bölüm 11

851 48 4
                                    

Karanlıkta ki aydınlığım

Kyungsoo

Bugün jongin ile şirkete gitmiştik. Bir sürü iş olduğundan hepsini halletmem gerekti.

"Jongin senin gelmene gerek yoktu. Ben halleder gelirdim. Şirketine dön sen"

"Saçmalama lütfen. İşlerini hallettikten sonra seni eve bırakacağım"

"Ben kendim gidemiyorum sanki"

"Hadi hadi" şirkete girip birlikte odama geçtik.

"Evet şimdi ne yapmak gerek bi bakalım"

Jongin dosyalara uzanıp alacağı sırada telefon çalmıştı.

"Ne oldu?"

"Efendim. Kim beyler geldi. Şirket ile bina yönetimi için"

"Tamam gelsinler" kapı açılınca ikimizde oraya döndük.

Bay kim gülümseyerek içeri girdi.

"Ahh merhba. Hoş geldiniz bay kim"

"Hoş buldum kyungsoo. Hiç değişmemişsin. Nasılsın?"

"İyiyim. Siz nasılsınız?"

"Seni gördüm daha iyi oldum. Bu arada evlenmişsin. Tebrik ederim. Kiminle evlendin? Seni kaçırdığını bin pişmanım. Böyle bir güzellik nasıl kaçırılır ki?"
Jongin'e baktığımda sinirden kuduruyordu. Gözlerine sakin ol dercesine baktım. Ama ayağa fırlayıp Çarşamba cidden korktum.

"BANA BAK! DEFOL GİT BURADAN! İŞ İÇİN Mİ GELDİN SEN YOKSA KOCAMA YANAŞMAK İÇİN Mİ HA! BANA BAK! SENİ ÖLDÜRÜRÜM! HER BİR KEMİĞİNİ BİR SOKAK İTİNE ATARIM! DUYDUN MU BENİ!"

koluna sarılı uzaklaştırmaya çalıştım ama nafile. Onu bu kadar sinirle ilk defa görüyordum.

"Kyungsoo. Kocan bu muydu? Cidden zevkin iyiymiş ama SEN KİME BAĞIRIYORSUN LAN İBNE! KARŞINDA ÇOCUK YOK SENİN!"

"SEN KİME İBNE DEDİĞİNİN FARKINDA MISIN! SEN BİR EMLAKÇISIN VE BEN DÜNYACA ÜNLÜ BİR İŞ ADAMIYIM. KONUŞMALARINA DİKKAT ET!" (bı an aklıma stil avcıları'ndaki berna keklikler ve Berna arıcının kavgası geldi)

"BANA NE LAN SENİN KİM OLDUĞUNDAN! SUS OTUR YERİNE! ADAMI DELİ ETME!"

"BAK YA EMİR VERİYOR! KYUNGSOO GÖNDER ŞUNU! BAK SİNİRDEN ELİM AYAĞIM TİTRİYOR"

"jongin sakin ol bak. Cidden kötü oluyorum. Bay kim. Lütfen sizde gidin. Sonra bu konu hakkında sekreterim sizinle görüşecek. İyi günler"

"Peki kyungsoo öyle olsun. Gidiyorum ama sonra konuşacağım seninle"

"HALA BAK!" Kolundan tutup kendime çektim. Ömrü hayatımda böylesini. görmedim ya.

"Bebeğim sakin ol lütfen. Bak gitti bitti işte"

"Ne demek sakin ol kyungsoo bildiğin sana yavşadı it ya"

"Tamam uzatmayalım artık. İşimiz var hadi geç artık"

"Senin için susuyorum kyungsoo senin için" onu sakinleştirmeliydim yoksa evde baekhyun'un patlayabilirdi. Bunu yapmasından korkuyordum.

Oturduğum yerden kalkıp jongin'e sandalyesinin arkasına geçtim. Kafasını geriye yatırıp dudaklarına yöneldim.

"Benim aşkım çok mu sinirlenmiş?"

"Cidden bu adamla bu zamana kadar nasıl iş yaptın?"

"Sen neden bu kadar asabisin hm?" Dudağının kenarından öptüm.

"Neler oluyor kyungsoo?"

"Susabilir misin jongin?" Yüzüne öpücükler bıraktım.

Dudaklarına yönelip uzunca öptüm. Sakinleşmiş gibiydi.

Öpücüğünü iyice derinleştirdim. Hoşuna gitmiş olacaktı ki kendini rahat bıraktı. E sakinleştiğine göre devam etmemeliydim değil mi?

"Hadi bakalım babacık. Devam edelim"

"Yah bu kadar mı?"

"Jongin Yeter. sakinleştiysen devam edelim hm?"

"Ahh peki. Bunun akşamında var unutma"

"Unutmam unutmam"

Dosyalara tekrar döndük. Bazen cidden abartıyordu. Neden bu kadar aceleci olduğunu kavramış değilim.

"Bak ne dicem kyungsoo. Baekhyun geldi 21 yaşına. Biz ise yaşlanıyoruz. İçimiz genç ama... Bak bu konuyu açtığım için-"

"KYUNGSOO!"

.........

Sizce kim geldi? Tahminleriniz neler merak ediyorum.

Hadi yorum ve oy verin.

-sehuninz...

mч lívє ín thє dαrk || kαísσσHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin