°•° Piskopat Hoca °•°

18.5K 465 132
                                    

◇1◆

"Çayı koydum , artık sen kahvaltını yap ben çıkıyorum baba." dedim ve yeni aldığım ayakkabılarımı özenle giymeye koyuldum. Bursumdan arta kalan parayla nihayet yeni bir ayakkabı alabilmiştim.

Okula varana kadar kullaklığımı takıp keyfime baktım. Kesin şimdi yolda saçma saçma yürüyüşlerde yapmışımdır.Amaan çokta takan var. Bidaha görmeyeceğim zaten bu insanları.

Okula vardığımda herzaman ki gibi gözler bana çevrilmedi. Zaten baksalar şaşardım. Okulda görünmez falan değilim ama çokta popüler olduğum söylenemez. Bir kaç arkadaş yetiyor bana.

" İkraa !" Güneş hem el sallıyor hemde bağırıyor. Gülümseyerek bullundukları ağacın altına doğru yürüdüm. Kampüsümüz oldukça büyük olduğundan yanlarına varmam biraz zaman aldı. Güneş'le Kaan'ın arasına oturdum.

Onları görebilmek için güneş gözlüğümü yukarı ittirip tam tepemde bıraktım. "Naber kuzenlerr !" dedim tüm neşemle. Güneş herzamanki gibi gülümseyerek "İyi güzellik senden ? " diyiverdi. Kaan ise cevap vermedi.

"Ben iyiyim de .. Kaan hiç iyi değil gibi birşey mi oldu ?" dedim. Güneş gözlerini devirince ikimizde aynı anda "Hande !" dedik. Sonrada kıkırdamaya başladık. Soluma yani Kaan'a yani Güneş'in ikizine döndüm. Kolumu omzuna attım ve "Yine ne oldu ? " diye sordum usulca. Gözlerini ileride bir yere sabitlemiş kollarını göğsünde kavuşturmuş ve sürekli tik olmuş birşekilde dizini hareket ettiriyordu.

"Okula yeni biri gelmiş onun peşinden koşuyor Hande. Ben hariç herkese ilgisi var." dedi pozisyonunu bozmayıp sadece ağzını hareket ettirerek.

"Ama siz çocukluk arkadaşısınız bu çok normal."

Cevap vermedi.

"Belki de ona söylemelisin artık. Koskoca 3 yıl oldu." dedim. Beni dinlemeyeceğini biliyordum ama söylemekten zarar gelmez.

Kaan hareketlendi ve birden bana dönerek "Biliyor musun ? Galiba haklısın. Şimdi hemen gidip onu bulacağım ve herşeyi anlatacağım."

Cevap vermemi beklemeden öylesine getirdiği iki kitabınıda yanına alıp gitti. Güneş'le ben sadece arkasından bakakaldık.

"Sonucu iyi olacak mı sence ? " Güneş gözlerini büyütmüş söylediğim herşeye inanacağı belli olan bir ifadeyle yüzüme bakıyordu. Güneş ve Kaan çift yumurta ikizi. Birbirlerine çok değer verirler ama bunu birbirlerine göstermezler. Kaan'ın olumsuz bir cevap üzerine yıkılacağını ikimizde biliyoruz.

"Bilmiyorum kuzen. Umarım iyi olur." diyebildim sadece.

"Şu yeni gelen çocuğu gördün mü ?"

" Koskoca kampüs Güneş . Görme ihtimalim sıfır. Hem yeni olduğunu nerden biliyorsunuz ? "

" Kaan' la Hande' nin bölümünde. Daha önce orda olsaydı görürlerdi heralde. Hem dediklerine göre çocuk farkedilmeyecek gibi değilmiş. "

"Yaa " dedim ve hayal gücümü serbest bıraktım. "Adı neymiş ?" diye sordum. Hayal gücüm isimsiz bir prensi kabul etmedi.

"Nerden biliyim ben İkra. Git kendin öğren."

"Tamam ya ne kızıyorsun. Hadi derse geç kalıyoruz."

Güneş ve ben moda üzerine bir bölüm okuyoruz Hande ile Kaan ise sinema üzerine bir bölüm okuyorlar (yazarınız bölümlerin tam adını bilmiyor affedinizz ). Aslında Güneş'in okumasının tek sebebi günlerini boş geçirmek yerine benimle geçirmek istemesi. Gelecek sıkıntısı yok ikisininde. Bir nevi hobi olarak okuyorlar bu özel üniversite de.

Bense zorunda olduğum için. Gelecek sıkıntım olduğu için. Eğer amcamın bana verdiği burs olmasaydı çoktan kocaya gitmiştim. O adam gözünü kırpmadan verirdi beni. Bu yüzden okuyorum ya babam olacak adamdan kurtulmak için.

°•° °•° °•°

Ders bitimine kadar bekleyemeyen Güneş defterinin kenarına birşeyler karalamıştı. Yine.

Haftasonu birşeyler yapalım mı ?

Gözümü hocadan ayırmadan cevap yazdım.

Ders çıkışı konuşalım.

Yazdığım şeyi okuyunca Güneş'in suratı asıldı. Sadece benim duyabileceğim bir of çekti.

"Oflama ! " dedim fısıltıyla.

"Neden ?"dedi yüksek sesle.

"Şşştt " diye onu susturmaya çalıştım. Sürekli konuşan hocamız sesi duyunca "Kim o konuşan ? " dedi gözlükleri üzerinden kocaman sınıfı süzerek.

"Ben konuştum ne olacak !" dedi Güneş. Ya of Güneş bu hocaya diklenmen demek senin sonun demek. Zaten daha önce de bu hatayı yaptın. Derdin ne senin ?

Kadın amcamın yakın arkadaşı olduğundan geçen sefer direk amcama yetiştirmişti olanları. Güneş bir ay dışarı çıkma yasağı almıştı. Üstüne de ailesini rezil ettiğini ve dışarda onları temsil ettiği üzerine baya uzun bir azar işitmişti.

"Sen kimsin ?" Arkalarda oturduğumuzdan hala bizi farkketmemişti.

"İkra Bay." diyerek ayağa kalktım. Neden bu kadar iyiyim ki ?

"Demek yine sen ha ?" dedi kendine has bir tonda.

İtiraz edip sadece soyadımızın aynı olduğu söyleyecektim ama kadın konuşmaya başlayarak beni engelledi.

"Birdaha dersimde seni görmeyeceğim. Çok önemli olan bu konuyu ve diğerlerini dinleyememek çok üzücü olsa gerek küçük hanım." biraz durdu sonra aynı tonda devam etti "Şimdi üzül ve çık dışarı." Piskopat.

"Ama hoc__"

"Çık dışarı dedim sana." Defterlerimi de yanıma alıp dışarı çıktım. İyi niyetim yüzünden en önemli derslerden birine birdaha giremeyeceğim.

◇ Selam canlarım ,

Yeni bir hikayeyle daha karşınızdayım umarım beğenirsiniz. Yorumlarınızı benden esirgemeyin lütfen. Her bir vote ve yorum beni burda havalara uçuruyor dünyanın en mutlu insanı yapıyor. Özellikle ilk bölümlerde insanın daha bir desteğe ihtiyacı oluyor. Umarım bana destek çıkarsınız. Sizi çok seviyorumm. Öpüldünüz biriciklerr ◆

ArsızWhere stories live. Discover now