3.Bölüm

469 28 0
                                    

Üstümü son kez kontrol edip çantamı alıp çıktım merdivenlerde yavaş yavaş iniyordum hava hem sıcak hemde heyecandan getirmiştim  şansıma normalde soğuk olan hava bu gün sıcaktı.

Salonda annemi ararken ortalıkta yoktu mutfağa geçtiğimde sadece Ayşe abla vardı yanına gidip sordum " Ayşe abla annem nerde? " elindeki bıçağı bırakıp bana döndü " yukarda abinin yanında biraz üşümüş sanırım ona çorba götürmüştü kızım" dedi kafamı olumlu anlamda sallayıp " tamam ben çıkıyorum soran olurda işi varmış çarşıya gitti dersin" dedim kafasını sallayıp tamam dedi bende hemen kapıya gidip çıktım

Sokağın başına geldiğimde taksi beklemeye başladım. Kısa sürede gelen ilk taksiye binip çarşıda bizim insanların pek gitmediği kafenin adresini verdim. Sonunda kafenin önünde gelmiş ve ben hala inmiyordum heyecandan ne yapacağımı veya ne konuşacağımı bilmiyordum

"bu gün inicek misin abla? " diye soran taksiciye dönüp baktım benden 5-6 yaş büyüktü " ablamı?  babaanne deseydin" dedim stresten adama ne dediğimi ve neden böyle çakıştığımı bile bilmiyorum "ne kızıyorsun abla nezaketen dedik Allah Allah ya" pardon nezaketen mi?  "Nezaketen mi? bari bacım ya da kardeşim deseydin abla ne ya" dedim "abla inermesin artık şurdan işim gücüm var seninle yaş tartışması ya da hitap tartışması yapamam" dedi ablanın üstüne basa basa lan seninle şimdi kavga etmek vardı ama neyse kapıyı açıp çıktım sonra eğilip "buyur amca paran üstü kalsın kefen parası yaparsın malum " dedim adam sinirlenmiş olacak ki kapıya tam elini atmıştı ki hemen kapıyı kapatıp kafeye koştum.

Kafeye girdiğimde son kez arkama baktım geliyor mı diye gelmediğine karar verdiğimde içerde Baran'ı aramaya başladım kafenin en uç kısmında gördüğümde gözlerimi devirip duvara girseydim diye geçirdim içimden.

Masanın başına geldiğimde anca fark etmişti ayağa kalkıp elini uzattı "hoşgeldin" dedi bende gülümseyip "hoşbulduk " deyip yerime oturdum işte bizim Baran ağa böyleydi diğer ağalara göre moderndi ama damarına basınca onlardan daha kötü olabiliyordu "ee konuşalım bakalım,  konu neydi? " ellerimi masanın üzerine koyup "Berfin" dedim sıkıntıyla nefes alıp arkasına yaslandı bende bunu fırsat bilip

"Berdele karar verdiniz ama bence doğru bir karar değil yani yanlış olan küçük bir kızın berdele kurban gitmesi sen koca adamsın sana karı eve de gelin olamaz olmadı gereken tek şey okulunda öğrenci olmak yani uzun lafın kısası senden bu işten vazgeçmeni istiyorum" biraz sıçıp sıvamıştım ama olsun yinede derdimi anlatabilmişimdir umarım yaslandığı sandalyeden bu sefer benim gibi masaya yaklaşıp "buna sen mi karar veriyorsun o kızın nerde olup olmayacağına anası babası kabul etmiş sen kimsin ki karışıyorsun? " dediği şeylerle adete şok olmuştum o kadar sakindi ki bu lafları beklemiyordum

"Ne demek sen karışamazsın, anası babası kabul etmiş?  Evet ben karar veriyorum kardeşim olarak gördüğüm kızı koruyorum onun bu saçma şeye kurban gitmesini istemiyorum bu kim olursa olsun yaparım " gülümsedi ama normal değildi sinirleniyordu "o kızın kuzenin olması ona karışma hakkını vermiyor dediğim gibi anası babası kabul etti" bende sinirlenmeye başlamıştım "anası babası kabul etmedi annesinin sizin karar verme aşamasında neler söylediğini ya da o kızın bana neler söylediğini biliyor musun bu olayı kabul etmelerinin tek sebebi oğullarına zarar gelmemesi ama ne yapsalar boş değneğin iki ucu boklu" dedim sinirle

"O zaman abisi bu boku yemeyip kardeşine sahip çıksaydı sonuçta kardeşimi kaçırdığında sonucunun ne olacağını biliyordu bir kız kardeşi vardı ve berdel olacaktı kardeşi umrunda değilmiş ki bu yolu seçmiş garanti iş" deyip göz kırptı olabilir miydi acaba sonuçta sonuç belli birşeydi gözlerimi kapatıp derin nefes aldım inanamıyorum böyle birşey olabilir mi ya bu kadar mı kör olmuştu Kadir

ONUN İÇİN (TÖRE)Where stories live. Discover now