aralık 25

926 101 22
                                    

Jiminnie ♥: umarım iyi uyumuşsundur bebeğim

Jiminnie ♥: bir yetişkin olduğum için yapmam gerek işlerim vardı

Jiminnie ♥: seni görmeyi bekleyemiyorum~

Jiminnie ♥: seni çok seviyorum <33

Jimin gönder tuşuna basarken gülümsedi. "Umarım gerçekten uyuyordur." İç çekti.

Kalktı ve dişini fırçalayıp soyundu, sıcak bir duş aldı.

İşini bitirdiğinde, siyah bir baksır, kırmızı ve siyah bir gömlek, siyah kot ve uzun, siyah bir trençkot giydi.

Telefonunu ve anahtarlarını kaparak evden çıktı.

Arabayı çalıştırdı ve sakince bankaya doğru sürdü.

Birkaç dakika sonra, arabasına geri döndü.

"Dile Taetae," dedi titreyerek, "senin için yapacağım şeyleri." Saatin sabah 7'si olduğuna bakarak sesli bir şekilde düşündü.

"Ve bu havada." Dişleri birbirine çarpıyordu.

Bir alışveril merkezine gitti ve aradığı mağazayı bulana kadar etrafta dolandı.

İçeri girdi ve doğruca arkaya gitti.

Peluş oyuncak hayvan reyonuna gitti ve uzun zamandır Taehyung'a almak istediği oyuncağı kaptı.

Aldığı gibi, başka bir çift el ona dokundu.

Küçük bir erkek çocuğuydu.

Gergince güldü. "Hey dostum, bir nevi bunu ilk ben aldım bu yüzden eğer bunu nazikçe bana verirsen, harika olur."

"Hayır bu benim." (Y/N: ŞEYTAN! ÇOCUKLAR ŞEYTANDIR!)

Şimdi bakalım, belki başka bir durumda, Jimin bunu bırakır ve başka bir tanesine bakardı.

Ama pazartesi günü saat sabahın 7'siydi ve bu da sonuncusuydu.

"Seni küçük- Senin ismin neresinde yazıyor? Ve bu erken saatte napıyorsun sen?"

"Baba!" Küçük çocuk bağırdı ve ağlamaya başladı, kollarını etrafında sallıyordu. Jimin bu şansı ayıyı kapmak için kullandı ve kaçtı.

"Hey!" Arkasından bir ses duydu, muhtemelen çocuğun babasıydı.

Ama Jimin'in hiç mi hiç umrunda değildi.

"Hey acaba onu hemen getirebilir misiniz ace- Yoongi hyung?!"

"Ah Jimin. Seni bu kadar erken görmek biraz komik." Yoongi gülümseyerek söyledi.

"Aynısı senin için de geçerli hyung. Yine de acele et şurada küçük bir sürtük-"

"Oğlumdan mı bahsediyorsun?"

Kaç. "Mutlu Noeller Jimminie!" Yoongi Jimin'i itip koşmasını sağlarken bağırdı.

"Sana da Mutlu Noeller hyung sana borçlandım!"

"Şu serseri." Diye düşündü Yoongi, genç olanı izleyip başını gülerek sallarken.

"Gerçekten serseri doğrusu." Dedi derin bir ses.

Yoongi yutkundu. "Haha beyefendi fiyatlara da bakın nasıl düşmüşler! Noel olduğu için yükselmesini beklemiş olmalısınız!" Yoongi bir yeri gösterdi ve adam bakmak için döndüğünde koştu.

Saat sekizdi ve neyse ki çantasını almamıştı bu yüzden doğruca koşabilmişti.

"Hey baba bak! Kaçıyor!"

bus rides ℘ vmin (çeviri)✓Where stories live. Discover now