Otobüs Aşkı

Parfümünün markası ne?

Mert beni eve bıraktıktan iki saat sonra Koray ve Kıvanç'ı almaya gittim.

Koray ne kadarda büyümüştü.

" Aşkısıı "diye koşarak geldi ve sarıldı.

Bende ona sıkıca sarıldım.Sonra Kıvançla kucaklaştım.

" Teyzem sizi  nasıl yalnız yolladı?"diye sordum.

Evet biz kuzeniz.

" Koray ben Çağlayı özledim diye tutturunca okullarımızi asıp yanına geldik." dedi Kıvanç.

Kolunu omzuma attı.Bende Korayın elinden tuttum.Kıvanç üniverteye geçmişti.Koray ise üçüncü sınıfa geçti.

Kafeye gittik.Siparişlerimizi verdik.Çok geçmeden içeceklerimiz geldi.

"Üniversite hazırlıkları nasil gidiyor diye sorucamda sen çalışmazsın."

" Doğru bildin kuzen."

" Kusura bakma biz sen kadar zeki degiliz."

" Eee ne kadar kalıcaksınız burada?"diye sorarak konuyu değiştirdim.

" Senin için bir hafta izin aldım." dedi Koray ve şirin şirin gülümsedi.

Tombul yanaklarını sıktım.

Biraz daha oturup konuştuktan sonra eve gittik.

***

Okulda Mert ikide bir lunapark işini hatırlatıp duruyordu.Eve gidince Kıvançla bu konuyu konuştum.

Annemden izin alacaktı.Zar zor izin aldı.Korayı yanımızda getirmedik.

Lunapark çok kalabalık olduğu için Merti bulamıyorduk.Aradım.

" Nerdesin?"

" Lunaparkta."

Saçma bir soruydu.Ne de olsa dokuzda lunaparkta buluşacaktık.

" Neresindesin."

" Rangerin önündeyim."

" Bekle biz geliyoruz."

Giderken Kıvanç eski sınıf arkadaşıyla karşılaştı.Kız da bize katıldı.Adı Didemdi.

Rangerin önüne geldiğimizde Mert ellerini cebine sokmuş bekliyordu.

Cidden çok havalıydı.Ondan biraz daha hoşlanmaya başladım.El salladı.Gözlerimi dikmekten vazgeçip bende el salladım.

Yanımıza geldi.Didemin bakışlarını Merte sabitlediğini hissedebiliyordum.Utan utan senden bir yaş küçük o.

" Selam."

" Selam bu Kıvanç bu da Kıvanç'ın eski sınıf arkadaşı." dedim.

Böylece tanışmış oldular.

" Ben bilet alıp geliyim." dedim.

" Gerek yok burda çalışanlar benim tanıdıklarım." dedi Mert.

Didem şaşkınlıkla hepsi mi dedi.Kafa salladı.

" İyi o zaman Rangerle başlayalım." dedi Kıvanç.

" Saçmalama Kıvanç korktuğumu bilmiyormusun?"dedim sesimi kısarak.

Yinede duymuş olucaklarki Mert ve Didem belli etmemeye çalışsalarda güldü.İstemeyerekte olsa bindim.

Kıvançla Didem bindi.Bende Mertle bindim.Gerim gerim gerilmiştim.

Can yeleği tarzında olan emniyeti taktıktan sonra kafesi kapattılar. Bu karşılıklı iki şey deli gibi dönücekti.

Alet yavaş yavaş çalışmaya başladı.Herkes müzikle birlikte dans ederken benim ellerim demiri sıkı tutmaktan kızarmıştı.

Alet döndüde döndü.En sonunda kafamız aşağı gelecek şekilde tepede durdu.

"Mert tutunamıyorum.Ya kemerim açılırsa" diye bağırdım.

" Ayağınla destekle birşey olmaz." dedi.

Dediğini yaptım.Eliyle karnıma baskı yaptı.Beni tutmaya çalışıyordu ve birazcık işe yaramıştı.

Alet sonunda durduğunda beni buna bindirenlerin hepsini dövmek istiyordum.

Bir sürü tehlikeli şey bindik.Çarpışan arabaya binmeye ikna ettim.

Yine Didemle Kıvanç bir arabaya Mertle ben bir arabaya bindik.

Benim olduğum tarafa birisi çarptı bende kafamı çarptım.Mert neredeyse kavga çıkaracaktı.

Çarpışan arabadan indiğimiz gibi bu sefer gondola bindik.Didem ve Kıvanç en uca bindi.

Merti ikna ederek onların bir önüne bindik.Mert en köşeye bende yanına oturdum.Benim yanımada iki serseri tipli erkek oturdu.

Yanıma oturan içime girecekti neredeyse.Mertle yer değiştiremeden alet çalışmaya başladı.

Çok pis korkuyordum.Adam gibi emniyetide yoktu bu aletin.Yanımdaki çocuk bana biraz daha yaklaştı.

Çocuğa dibimden ayrılmasını söyleyecektim ki Mert belimden tutup beni kendine yaklaştırdı.Omzumdaki koluyla bu kız benim dercesine beni sahipleniyordu.

Diğer eliyle diz kapaklarımdan tuttu ve beni kendine iyice yaklaştırdı.Kafamı boyun girintisine doğru koydum.

Korkumu falan unutmuştum.Parfümü muhteşem ötesiydi.

" Parfümünün markası ne?"