-Zamanlama-27

3.3K 144 21
                                    

Çünkü senin onu değiştirebileceğine inanıyordum.Sana inanmayı seçtim.''diyerek hüzünlü bir ifade ile baktı.''İnanmak mı?Neyime inanıyorsun?Onun bana aşık olacağından nasıl bu kadar emindin ki sen?Ya da benim ona aşık olacağımdan?Nasıl bu kadar emin konuşabilirsin?''diye bağırdım ama o ''Oldun değil mi? O da,sen de aşık oldunuz!Söz anlatacağım bunu neden yaptığımı.Ama sadece onu affet ve ski ahline dönemsine izin verme tek isteğim bu.''dediğinde ''Ne eski hali ya?Ne diyorsun sen?Ben sizi ve yalanlarınızı dinlemek istemiyorum.''dedim ama Jong Hyun ''Ben bunu yaptım çünkü bunu yapmam gerekiyordu en azındn bunu borçluydum.''dediğinde ''Ne borcu?''dedim bende ve bus efer o ''Bak ben düşündüğün gibi biri değildim ve benim...benim kimsem yok.''dedi.Kimsesi mi yokmuş?Neyin kafasında bu çocuk?Ailesi ile ajansta gördüğümde gayet ki mutl bir hayatı vardı.''Ne diyorsun Jong Hyun sen?''dedim bende ve bu sefer o ''Bak ben küçüklüğümde....aslında hep...bak benim ailem gerçekte değil.Ben kimsesizdim.Bana Yong Hwa'nın ailesi sahip çıktı ve büyüttüler ama ben onların başını çok belaya soktum.Evet iyi biri değildim ve beni yetiştiren insanlara iyi bir oğul gibi de olamadım ama ona rağmen o ve ailesi beni sevdi.Ben onlra en büyük hatayı aptalın teki bir kız için karşıma aldığımda yaptım ama yine de  sonra beni affettiler ve beni düzelten kişi Yong Hwa oldu.Benim bir ailem yoktu ve onlar benim ailem oldu.Ayrıca o gün yanımda gördüğün kişiler Yong Hwa'ların evinde ki çalışan kadın ve adam benim annem ve ababm rolünü üstlenen kişiler.Ve benim anne,baba dediğim kişiler.O ailede bana onlar baktıla rve Yong'un ailesi.Ben bu yüzden varım.Yoksa onlar olmsaydı hiçbir şeyim olmazdı.O hizmetçi adama,kadına,anne ve abba dedim ben.Yong'a kardeş ve onun ailesine de anne,baba dedim.Benim babam kim bilmiyorum bile gerçekte.Annem kim onu da bilmiyorum.Beni evlat edilnmişler diyebilirim.Çünkü onların bildiği annem de babam da ölmüş.Bir kazada..Ve ben kurtulmuşum.Bana Yong Hwa'nın ailesi baktı ve o evde ki hizmetçiler.Bende onunla aynı düzeyde büyüdüm.Benden hiçbir şeyi eksik etmediler.Diğer oğulları gibis evdiler ve bende öyle sevdim.Yong Hwa ise ailesi ölünce bir daha toparlanamadı benim içinde zor oldu ama kendime geldim ama o gelemedi.Kendini beğenmiş,aksi,gıcık biri oldu çıktı ve düzelmedi.Bende onun aşkı bulursa düzeleceğini umdum.Ve doğru çıktı.İşte bu yüzden ona böyle bir oyun teklif ettim.Sana yakın davrandım ve onunla aramı bozdum.Her şey onun eski haline dönmesi için yaptığım bir şeydi.Ve o seni gerçekten sevdi Bells ve sende.İşte tüm olay bu.''dediğinde kolumdaki saate baktım ve inanılmaz..tam 15 dakikalık konuşma yapmıştı.Bu şey gibiydi hani okullarda müdürler konuşma yapar ve öğrenciler sırada bekler ya hani.Sonra başlarına güneş geçer,sıkılırlar falan hani.Ama sıkılmamıştım.Onun dediklerini dikkatli bir şekilde dinlemiştim.Ve bir şey ifade etmiyordu benim için.Neden mi?Çünkü güvenim yoktu.Ve bende ona bunları söylemek için kafamı kaldırıp baktım ama olamaz..ağlıyordu!Jong Hyun ağlıyordu.Onu daha önce ağlarken hiç görmemiştim.Hemde hiç!Ama ne olursa olsun bunca zaman beni kandırmıştı ve bunun doğru olup olmadığına nasıl inanabilirdim ki?''Sonuç nedir?''dedim bende aksi bir sesle ve o 'Sen bir sonuç çıkarırsın diye umdum ''dedi ama ben ''Bak anlıyorum onunla önemli bir geçmişin var ve şunu da anladım,siz iyi birer arkadaşsınız ama benim için o bitti tamam mı? Benim için hepiniz bittiniz.Ben sizinle konuşmayı bırak herhangi bir konuda muhattap olmak istemiyorum.Ben bak ...ben şu hayatta...ilk defa Yong Hwa için o duyguları hissettim ve ilk ona aşık oldum ama o beni kandırdı ve ben size de güvendim.Dost dedim ama sizinde bir farkınız yok.Lee Woon desen tam bir çatlak sen desen ne diyeyim..ben size güvnemiyorum artık.Lütfen git.''dedim ve evet biliyorum çok sert bit konuşma olmuştu ama bunu ypmk zorundaydım ve onlarla aramdaki her meseleyi bitirmek istiyordum.Ve benden uzak durmalarını istiyordum.Çünkü ben en yakın arkadaşımı ve sevdiğim kişiyi kaybetmiştim ve nasıl desem benim artık o okulda olmamın tek sebebi iyi bir üniversite kazanmaktı ve bu yılın ortaları diyebileceğimiz Haziran ayında sınav vardı ve ben senenin yarı boyunca sadece Yong Hwa ile ilgilenmiştim.Ve çalışma denen tempoyu unutmuştum.İş deseniz onu bile aksatıyordum.Ve tüm bunları şu anda fark etmiş olmam da iyi bir durumd tabi(!).''Yter artık hadi git.''dedim tekrar sert bir sesle ama Jong Hyun''Ya bak anlattım her şeyi!Neden hala böyle atarlısın?Okulu dert etme hepsi bunu unutur ve Lee Woon da cezasını çekecek.O kız tam bir deli!''dedi ve dalgaya vurmaya çalıştı ama ben onu da affetmeyi düşünmüyordum.''Ben çok ciddiyim..defol git!''dedim ve bu biraz bağırmak da olabilirdi.Ama o sırada kapı çaldı.''Bu kim ya?''dedi Jong Hyun ve ben''Seni dışarı atacak kişi''dedim oldukça sallamasyon bir şekilde.Gelenin Jong Suk olmasını dilerdim ama daha okuldaydı.Ve ben şu an Jong Hyun'a büyük laf etmiştim.Onu kim dışarı atabilirdi ki.Kapıya doğru ilerledim ve açtım.Jong Hyun ise meraklı gözlerle beni izliyordu.Kapıyı açtığımda karşımızda kapıcı Bay Lee duruyordu!İşte bu dedim ve hemen söze girdim.''Bay Lee,gelmenize çok sevindim.Şu beyefendiyi çıkarır mısınız?Korkmaya başlıyorum beni tehtid ediyor.''dedim ve bunu dediğime pişman oldum.Jong Hyun'un başını belaya sokmak istediğim en son şeydi ve o da dediğime şaşırmıştı.Ben çok mu kötü biri olmuştum?''Lütfen çıkın.Bakın polis çağırmak istemem ama zaten bu hanımefendi sizi istemiyor demekki''dediğinde Jong Hyun bir pislik gibi davrandı ve adeta lafımdan laf sokmaya çalışarak ''İstemiyor mu?Beni kendi içeri aldı''dediğinde ''Bas git!Hyatımdan çıkın!''diye bağırdım bende.Lanet olsun!Ben bu kız değildim.Ben Jong Hyun'a böyle davranmayı kendim istememiştim ama beni mecbur bırakıyordu.Kapıya doğru ilerledi ve ''Sonra konuşacağız...lütfen Bells.''dediğinde tek kelime daha etmeden hem ona hem de Bay Lee'nin yüzüne kapıyı kapadım.Kapıyı kapadım ve kapının arkasına yere çömeldim.Ağlamaya başladım.Anlaşılan sinir krizi geçiriyordum.Benim hayatımda tam her şey yolunda giderken şimdi dağılmıştım.Lee Woon beni dağıtmıştı.Belki orada saatlerce ağlayabilirdim.Ama hayır her şeyi geride bırakacağıma söz vermiştim Jong Suk'a ve bunu yapacaktım.Aptallar ağlar durur.Ben aptal mıyım ki?

Tesadüf Mü?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin