•Acıtan Dokunuş•

4.5K 292 271
                                    

Şebnem Ferah•Çakıl Taşları

Watty2018'e PM ile katıldım. Ya tutarsa? hihidşld

Keyifli okumalar. Bol yorumlusundan💬

•••

Bak diyor zihnimin içinde bir ses. Dinle, geçmişin acı çığlığı yankılanıyor duvarlarda.

Zifiri karanlıkta, hatalarımın çürümeye yüz tutmuş birikintilerinden sızan küf kokusu tutunurken burnumun ucuna, sessizliğim önce beni sağır ediyordu. Sahiplendiğim tek şey siyah gökyüzüne açılan pencereler ve duvarı çıkık pervazlarken, gökyüzünün mavisine uzanamayan ellerim ve ruhum karanlığa mahkum kalıyordu tekrar. Efkan tüm maviliğiyle yüzüme bakarken bir umut beklercesine, benim gözlerim Çağrı'ya ve onun gaddarlığında yine karanlığa koşuyordu.

"Cevap ver artık." Diye adeta dişlerinin arasından tısladı. "Ne işin var burda?"

Efkan'nın yüzümü delik deşik eden bakışlarının ağırlığında, onu uğrattığım hayal kırıklığının dağılan parçaları geriye attığım adımlarda benim topuklarıma saplandı. Efkan'ın gözleri biraz daha aralandı. "Benden mi?" Dedi şaşkınlıkla solurken, "Benden mi kaçıyorsun?"

Çağrı, yanına doğru attığım adımı cesaret saydı ve dirseğime hafifçe tutundu. Düğüm düğüm olmuş boğazıma dizilen yumrular gözlerimin içine kadar taşarken, bakışlarım Çağrı'nın memnuniyetle sıvanmış suratına döndü. Onun karanlığı, Efkan'ın üzerine doğuyordu. "Yakışıklı." Diye konuştu alayla. "Bende burdayım, bi selam verseydin."

"Benim şerefizlerle işim olmaz." Diye konuştu Efkan. Ses tonu katılığından katman katman olan bir sakinliğe sahipken. Yüzüne bakamadım. Ona vermem gereken kelimelerce hesap vardı ama içimde hissettiğim sönük cesaret bunun için yeterli değildi.

Çağrı'nın dirseğimde varlığını varla yok arası hissettiğim parmakları sıkılaştı. Etim yine etinin gazabında hırpalanırken, "Git burdan haydi." Diye konuştu. "Yeterince hatanı görmezden geldim. Sabrımın sınırında çok dolanmaya başladın."

Efkan sesli bir nefes saldı. "Tutku'yu buraya gelmeye nasıl ikna ettin bilmiyorum. Ama onu almadan gitmiyorum." Sözlerini noktalarken bir kaç adım öne doğru gelerek Çağrı'ya yaklaştı ve dik başını biraz daha havaya kaldırdı. "Ha dersen pürüz yaparım sıkıntı yok. Seni sabrının sınırında dolandıra dolandıra sikerim."

Nefes değil kasvet soludum sanki. Gırtlağıma çöken ağırlık taş olup göğsüme otururken, midem balçığını fokurdattı içimde. Çağrı beni tümüyle arkasına çektikten sonra tüm sakinliğinin katili olarak bağırdı. "Ulan alıp nereye götüreceksin?"

"Kliniğe yatıracağım!"

"Kliniğe yatıracaksın, öyle mi?"

"Senin yapmadığını yapacağım. Bu kız bu hale gelene kadar..."

"Ne sanıyosun? Bi sikim bildiğin yok! İçerde torbacısı kol geziyo, bağımlı gibi yatıp ortalıkta dolanıyo! Oraya yatınca kurtulcak sanıyon dimi sen? San aferim! Ona faydan dokunmaz aptal herif! Hem ilaç bağımlısı olur, hem eroin!"

"Saçmalıyosun!"

"Efkan boşa kürek sallıyosun!"

"Çabalıyorum! Senin gibi zehirlemiyorum ulan ben bu kızı! Adam olsaydın, bu hale gelmesine izin vermezdin!"

"Sana mı düştü tasası pezevenk?!"

"Bana düştü! O kız bana elini uzattı! Ben senin gibi şerefsiz değilim, tuttuğum hangi eli bıraktığımı gördün?"

Papatya Mezarlığı (Eroin) (Tamamlandı)Where stories live. Discover now