Bende giydirdim.'' ''Teşekkürler.'' ''Rica ederim.'' ''Hadi üstünü giyin aşağı inelim. Oradan da kayak yapmaya.'' Kucağına atladım. Ayaklarımı beline sardım ve onu öpmeye başladım. Justin'in güldüğünü hissedebiliyorum. Dudakları gerilmişti. Benden ayrıldı ve gülerek konuşmaya başladı.  ''Miley sende en az benim kadar azgınsın.'' dedi. ''Bir kerede romantizmin içine sıçma Justin.'' ''Sen iste bebeğim sana her saniye romantizm yaşatayım.'' dedi. Ben de karşılık olarak gözlerimi devirdim. 

Lavaboya girdim. Orada işimi hallettikten sonra odaya girdim. Yatağa uzanmış telefonuyla oynuyordu benim sevgilim. Kayak yapacağımız için kar eşofmanları ve kar botları giydim. Justin'de öyle giyinmişti. Birlikte aşağı indik. Restaurantın içinde oturmuş bizi bekliyorlardı. Onlar da eşofman giymişti. ''Herkese günaydın.'' dedik ve karşılık olarak onlarda ''Günaydın.'' dedi. Bizde sandalyeye oturduk. Karşımda oturuyordu. Birden ayağımda bir şey hissettim. Bu Justin'in ayağıydı. Ona baktığımda bana arsızca sırıtıyordu. Göz kırptı ben de alt dudağımı ısırdım. Keşke ısırmasaydım. Bundan tahrik oluyordu. Bana tek kaşını kaldırarak baktı. Bende kafamı eğdim. 

Yemeğimizi yedik ve şimdi dışarıya çıkıyoruz. Dışarıya çıktık. Kayak için gerekli olan aletleri aldık. Yanımızda eğitmen vardı. Bize ne yapmamız gerektiğini öğretiyordu. Çok kolaydı ama bir kaç kere düşebilirmişiz. Alışabilmek için. Ben önden kayıyordum. Justin'de hemen arkamdan geliyordu. Diğerleri de kayıyordu. Diğerlerine baktığım için dengemi kaybettim ve kıçımın üstüne düştüm. Justin kahkaha atmakla meşguldü. ''Ya sen ne kadar odunsun. Hem de katkısız odun. Sevgilin burada düşmüş sen gülüyorsun. İnsan bir kaldırır.'' Sitem ederek söylemiştim. ''Hayatım çok komiktin. Haydi ver elini.'' Onun elini tutmadan yerden destek alarak kalktım.'' ''Haydi ama Miley inat etme.'' Bana tam sarılmak için adım atacakken ayağındaki kayak aletini unuttu ve düştü. Bu sefer ben kahkaha atıyordum. ''Nasılmış bebeğim? Beğendin mi?'' ''Miley çok kötüsün. Biliyorsun değil mi? Gel de kalkmam için yardım et.'' Ona uzaktan öpücük attım ve elinden tuttum. Beni kendine çekti ve hafif çatlamış olan dudaklarıma dudaklarını bastırdı. Ayrıldığımızda montumun cebine koyduğum nemlendiricimi dudaklarıma sürdüm. 

Biraz daha kaydık ve sonra teleferikle dağın tepesine çıktık. Şimdi ise aşağı iniyoruz. Hepimiz çıkmıştık. Bu sırada ben ve Justin fotoğraf çekiliyorduk. Bir sürü fotoğraf çekildik. Teleferik durduğunda hemen teleferikten çıktım. ''Hey kızlar gelsenize. Size bir şey söyleyeceğim.'' Jenna, Allison, Mia ve Elena yanıma geldi. Erkekler ortalıkta gözükmüyordu. ''Erkeklere bir oyun oynayalım mı?'' Hepsi sırıtıyordu. Bunun anlamı da 'evet' di. ''Erkekler gelene kadar şurada saklanacağız. Onlar gelince ben komut vereceğim ve tüm kartoplarını onlara fırlatacağız.'' ''Süper fikir.'' Mia beni onaylamıştı. ''Bence de.'' Jenna konuşmuştu. ''Bu çok iyi olacak.'' Allison söylemişti. ''Aynen öyle kızlar.'' Son olarak da Elena konuşmuştu. Hemen kafenin yanındaki duvara geçtik. Bir sürü kartopu hazırladık.

Erkeklerin sesi geliyordu. Görüş alanımıza girdiğinde güçlü bir şekilde ''Ateş.'' diye bağırdım. Erkekler bana dönünce neye uğradıklarını şaşırdılar. Çünkü üst üste kartopu yiyorlardı. Sonunda akıllıca davranarak arakalarını döndüler ve küçük bir tahtanın arkasına girdiler. Sonra onlarda atmaya başladı. Tam ortaya geçtim. Her laptopunu ıskalıyordum. Kızlar da benim arkamdaydı. Hiç durmadan kartopu atıyorduk birbirimize. Justin bana attığında eğilmeseydim yüzüme geliyordu. Bende ona attım ama denk gelmedi. Boş bir anında yakaladığımda tekrar attım ve yüzüne geldi. O da bana attı ve benimde yüzüme geldi. 

Bad Girl and Bad Boy Love (fanfiction)Where stories live. Discover now