1. Bölüm

606 48 12
                                    


Pahalı Guccileri ıslak sokağın zeminiyle buluştuğunda başını kaldırıp gözlerine yansıyan tabelaya baktı. Oval görünümlü tabelada altın renginde bir yanıp bir sönen ışıklar Balizza ismini gösteriyordu.

Gömleğinin yakalarını düzeltti ve tek elini cebine soktuktan sonra adımlarını içeri yöneltti. Topuklarını her zamanki özgüveniyle yere vura vura içeriye adımını attığında ortamın sıcak havası yüzünü yalamış ve içini anında ısıtmıştı.

Kapıdaki görevli onu saygıyla karşılarken nezaketen gülümseyip uzun koridorun bordo halısında yürümeye devam etti. Geceye bir çok ünlü ve sosyetenin bilindik isimleri katılmıştı. Çünkü Balizza çok sahne alan bir sanatçı değildi. Namı o kadar yaygındı ki, kimse bu gösteriyi kaçırmak istemiyor, bir bilet için düşünmeden bir servet harcamaktan kaçınmıyorlardı. Ve o ün, genç adamın da kulağını delmiş üstelik merakını da oldukça kamçılamıştı. İnsanların bir dans gösterisi için kendinden geçercesine heveslenmeleri onun için günlerce alay konusu olmuştu.

Adem Taştan başını kınar gibi sallayarak salona girdi. Dudağında çarpık bir gülümseme vardı. Bu işe yaramaz güruhun bir parçası olmak için haftalar önce zar zor bir bilet bulabilmişti. Boştaki elini ceketinin iç cebine sokup biletini ararken tüm gözler bir an için ona çevrilmiş ve herkes arasında fısıldaşmaya başlamıştı bile. Ancak bu durum Adem'i zerre ırgalamadı. Girdiği mekânlarda böyle tepkiler almaya alışıktı.

Nihayet biletini bulduğunda oturacağı yeri öğrendi ve kadınların beğeni dolu bakışları ile erkeklerin saygı ile kıskançlık karışımı bakışları eşliğinde yerine oturdu, diğer herkes gibi gösterinin başlamasını beklemeye koyuldu. Tahir ona en ön sıradan bir koltuk ayarlamıştı.

Bir müddet sonra ayağını sallamaya başlamıştı. Gözü ister istemez kolundaki pahalı saatine kaydı. Erken gelmemişti oysa ki.

"Her zaman bekletir."

Dikkatini, kendiyle konuştuğunu düşündüğü adama çevirdi. İlk etapta ne dediğini tam anlayamadığı için kaşları çatıktı. "Efendim?"

"Diyorum ki, Balizza her zaman bekletir. Defalarca izledim. Gösterinin bir parçasıdır. Heyecanın zirve yaptığı anda salona öyle bir giriş yapar ki.." dedi hayranlıkla dolu sesi. Gözlerini kapatarak derin bir iç çekmişti. "Gerisi rüya gibi, hiç uyanmak istemezsin!"

Gülümser gibi oldu ama zoraki olduğu her halinden belliydi. Adamın hayranlığında saklı o arzulu tınıdan hoşlanmamıştı. Kaşlarını çatarak yerinde doğruldu ve gözlerini sahneye dikti. Sıkılmaya başlamıştı. Kafasının atmasına dakikalar kalmıştı üstelik, buradan basıp gitmek için biraz daha bekletilmesi kâfiydi.

Bir anda ışıklar kapanmış ve ortalık ölüm sessizliğine bürünmüştü. Duyulan tek şey heyecanla atan kalplerin göğüsleri delen ritmiydi. Sanki kimse nefes almıyordu. Ve bütün bunlar genç adama absürt bir komedi gibi geliyordu.

Ne kadar iyi olabilir ki? Diye geçirdi içinden. Bütün bu insanları aptal birer kuklaya çevirecek ne vardı Balizza'da?

Saniyeler sonra salonun her köşesine ulaşan gürültülü bir klasik müzik duyuldu. Ve sustu. Sahne ışığının hemen yanında beliren gölge herkes gibi Adem'in de bütün dikkatini üzerinde toplamıştı. Yeniden müzik duyuldu. Gölge, sahne ışığının yanı sıra hareket etti ve bir kaç adım sonra yine durdu, onunla beraber alınan nefesler de.

Müzik yine susmuştu.

Balizza mı ışığı kovalıyordu, yoksa ışık mı Balizza'yı çözemiyordu kimse. Hepsinin gözlerinde gösterinin usul usul ama gümbür gümbür gelişinin hayranlığı ve heyecanı vardı.

Balizzaحيث تعيش القصص. اكتشف الآن