13

9.1K 704 282
                                    

İlkay

Buluşmak için karar verdiğimiz cafeye gelmiş boş bir masaya oturmuştum. Ellerimle oynayıp iç çektim. Hiç gelmemem gerektiğini biliyordum.

Evden çıkarken yine farklı bir şekilde gelmek ve kendim olarak gelmek arasında kalmıştım. Ablamın dolabından arakladığım kıyafetlere ve kendi kıyafetlerime bakıp iç çekmiş, en son kendim olarak gelmiştim.

2 yıldır ondan hoşlanıyordum. Ne zaman onunla tanışmak için cesaretimi toplasam bir engel çıkmıştı ve bir türlü tanışamamıştık. Bir süre sonra da ben vazgeçmiştim. İçime atıp durmaya devam etmiştim.

Mezun olacaktı ve belki de onu son görüşüm olacaktı. Bu yüzden şansımı denemek istemiştim. Olmadığım biri gibi giyinmiştim. Ablamın eski kostümlerinden birini ve makyaj malzemelerini ödünç almıştım. Bunu ilk yapışım da değildi.

Güzel bir vücudum vardı. Eh, boyum da bir çok erkeğe göre daha kısaydı. Saçlarım omzumu biraz geçecek kadar uzundu. Kadın kıyafetleri giydiğimde kimsenin erkek olduğumu düşünmeyeceği kadar feminen bir tipim vardı.

Bir de makyaj yaptığım zaman birçok kızdan çok daha güzel oluyordum. Sadece sesim kesinlikle ince olmuyordu ve inceltmeye çalıştığımda komik oluyordu

Aslında kendimi herhangi bir cinsiyet kalıbına sokmayı sevmiyordum. Canım nasıl giyinmek istiyorsa öyle giyiniyordum. Şimdi canımı sıkan şey, Uzel'in durumu fazla uzatması ve ciddiye almasıydı.

Beni gördüğünde hayal kırıklığına uğrayacaktı. Tabii benim de kalbim kırılacaktı. Saçlarımı üstten bağlamış, kırmızı bir sweatshirt giymiştim. Hatta tıraş olmadığım için hafif bir sakalım bile vardı.

Kapıdan girdiğinde heyecandan ne yapacağımı bilmiyordum. Gözlerimi üzerine dikip olacakları beklemeye başladım. Etrafa bakıp beni aramaya başlamıştı. Yanına gitmediğim sürece tanıyamayacağı için iç çekip ayağa kalktım.

Önüne geçip ona baktığımda kaşlarını çatıp bana baktı. Tam çekilip yanımdan geçecekken kolundan tutup masaya doğru götürdüm.

"Ne yapıyorsun?"

Sandalyeye oturup onu da karşıma oturttum. Hala kim olduğumu anlamamış olacaktı ki, boş boş kaşlarını çatmış bana bakıyordu.

"Kardeşim birini bekliyorum ben."

Gözlerimi devirip iç çektim. Ruh halimi özetlemek gerekirse: Dokunsalar ağlayacak gibi olan kalbimi teselli eden ve güçlü kalmaya çalışan beynimin verdiği savaşı düşünmek gerekiyordu.

Yavaşça yaklaşıp gözlerinin içine baktığımda gözleri şaşkınlıkla açılmıştı. Uzun bir süre gözlerine baktım. Gözlerim lens derken, şeffaf lensten bahsetmiştim. Yoksa rengi tamamen bana aitti. Yavaşça geri çekildiğimde hala bana bakıyordu.

"Hala aynı şeyi mi düşünüyorsun gözlerim hakkında?"

"B-ben, Sen nasıl?"

"Boş ver. Bir daha yazmazsın herhalde."

Kalbim sızlarken ayağa kalkıp gitmeye yeltendiğimde kolumdan tutup öfkeyle suratıma baktı. Yumruk yaptığı elini sertçe suratıma geçirdiğinde geriye doğru sendeleyip masaya tutundum. Her şeyi beklesem de böyle bir şeyi beklememiştim.

"Dalga mı geçtin benimle?!"

Elimi acıyan yüzüme götürüp dolan gözlerimi ona çevirdim. Kalbim canımdan daha fazla acımıştı. Yüzümdeki acı geçecekti ama kalbimdekinin kolay kolay geçeceğini sanmıyordum. Etraftaki insanlar tuhaf tuhaf bakıyordu. hiçbir şey söylemeden hızla kafeden dışarı çıktım.

--

Bok Uzel

Aptal uzel ağhhh

Kıyamam İlkayıma ya :(

Multi İlkay ve Uzel djmsksks İlkay erkekken de yakışıklı kızken de güzel kız halini de çizicem

Neyse gidem de resim çizem biraz daha

Peri Kızı(bxbxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin