"Anne?"
"Ah, Shawn sonunda geldiniz. Ve sen de Josephine olmalısın."
Kraliçe bana gülümsediğinde reverans yaparak "Sizinle tanışmak bir onurdur majesteleri."dedim sesimi düzgün bir tonda tutmaya çalışarak. Heyecandan boğuk ve komik bir sese sahip olmam an meselesiydi.
"Sonunda müstakbel gelinimi gördüğüm için çok mutluyum. Shawn, o gerçekten çok güzel."
Yüzüm kızarsa da "Teşekkür ederim majesteleri. Bunu sizden duymak gerçekten gurur verici." dedim.
"Ah çok naziksin, tatlım. Bu arada ailene bilgi vermesi için birini gönderdim. Shawn'la beraber yürüdüğünüzde şaşırmamış olacaklar. Ve balodan önce de ailenle tanışmak için bir yemek düzenleyeceğimi de bildirdim. Şimdi, kızım Aaliyah sizinle beraber salona gelecek. Ben gidiyorum. Görüşmek üzere." dedikten sonra tüm ihtişamıyla gözden kaybolduğunda derin bir nefes verdim.
"İyiki sana da resmi davranmamı istememişsin. Tanrım, çok zor."
Shawn kıkırdadığı sırada arkadan başka bir kıkırtı da ona eşlik etti.
"Bana da öyle davranmana gerek yok."
Prenses Aaliyah görüş alanıma girdiğinde ilk düşündüğüm şey Shawn'a çok benzediğiydi.
"Ben Aaliyah ve sen de Josephine olmalısın, güzellik."
Bana sarılmasını beklemiyordum. Gerçekten beklemiyordum.
Şaşkınlığımı yenip ona karşılık verdiğimde Shawn gülümseyerek bizi izliyordu.
"Tanrım, Shawn. Böyle güzel bir kızı nasıl kaptın?"
Gülmemek için kendimi sıktığımda, Shawn gözlerini devirdi.
"Çok komiksin."
"Neyse, geç kalıyoruz. Hadi gidelim."
Shawn'ın koluna girdiğimde Aaliyah'da yanımızda ilerlemeye başlamıştı.
Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki. Az sonra tüm krallık benim kraliyet ailesinin müstakbel gelini olduğumu öğrenecekti.
Salona girdiğimiz an bir sessizlik olsa da daha sonra fısıldaşmalar oluştu.
Kraliçe ve Kralın yanına ulaştıktan sonra Shawn yüzündeki soğuk ifadeyi daha da sertleştirip beni kendine yaklaştırdı.
"Yüzündeki benimle zorla evleneceğini sanacakları şu ifade de neyin nesi?" diye fısıldadığımda yüzünden ani bir tebessüm geçti. Kendini konu ben olduğumda tutamadığını anlamıştım.
Herkes bize pür dikkat baktığı için hepsinin farkettiğinden emindim. Annem ve babam da yüzlerinde bir gülümsemeyle bizi izliyorlardı. Victoria ve Lucas ise sadece şaşkın görünüyordu.
Kral boğazını temizleyip kraliçe'ye baktı. "Öncelikle sayın misafirlerimiz, hoşgeldiniz."
Salonda büyük bir alkış koptu. Kendimi gergin hissediyordum.
"Bugün çok özel ve önemli bir gün. Sevgili oğlum Shawn sonunda evleneceği asil kızı buldu."
Bir an nedensizce acaba asil soyundan olmasaydım ne olurdu diye düşündüm. Asil soyundan olsam da yine de tabiki kraliyet yakınları gibi saygı ifadeleri kullanılan bir ortamda büyümemiştim.
Kraliçe yanıma tüm ihtişamıyla yürüyüp Aaliyah ile arama girdi ve elini belime koydu.
"Müstakbel gelinim Josephine Harriet Wood'u size takdim ediyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Queen 》》Mendes
FanfictionHer şey burjuva kısmının belirli bir grubunun kendi aralarında düzenledikleri etkinliğe kılık değiştirip girmeye karar veren Kanada kraliçesinin oğlunu da yanında götürmesiyle başladı. Etrafta fazlaca asil ve güzel genç kızların olması oğlunun kendi...