Eveet.Bayaa bayaa beklettim.Ama bu zamana kadar bir hikaye üzerinde çalışıyordum u.uVee oldukça fazla şeyler oldu.Her neyse onun dışında okuyup oy veren herkese teşekkürler^^Keyifli okumalar*-*
Bugün büyük bir kutlama yapmak istiyorum.Çünkü ,TANRI AŞKINA BİR YILDIR ÇIKIYORUZ!Ve bu arada oldukça şey oldu.İlişkimiz ne kadar muhteşem olsa da çevreden gördüğümüz tepkiler bir o kadar acımasızcaydı.
Fazlasıyla hassas biriydim.Ayrıca Aomine'yi öperken parkta gizlice fotoğrafımız çekilmişti.Daha sonrasında bu internette sızdırıldı.Ve 'Japon Kültürünün Hüsranı' adı altında gazatelere manşet oldu.Bir çok tutucu ülke bizim fotoğrafımızı kınadı.
Aomine ve ben sanırım hiç bu kadar ünlü olmamıştık.Tanrım her yerde haberlerimiz vardı.Ve tehtid mesajları ,her yerdeydiler.
Sonra bir mucize oldu.Bir ajans geldi.Eşcinsel hakları adına çekilecek,ve dünya çapında manşetlerde dergilerde boy gösterecektik.
Aomine'ye bunu anlattığımda reddetmesini bekliyordum.Ama öyle olmadı.Gülümseyip saçlarımı karıştırdıktan sonra bana "Yapalım." deyip göz kırptı.
"Hey." dedim "Bunu yapmak zorunda değiliz.Zaten yeterince rahatsız ediliyoruz ve biliyo-"
"Kise, sen benim için her şeyden önemlisin.Seni sevdiğimi haykırmak,gerçekten hoş olurdu,bu yüzden saçmalama.Seni çok sevdiğimi ve sonsuza kadar birlikte olacağımızı biliyorsun!!"dedi kızgın bir yüz ifadesiyle kıkırdayıp omzuna vurdum.
"Hiç kimse sonsuza kadar yaşayamaz seni koca aptal!" bir yandan sıcak yüzlerimize akın ediyordu,ama konuşmaya devam ediyorduk.Bu ilişki de erkeksi olan bir taraf yoktu bana kalırsa.Gerçi utanma ve aşk gibi duyguları kızlık veya erkeklik sıfatlarının arkasına saklamak aptallık olur.Tek bildiğim onu çok seviyordum.Kokusuna olan aşkım bile bir başkaydı.
"İddaya var mısın,sarı kafa? " kafamı tutmuş kendisininkine dayamışken sordu bana.Gözlerimiz birbirine hapsederken cevap verdim.
"Hayır.Senin kazanacağın çok belli."
...
"BU RENK ?!" Aominecchi bağırarak duvarları gösterdi.Gözlerindeki ışıltı onu korkutucu kılsa da şuan duvarlara bayıldığını kabul ediyor gibiydi.
"İkimizin renkleri lacivert ve sarı,hoş değil mi?" diye sordum fırçayla üzerine doğru sinsice yürürken.Zavvalı kurbanım her şeyden habersiz duvarlara taparcasına bakıyordu.Bu fırsattan yararlanıp yanağına sarı bir çizgi yapıverdim.
"Gözlerindeki ışıklar bir bir solarken bana doğru yayılan aura korkutucuydu.Kolarıyla beni yakalamak için koştuğunda evi çınlatan kahkahalarımla kaçıyordum.
Aomine ile aynı evde yaşamak mükemmeldi.
...
Beraber reklam çekmiştik.Artık dünya çapında belli bir popüleritemiz vardı.Sanırım bu Aominecchi'yi delirtmek üzereydi.
Sebebi benim yakışıklı olmam.Tamam fazla ego sahibi olabilirim,ama bu böyleydi.
...
Bir sene olmuştu.Doğum günüm geçeli bir sene.Aldığım en güzel hediyeydi.Kalplerimiz birbirimizin olmuştu,sadece.Her hatırlayışımda tekrar zevk dalgasının vücuduma vurduğu o güzel gece.
...
Doğum günümdü.Bugün istediğimi alacaktım.
Gece saat on civarlarıydı.Hava biraz serin olsa da insanı üşütmeyen cinstendi.Hatta garip bir şekilde insana iyi hissettiriyordu.Tıpkı sokağın başında görünen Aomine gibi.Kesinlikle çekici görünüyordu.Elindeki piknik sepeti hariç.
Aomine bana yaklaştığında sorar gözlerle elindeki sepete baktım."Gecenin bir yarısı piknik mi yapacağız yani?"
Yarım bir sırıtışla karşılık verip elleriyle saçlarımı karıştırdı."Bana güven."
Güveniyordum zaten.
Elimi kendi eline kentlemiş karanlık sokaklarda pek iyi bilmediğim yerlerde onun arkasından sürükleniyordum.
Her zaman beni her şeye sürüklüyordu.Ah,sevgili adam.Seni ne kadarda çok seviyorum tahmin edebilir misin?
Karanlık sokaklarda bir yandan ilerliyor bir yandan da sohbet ediyorduk.
"Gerçekten bu halimiz bana tuhaf geliyor."dedim içtenlikle. Her zaman için reddedileceğimi ve her şeyin biteceğini düşünürdüm.
"Seni bana çeken bir şeyler var."dedi sonunda istediği yere varmıştık.Gecenin karanlığına rağmen çimenlerin yemyeşil olduğunu anlayabiliyordunuz.
"Uzan."dedi yere battaniye tarzı birşey serdikten sonra. Yüzünde pek görmeye alışık olmadığım bir ifade vardı.Ne denirdi? Fazla şevhetli? Belki.
Yere uzandığım anda vücudumun üzerine abandı.Sıcak nefesi boynumu okşuyordu.
"Başlasana Kise."dedi yanağıma bir öpücük kondururken. Hazır olmadığımı fark ettim.Sadece kendimi ona bırakmak ve o ne yaparsa razı olmak istiyordum. Yapacağı herşeye.
Ellerini ustalıkla kullanıp her zayıf noktama dokunurken bu kadar aciz hissettiğim bir an hiç olmamıştı.
"Sen yap."diye hırladım.Nesef bile alamıyorken baskın karekteri oynamam imkansızdı.En ufak bir dokunuşu beni bir bakire gibi heyecanlandırırken onu becerdiğimi hayal edemiyordum.
Pantolonuma yöneldi ki bu da zaten beni baştan çıkarmaya çalışacağının bir işaretiydi. Herşeyi planlamıştı adi herif.
Başımı geriye atıp soluk almaya çalıştım.Saç aralarıma otlar giriyordu.Ama onları hissedemiyordum. Odaklandığım tek şey üzerimde dolaşan nefesti.
Heryerdeydi.
Tişörtümde yukarıya doğru itelenince çıplak sayılacak bir şekilde uzanıyordum.Bilemediğim bir sebepten vücudum heyecandan kaskatı kesilmişti.Sulanan yarı kapalo gözlerle Aomineyi izleyebiliyordum sadece.Ne kadar güzel bir şeye sahip olduğumu tekrar anladım ona bakınca.
"Aomine, acılarıma son ver.Lütfen."bedenim onun olma konusunda çok ısrarcıydı.Her yanım o dokunana kadar yanıyordu.Hoş o dokunsa da yanmaya devam ediyordu.Hatta daha da şiddetli bir hal alıyordu.Ama ızdırap yok oluyordu.
"Emredersiniz."eliyle aletini tutup konumlandırdı.Hazırlamadan.
Bu daha çok hoşumuza gidiyordu. Dışarıdan hastalıklı bir çift manyak olarak görülebilirdik.Ama seks esnasında ben canımın yanmasından o da canımı yakmaktan hoşlanıyordu.
İçimi dolduran kalınlığa küfür ettim.Aomine'nin elleri baldırlarımdaydı ve ileri geri giderken canımı yakmaktan çekinmeden tırnak izleri bırakıyordu.Bir süre aynı ritimde gelip giderken penisimi saran elle gözlerimi kaymasına engel olamadım.Nasıl dokunması gerektiğini iyi biliyordu lanet olası.
"Seni seviyorum " dedi hızlanırken.Bir bacağımı havaya kaldırmış kendine alan açmıştı.Eli de aynı ölçüde hızlanmış beni delirtiyordu.
"Cevabımı sana sonra söyleyeyim."dedim sonu iterken.İçimden çıkmasını da sağlamıştım.Sırt üstü yerde uzanmış şaşkınlıkla bana bakıyordu.
Bacaklarımı aralayıp onun üzerindeki yerimi aldım. Elimle penisini konumlandırıp , onu hızlıca içime aldım.Ben onun üzerinde büyük bir uyumla inip kalkarken o da elini penisime atmıştı.
"En sevdiğim pozisyon sence neden bu Kise?"sesi derinden geliyordu.Ben onun üzerinde hem denge kurmaya çalışıyor hem de ona odaklanmaya çalışıyordum.
"Neden?"dedim ıslak saçlarımı anlımdan çekerken. Yakında gelecektik.
"Çünkü bu pozisyonda benim olmak için kendini zorlaman lazım. Ben de durup bu çabanı izleyebiliyorum.Bu yüzden seviyorum."belini hareket ettirip içimde gelgite devam ederken söyledi.
Kulaklarım uğuldamaya başladığında sona geldiğimi biliyordum.
"Ben de seni seviyorum."
