B.Ç.K - "KORKU(2)"

7.9K 592 24
                                    

Tam saçlarını yakalıyorum, yere yatırıp sürüyorum. Çığlık atıyor. Tırnaklarımı yüzüne geçiriyorum ve olabildiğince gücümle saçlarını çekiyorum.

"Bade?"

Ve hayalim puf! Söner!

Yapaydım iyiydi.

"Hım?"

"İyi misin güzelim?" yahu bana güzelim deme kalbim kaldırmıyor.

"Yorgunum, uyumak istiyorum."

Yani bu demek oluyor ki 'defolun gidin artık ulan!'

"Biz çıkalım artık." dedi öglena Selim. Ulan selim ulan selim, çakaall!

"Evet geçmiş olsun tekrardan." sağol sinsirella.

Ha ben size söylemeyi unuttum. Ana zürafayla baba zürafa da cadaloz Füsun'un peşinden içeri girmişti ama hayale o kadar dalmışım ki onları çok sonra gördüm aahahahahaha

Neyse.

"Sağol."

Çıktılar. Gelene kapı gidene sapı.

:)

"Bende çıkayım Bade, evi toparlarım, yemek falan ayarlarım."

"Hayır Bade benimle evimize gelecek."

Evimiz?

Yok yok kesin öldüm.

"Sen git Ayça zaten bu gece buradayım ben. Sende git Fırat annenleri eve bırak Ayça'yı da bırakırsın."

Çocuk muyum ulan ben, beni bi salın!

Saat olmuş gecenin yarısı.

"Tamam, siz inin aşağı ben geliyorum." dedi zürafa surat. Sonra hepsi beni tek tek öptü ve gittiler.

Hasta olmakta kolay değil muc muc ne bu ya!

Neyse.

"Ben onları bıraktıktan sonra gelirim yabani gül. Sen dinlen."

"Gelmene gerek yok tek başıma kalabilirim sonuçta anlaşmalı evlilik unuttun mu?"

Anlaşmalı evlilik.

Ulan bu acıttı ha. Harbi harbi acıttı.

Kendine gelme duası.

"Sen kafanı iyi çarpmışsın anlaşılan. Neyse hemen gelirim."

Ve gitti.

Kesin benimle birlikte bu da kafasını bir yere geçirdi.

Yataktan tuvalete gitmek için kalktım.

Kalkamadım.

Başım dönüyordu.

Haydaaa

Tekrar kalktım ama daha yavaş kalktım. Bu sefer olmuştu. Tuvalete gidip işimi hallettim. Yüzüme dağılan makyajı silip yıkılmış saçımı topladım. Üzerimde hastane kıyafeti vardı.

İğrenç.

Işıkları kapatıp tekrar yatağa dönüp uzandım.

Üzerime bir ağırlık çökmüştü.

Perdeler açıktı ve gün tam doğmamıştı. Allahtan yatak cam kenarındaydı. Cam tarafına dönüp üzerimi örttüm.

Etraf baya sessizdi.

Uykum vardı ama nedensiz bir şekilde zürafa suratı beklemek istiyordum.

Cidden ayarlarımı bozmuştu.

Sonra kapı açıldı.

Yavaşça kapıyı kapatıp içeri girdi ve fısıldadı "Bade?"

Ses vermeyip gözlerimi kapattım.

İbnelik. :)

Yatağa doğru geldi ve arkamda durdu. Sırtım kapıya dönüktü.

Kalbim hızlı hızlı çarpmaya başladı.

Tövbe Estağfurullah kalbim bir dur.

Yatağa oturdu. Sonra birşey yaptı ama anlamadım. Ve arkamdaki boşluğa uzandı.

Oha.

Bana doğru döndü ve elini belime attı.

Daha bir oha.

Ve derin bir nefes aldı saçlarımdan.

Çok daha bir oha.

Çoktan kafasına hastane yatağını geçirmem gerekmiyor muydu? Oysaki uykuya dalacaktım resmen.

Huzurdan.

"Çok korktum." Uyumakla uyumamak arasında bir yerdeydim ve çok tuhaf hissediyordum. Şaşkındım. Çünkü bunu cidden beklemiyordum.

"Sana birşey olacak diye çok korktum." Saçlarıma bir öpücük bıraktı.

Ve bilincim gitti.

Huzurla.

🐣

Yaaa! Çok tatlı değiller mi?
Bade ve tatlılık (!) neyse :)

Şu son sahne bence çoook güzel ve özeldi. Umarım zihninizde canlanır. ❤

Seviliyorsunuz iyi geceler! 🌹

((Diğer kitabım 'Saklı'ya' bakmayı unutmayın. ))

BAKIRKÖY'E ÇEYREK KALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin