TUTSAK

15- Saçının Teline Zarar Gelmesin

'Dünya yerle bir olsun, ama senin saç teline zarar gelmesin.'

"Pist Cenk" kısık sesle Cenk'e bağırmaya devam ediyordum. Sonunda duymuştu

"Noldu?"

"Üçüncü sorunun cevabı ne?"

"Hayal ve Cenk kopya mı çekiyorsunuz?"

Gülümsedim.

"Haşa ve kella hocam, ne kopyası? Cenk arkadaşımızdan silgi istiyordum da."

"Önünde silgi varya kızım"

"Şey, hocam onunki faber castell"

"Senin ki ne?"

"Pelikan, beyaz olan"

"Neyse yapın hadi sınavınızı son 15 dakika"

Sadece bir sorum kalmıştı, oda 3. Soru, böyle zor edebiyat sorusu olmamalı, fısıltılı bir şekilde birisi beni çağırıyordu. Cenk'ti tabiki

"3-D". Uzaktan öpücük attım. Sevgilim benim. 3. soruyuda işaretlemiştim ve sınavım bitmişti.

"Hocam bitti!"

"Getir bakalım Hayal, devamıda yavaş yavaş getirsinler."

******
Bir yandan bizimkilerke sınav hakkında konuşuyorduk, bir yandan da suyumu yudumluyordum derken Duygu ve Ece'nin yanıma gelmesiyle, bakışlarımı ciddileştirdim. Bunlar ne ara kanka oldular? Tencere kapak. Ece pis pis sırıtıp sınıfa döndü.

"Millet! Buraya bakın!" sınıftaki herkes Ece'ye dönmüştü

"Hayal Cenk'i seviyor! Kardeşim dediği çocuğa aşık, biz buna ne diyorduk? Kaltak" Cenk sinirle bağırdı.

"Ece kes sesini!" Duygu hemen karıştı.

"Yalan mı Cenk?! Seviyor işte seni" sınıftakilerden çıkan 'oha' 'yuh' seslerine aldırmamaya çalışsamda nafile. Olmuyordu. Çünkü haklılardı, kendimi savunamıyordum bile. Cenk sınıfa döndü.

"Evet Hayal beni seviyor! Bende onu seviyorum!" bu sefer bakışlarını Ece ve Duygu'ya çevirdi.

"Biz birbirimizi seviyoruz, sevgiliyiz ve buna engel olmak - karışmak isteyen herkes karşısında beni bulur!" bende ayağa kalktım.

"Cenk tamam sakin ol ve izle" boş gözlerle bana baktı. Gülerek konuşmaya başladım.

"Rüzgar ve Duygu'da sevgili!" sınıftan yine 'oha, yuh' sesleri yükselirken Duygu kolumu tuttu.

"N-ne diyorsun sen be"

"Yalan mı?"

"İnanmayın buna yalan söylüyor!"

"Neden sevgilin öyle demiyor?"

"Rüzgar mı dedi sana?"

"Evet bebeğim, Rüzgar dedi." Duygu sinirle sınıftan çıktı, Ece'de arkasından gitti. Miray omzuma dokundu.

"Bunlar cidden sevgili mi?"

"Evet"

"Peki bunu sen nereden biliyorsun?" Cenk anlam çıkarmaya çalışıyordu, belliydi bakışlarından.

"Beni kaçırdığı gün, Rüzgar telefonda konuşuyordu, duydum. Yani bana söylemedi, bana söyleme kısmını birazcık uydurdum."

Barış'ın ağzından....