Bir süre sonra hyungum aşağıya indi. Beni hala orada dikilirken görünce şaşırdı.
- Neden salona geçmedin?
- Seni bekledim hyunggie.
Alt dudağını dişleri arasına alıp kafasını sağa sola salladı. Sonra da yanıma geldi ve elimi tuttu.
- Gel bakalım.
Beraber salona girdik. Gayet güzel bir evdi. Gri, beyaz ağırlıklıydı çoğu şey, bazıları ise siyahtı.
- Hyung eviniz çok güzel.
- Sağol miniğim. Aç mısın?
Açtım. Ama ona zahmet vermek istemiyordum. Sabah beraber kahvaltı yapardık.
- Değilim.
Al işte... İnsanın vücudu bile kendine karşıyken, nasıl mutlu olsun ki?
Bomboş salonu benim karın gurultum doldurduğunda, hyungum kahkaha atmaya başlamıştı. Ona hem yalan söylemiştim, hemde... İğrenç birşey duymuştu. Tanrım çok utanıyorum.
- Özür dilerim...
- Açsan bunu söylemeliydin.
- Değilim. Sadece azıcık yediklerimi sindirdim.
- Kkkk, niye söylemedin ki?
- Zahmet olmasın diye.
- Jimin...
- Şey... Açım dersem kabalık etmiş olmaz mıyım?
Burnundan gülüp ellerini başıma koydu ve saçlarımı hafifçe karıştırdı. Ardından eğilip yanağıma minik bir öpücük kondurdu. Amanın hyung! Nefes alamıyorum!
- Olmazsın miniğim. Sanırım sen bu dünyada kaba olabilecek en son insan bile değilsin.
- Bu iyi bir şey mi?
Başı ile onayladıktan sonra bir kez daha aynı yeri öptü. Ardından başını ama onun çıkışına doğru sallayıp bana gülümsedi.
- Şimdi şu göbüşü doyuralım.
- Kkkkk hyung~
Beraber mutfağa girmiştik. Burasıda çok hoştu. Herşey soft renklerdeydi. Çok göz okşayıcı.
- Peki ne yemek istersin? Hyungun senin için herşeyi pişirir minik mochi.
- Şey. Sadece süt ısıtsan olur mu? En azından tok tutar. Sabah yeriz.
- Pekii~
Aegyo yaptıkça gülesim geliyordu. Tanrım, çok komik oluyordu. Ben sandalyelerden birine otururken, o sırada hyungumun siyah basketbol şortunun cebindeki telefonu çalmaya başlamıştı. Açıp kulağına götürdü.
- Efendim Hoseok?
...
- Evet, biliyorum?
...
- Yani... Fena fikir değil.
...
- Tabi, diğerlerine diyebilirsin. Belki koreografiye ekleyebiliriz.
...
- Bay.
Telefonunu kapatıp tezgahın üzerine koydu ve dolabı kapatıp sütü tezgaha koydu. Bende yanına gidip telefonunu elime aldım. Ben IPhone kullandığım için Samsung bana tuhaf geliyordu biraz.
![](https://img.wattpad.com/cover/142952762-288-k49892.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Jacket _JiKook_
Hayran Kurgu[Fluf] Jimin'in tek derdi aptal arkadaşından kurtulup sırasına dönmek ve uyumaktı. Ama zorla maçını izlediği çocuk gelip ona ceketini verince, sırasına dönmek için bir bahane bulamadı. [Not: Dünyanın en geri zekalı jimini bu kitapta şirinliklerinde...