0.4

852 67 0
                                    

Y/N: Kimsin sen..?

Sung: Kim,kim?

Eyvah! Hemen mektupları yatağımın içine koydum.

Y/N: Boş ver. Eee sen nerdeydin?

Sung: Bir yere gitmeliydim de.

Y/N: Ben RM'in yanına gidicem. Gelicen mi?

Sung: Olur. Şey bu arada ben...

Y/N: Sen ne?

Sung: Bak Y/N özür dilerim ama benim gitmem lazım.

Y/N: N-Nere..ye?

Sung: Avusturalya ya gitmeliyim.

Y/N: N-neden... NEDEN!?

Sung: Söyleyemem... Özür dilerim..

Y/N: Peki! Git. Sende git. Zaten ben yeterince yanlız değildim.. Hadi! Defol git! Niye dikiliyosun?! Vedaları sevmem! Ben uyurken de gidebilirdin! Ben yine yanlız kaldığımı bile bile uyumaz sende için kötü gitmezdin! Defol git!! Her seferinde kendime verdiğim sözü unutuyorum!! ASLA KİMSEYE BAĞLANMA!! O SENİN KARDEŞİN BİLE OLSA...

Sung: Bak isteyerek gitmiyorum..

Y/N: Umrumda mı? Hiç zannetmiyorum. Gidiyormusun gidiyorsun.. Bu sonucu değiştirmez.. Şimdi DEFOL GİT!!

İlk defa, İlk defa sungla bu şekilde kavga ettim. Neden böyle bir tepki verdim bilmiyorsunuz tabi. Ben hayatta çok kişi kaybettim. Annem, kardeşlerim, arkadaşlarım,babam... daha bir çoğu.. Herkes beni yarı yolda bıraktı. Sungun da gitmesi hiç hoş değil benim açımdan...

Yanlız olmak, bazı insanlar için terciken, bazı insanlar içinde ZORUNLULUK. Benim içinde zorunluluk. Kime el uzattıysam başta oynadı, farkettirmeden... Sonra işi bitince çöp gibi attı beni. Yanlız olmak artık bana zorunluluk halinde değil tercih halinde olacak. Kimseye elimi uzatmayacağım, kimseninde elini kabul etmeyeceğim.

Evet Sung gitti. Bende onsuz önüme bakmalı başladığım oyunu  bitirmeye çalışmalıyım. Kimsesiz biryere gidip, kendi ölümümü beklemeliyim...

Derin bir nefes alıp RM'i aradım.

(+Y/N , - Rm)

-Söyle baş belası.

+Y-Yar..Yardımına ihtiyacım v-var.

-Ne Oldu? Nerdesin, ve sesin neden ağlamaklı?!

+E-Evdeyim.. ya-yanıma gelirmisin?

-Kapat belalı. Geliyorum.

+Te..

-Dııııt

kapattı. İlk defa ona teşekkür edecektim ettirmedi.

Aradan 5 dakka geçti ve kapı çaldı. Kapıyı açtığımda karşım hem bir postacı hem de RM i buldum. Postacı bana mektubu verdi. RM de içeri girdi.

Koltuğa yayıldı. Başladı konuşmaya.

-Söyle bakalım ne oldu?

+Sung...

-Gitti dimi?

Kafa salladım. Yanıma gelim bana sevgiyle sarıldı. Sevgiyle sarıldığını hissettim.

-Üzülme.. Sung yoksa ben varım. Bak bundan sonra anlaşmaya çalışalım anlaşırız. Eminim ben.

+O zaman burda kalsan. Yanlız hissetmesem koca evde..

-Ehhhh... peki yarın sabah eşyaları almaya giderim.

+Bende geliyim mi?

-Gerek var mı?

+Başara bilirmisin?

-Ciddi misin?

+Kkkkk hayır.

-Başladı yine gıcıklığa

+Eheheh neyse benim uykum var.

-Benim yok.

+Bana ne.

-Pufff.. Ben neye giriştim. Geri dönme hakkımı kullanıyorum.

+Öyle bir hak vermiyorum beyefendi.

-Peki prenses!

Prensesi bastırarak söylemişti. Beni gıcık etmek için. Sinir şey.

+Bana prenses deme.

-prensessss

+yapma be.

-Prensesler be dermi

+ben prenses olmadığım için diyebilirim.

-Ben diyicem ama.

+Bana kimse Prenses demesin!!! Nedenini biliyorsun konuşturma beni!

Ellerini kaldırdı ve teslim oluyormuş gibi yaptı.

-Tamam abi.

+Eferim.

-İyi hadi bana yatağımı göster.

+Benim odamda Sungun yatağında yatabilirsin.

-Peki

Gidip yattım. Benden sonra da RM yattı.

Yazardan

Y/N biraz ruh değişimi yaşayan biri. Mutluyken bir anda kızgın olabilir. Y/N kısa zaman önce bir psikolağa gitmişti. Psikolog Y/N nin sonuçlarını göndermişti aslında o mektupta. Tabi Y/N , RM ile uğraşırken mektubu unuttu. Size soruyorum acaba o mektupta ne yazıyordu? Psikolğu Lay olmasına ramen Lay neden bunu yüzüne söylemedi de mektupla yolladı? Mektupta ne yazıyordu?

Kötü oyun bayım~Myg [Yazılıyor]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin