Jane

12 0 0
                                    

   Sosyal dersinde uyumayan tek insanlar bizdik. Cerenimo ile uzaylı çizme denemelerimizde denek olarak kimi seçsek diye düşünürken sanırım fazla düşündük ki daha birşey çizemeden ders zili çaldı. Bay Bayıksesli dışarı çıkarken paytak yanıma yaklaşıp bana kantine gidip gitmeyeceğimi sordu. Ona bağırarak uzaklaşmasını söylerken sınıfa bir anda birşey girdi.Birşey dedim çünkü insan olmasının imkanı yoktu. Yunan Tanrısı yanıma yaklaştı ve bana 'selam tatlım,seni burda tek başına bırakan her kimse manyak olmalı' dedi ve bana sarıldı. Ah Tanrım! Olanlar ne kadar değişik diye düşünürken saçımın acıdığını hissettim.Ve o sırada Cerenimo beni uyandırdı ve Yunan Tanrısına veda ettim.

    Cerenimo beni uyandırdığı an onu dövmeye başladım.Değişik küfürler sarf ederken, kaba bayan 1 yanıma yaklaştı ve 'Burada neler oluyor ezik?' dedi,ve maalesef benim ateş saçan gözlerime yakalandı. O anda bulaşmak isteyeceğim son kişi oydu.Gözlerimi yanlış anlamıştı ki bana,'senin sorunun ne aptal? dedi ve bunun bir soru olmadığını bilerek hiçbirşey söylemeden kızlar tuvaletine kaçmayı başardım. Kendimi Ajan Smith gibi hissedip gurur duymaya başlayacaktım ki kaba bayan 1 ve kaba bayan 2 yanıma yaklaştı. Bir yırtıcı edasıyla tişörtlerini pantolonunun içine soktukları sırada bana yan gözle bakarak tehditkar bir tavırla,birdaha bana o gözlerle bakman senin için bir hata olur tatlım dedi ve gitti. Bu kızlar çok şımarıktı ve birgün onları benzeteceğimden emindim.

      Bir sonraki ders resimdi ve sonunda sakin kafayla uyuyabileceğimi düşünerek resim sınıfına doğru yol aldığım sırada,biri beni kolumdan tutarak çekti ve kesinlikle ertesi gün kolumun moraracağından emindim. Neler olduğunu biri bana açıklayabilir mi diye bağırdığım sırada karşımda kesinlikle Naruto evreninden çıkmış birini buldum. Sakinleşmeye çalışırken çocuk bana 'Seni rahatsız etmek istememiştim,ama senden başka yardım edebilecek biri yoktu.' dedi. dinleyelim bakalım Shikamaru dedim. Ve evet, bu çocuk Naruto'daki Shikamaru'ya acayip benziyordu. Çocuk bana gelecek okul festivalinde naruto temalı bir cafe yapacakları için böyle giyindiğini ve kıyafetleri sınıfta kaldığı için utanıp dışarı çıkamadığını söyledi. Ve ayrıca kafasındaki Konoha simgeli alınlık yüzünden gelen kahkahamı tutup benden ne yapmamı istediğini sordum.Sınıf arkadaşı olduğumuz için,bana kıyafetlerimi getirebilir misin diye sordu ve bende tabii ki Shikamaru'yu kıramadım. Kıyafetleri söylediğine göre drama sınıfındaymış. Drama sınıfına girdim ve kıyafetleri alıp çıktım. Ama kapıdaki yakışıklı şeytan yüzünden fazla ilerleyemedim. Beni sıkıştırdı.Bu çocuk Bailey'di. Sanırım onu bir partide görmüştüm. İnsanların içeceklerine ilaç koyarken. Açıkça söylemem gerekirse fazla yakındı ve bu beni çok rahatsız etti. 'Biraz eğlenelim mi Jane?' dedi ama bununda bir soru olmadığının farkındaydım. İçimden ona yaratıcı küfürler ederken ağzımdan çıkan şey yalnızca sönük bir 'hayır.' idi ve gözlerimin yaşardığını hissettim. 'Biraz fazla ortalıklarda dolaşıyordun küçük hanım ve buna bir müdahale etmem gerek sanırım. Senin gibi saflar beni rahatsız eder. ' Canın cehenneme Bailey. Lütfen beni biri kurtarsın, sanırım kolum kırılacak. Küçümsenmenin verdiği muazzam öfkeyle bunları söyledim 'Benden uzak dursan iyi edersin Bailey. Yoksa seni gerçekten öldürmek zorunda kalırım ve bundan zevk alırım aşağılık herif.' Ve çat.Ben daha ne olduğunu anlayamadan bir el Baileyi tuttu ve onu duvara attı ama hayatımda böyle bir güç gördüğümü sanmıyorum.Karşımda Shikamaruyu gördüm ve yaşlı gözlerle yüzümü tutup 'sana birşey yapmadı değil mi? Neden ağlıyorsun. Birşey yaptı,sana birşey yaptı! ' Gözlerinden anlaşılıyordu ki çok sinirliydi ve arkasından ona yaklaşmakta olan Baileyi görmedi ve ben avazım çıktığı kadar 'Arkanda!' diye bağırdım ve bu sayede Shikamaru bu saldırıdan kaçabildi. Bu çocuk her ne kadar beni korumuş olsa da yüzündeki öfke benim ayak tırnaklarıma kadar ürpermeme neden oldu. Baileye 'İyi deneme ahbap fakat bundan kaçabileceğini sanmıyorum' diyerek suratının ortasına vurdu. Burnunun kırılma sesini duymamak için kulaklarımı tıkadım ve Bailey'in ayağa kalkmadığını gördüğüm zaman rahatladığımı hissettim. Koşarak Shikamaru'nun yanına gittim ve iyi misin diye sorduğum sırada ellerinin kan içinde olduğunu fark ettim. Elinden tutup 'Revire gitmemiz gerek. Ellerin...' O sırada çocuk tanrı gibi gülümsedi ve 'Merak etme, benim kanım değil. Seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim. Ayrıca ismim Shikamaru değil.' dedi ve aklımı başımdan aldı. 'Ah,bu senin suçun değildi, özür dilemene gerek yok. Bu arada ben Jane Koult. Adın ne?' Yine tanrısal gülüş. Ne oluyor... 'Tommy Rainfouls.' dedi. Ne diyeceğimi bilmiyorum,ne yapacağım. 'Ah,kıyafetlerine kan bulaşmış Tom. Kavga etmen benim yüzümden olduğu için bunları yıkayıp sana geri getireceğim.' Ve onunla tekrar buluşma fırsatı. Bam. 'Kesinlikle senin suçun değildi ama bunu telafi etmek isterim. Cuma günü cosplay cafemize gelmeye ne dersin?' Çifte bam.

İsimsizWhere stories live. Discover now