PISIRIK

|6|

Selam!
Herkese merhaba...
Yorumlarınızı ve oylarınızı dört göze bekleyeceğim.

İyi okumalar...

🌙

***

6.BÖLÜM: Güzel yeşilli.

Ezgi hayalkırıklığı ile göz yaşlarını akıtırken Ekin ise, daha önce ona karşı hiç bir zararda bulunmayan. Onu Saf bir güzellikte seven bu kızı ağlatığı için içinde pişmanlık yaşıyordu.

"Demek öyle..."dedi Ezgi yaşlı gözlerle Ekin'e bakarak.

Ekin beli belirsiz salladı başını. Ardından Ezgi'ye bakıp bağırmaya başladı.

"Evet öyle! Sevmeyin lan beni! Bok mu vardı da seviyorsunuz! Beni sevenin canı yanıyor aptallar! Sende sevme beni!"diye kükredi ona korku gözlerle bakan saf Ezgi'ye.

"Yanıyor zaten!...A-ama madem öyle diyorsun tamam... Sevmem bir daha. Sözüm olsun."dedi arka arka yürüyerek.

Ekin ağzını yana eğdi."Ben zaten diyeceğimi dedim. Senin gibi bir kızla...hayatta işim olmaz!"dedi kollarını iki yana açarak.

Ezgi,Ekin'e bakmayı son verip önüne döndü. Gözyaşlarını elinin tersi ile silip kendisine söylenen hakaretleri sindirmeye çalıştı.

Dünyada tek kız da kalsan yinede sana dönüp bakmam...

Bu cümle beynin bir kenarında dönüp duruyor,canının yanmasına sebep oluyordu. Ama birşey daha vardı ki bu cümle, içinde intikam barındırmaya neden olmuştu.

Hızlı ve kollarını sallayarak yürüyordu. Arada sırada ise gözlüklerinin arkasından gözyaşlarını siliyor, boğazındaki acıyı yutkurarak gidermeye çalışıyordu.

Sonra birden gözlüğü gözlerinin arasından kayıp, yere düşü verdi.

Ezgi bir adım geride,yukardan yerdeki gözlüğüne, iğrenerek bakmaya başladı.

"Senden nefret ediyorum. Senin yüzünden o beni sevmiyor."dedi boğuk boğuk çıkan sesi ile yerdeki gözlüğüne.

Derin bir nefes alırken, yan tarafında bulunuan arabayı görmesi ile gözlüğüne bakmayı ve ağlamayı bırakmıştı.

Arabaya ağır adımlarla ilerlerken, önünde bulunan küçük çakıl taşını eline aldı.

Kaputun önünde durunca, arabaya yüzüne buruşturarak bakmaya başladı.

"Bakalım geri döndüğünde, arabanı çizikler halinde görünce ne yapacaksın Saygıner?!"dedi ve arabaya çizikler ve zikzaklar çizmeye başladı.

"Hey hey, hey. Kızım ne yapıyorsun sen ya?!"dedi genç adam Ezgi'nin kolundan tutup, arabanın olduğu taraftan uzaklaştırarak.

Ezgi kolunu tutan çocuğa kaşları çatarak bakıyordu. "Sana ne ya? Sana ne?"dedi kolunu genç adamdan kurtarmaya çalışarak.

"Ne demek sana ne? Farkındaysan o çizdiğin araba benim arabam."dedi genç adam işret parmağı ile arabasını göstererek.

Ezgi yutkunup, korkak gözler ile arabaya daha dikatli incelemeye başladı. Araba Ekinin arabasına çok benziyordu. Sadece bu araba lacivertte kaçık gibiydi.