İki Kırık Çay Fincanının Hikayesi

70 13 12
                                    

Hayat dediğin neydiki;
Coştuğun,üzüntüye ve kızgınlığada yer verdiğin,gelip geçici acı ama gerçek,yalanlarla ihanetlerle dolu bir flim şerifiydi.
Offff....Tam bu acılı ve dramatik anda geldi,ortasına yaptı.Ağzını açtı ve hiç kapatmamak üzere,konuşmasına başladı.Ya bi sus diye bağırmak geldi ama ağzımı kapadım.Sonra hazırlandım,derin bir nefes aldım ve kendimi bırakmak için bir adım daha attım...
Melodi;
Yoluma devam ettim.Onun nereye gideceğini biliyordum.Ormanlık bir alana giriş yaptım.Ağağımın altında ezilen kuru yaprak sesleri hoşuma gitmişti.Ama bu anın tadını çıkaramazdım,biraz daha ilerledim.Oturuyurdu,o derin boşluktaki,asılan kaya parçasında oturuyordu,düşünceli görünüyordu,Hayattan umudunu kesmişti.O doğuştan lanetliydi.Aniden ummadığım bir hareket yaparak,Ağaya kalktı,kolunu iki yana açtı,Hazırlanıyordu,emindi,gine son anda vazgeçicekti,bunu genç olmasına karşın bir çok kez denemişti,ve herseferinde son anda vazgeçiyordu.Gine öyle ummuyordum.Yanına yavaş adımlarla geldim,Konuşmaya başladım,"bla,bla....","Hayat buna değmez,gine ne oldu?Sen boşver seni sevenleri düşün"dedim.Beni umursamadı,eminim her zamanki gibi biraz sonra durucak,evet,bekliyordum,öylece.Sözlerim ona fayda etmeyince,oturdum,gözlerimi kapattım,beklemeye başladım.Sonra hafif bir rüzgar yüzüme çarptı...Gözlerimi açtığımda yanımda yoktu.Korku kapladı içimi,âşağıya baktım,çok yüksekti,zemini göremiyordum,yoksa,yoksa,o,o şey mi...
Aşağıya hızlıca indim,hiçbirşey düşünmeden indim,onu gördüm,kanlar içindeydi,benim yüzümden miydi?Onu umursamamıştım hemen telefona sarıldım,ambulansı aradım dağlık bir alandaydık vede yolları taşlı olduğu için,geç gelecekleri beliydi...Yanına diz çöktüm,göz yaşlarım onun yanaklarını ıslatıyordu.Iş buralara nasıl gelmişti ....Düşündüğüm gibi ambulans ,geç gelmişti,artık herşey için çok geç olmuş olabilirdi,o ölmüş olabilirdi,hemde benim yüzümden...
                             *  *  *
Flashback;
Sabah olmuştu,off gine cehennem,CEHENNEMİME HOŞGELDINIZ.Ben biraz egoist,bir tiptim,TÜRKÜM,Bunu neden belirttiğimede gelirsek,amerikada yaşayan,bir ikizim var,yazdan,yaza geliyordu ve bu süre zarfı içinde ona türkçe öğretmeyi başarabildim.Tamam,tamam saçma geliyor size ama gerçek bu,amerikada ikizi olan içine biraz kapanık bir kız.O da bana ingilizce öğretmeye çalıştı,Gerçekten,okuldaki sıkıcı ve zor İngilizce onunla daha eğlenceli ve kolaydı...
Bunu hatırlayınca yüzümü bir mutluluk sardı.Ahh bu kızın gelmesini dört gözle bekliyordum.Beni kimse kolay kolay güldüremezdi...
                             *  *  *
Melodi;
Çantamı ve bavullarımı aldım.Yerler hep topraktı ve topuklu ayakkabım,toprakta batıyordu,ayakkabımı ellime aldım.Otobüs ben iner inmez gitmişti zaten,bende elimde ayakkabıyla arkasından bakakaldım tekerlekleri,tozlu ve kumlu yolda iz bırakıyordu ve biraz kum bu basınç,sayesinde yükselmişti.Derin bir nefes aldım,"İşte başlıyoruz"dedim,içimden,Onu yıllar sonra ilk defa,görüyordum,çok değişmişti,ama iyi bir değişiklik,küçük bir tebessüm ile,elimde topuklu ayakkabılarla,omuzlarımı kaldırdım ve sonra indirdim.Ona sarılmak istiyordum.
                             *  *  *
Flashback bitti;
O intihar ederken yanında ben olduğum için benden şüphelendiler,polis ifademi aldı,olayları anlattıktan sonra,gözümden bir damla yaş süzüldü,art arda bitane daha birtane daha ve sonra tamamen ağlıyordum,suçluluk duyuyordum,"ben suçluyum,beni içeri alın"dedikten sonra ellerimi birleştirip,bileklerimi polise doğru uzattım.Memurlardan bir tanenesi,bıkmış bir şekilde,"Ahh!Bayan Melodi,Lütfen kendinize gelin,sizin suçunuz değil,bu vakayı bin kere gördüm,ona değer veriyorsunuz ve suçluluk çekiyorsunuz,anlıyoruz.Bir piskoloğa gitmeyi düşündünüz mü?,Sizi yönlendire biliriz,Her hastasını başarı ile göndermiştir"dedi.Bana bir kart verdiler,kartı aldım ve incelemeye başladım.Bir piskoloğa ihtiyacım yoktu,pek sıcak bakmıyordum.O gece pek uyuyamadım,ondan sonraki gecede,ondan sonrakindede,bir aydır uyuyamıyordum.Onun,kardeşimin resmine baktım,bu mümkün müydü,işler buraya kadar nasıl gelmişti,neden onu ciddiye almadım ki bu benim suçum,tamamen benimdi ve bu suçluluk duygusu içimi yiyip bitiriyordu,bende kendimi bir boşluğa bırakmak istiyordum ama yapamazdım,sevdiğim kişiyi tek başına bırakamazdım,onun için güçlü olmaydım,uyanınca tek başına uyanmamalıydı.Bende biraz daha düşündüm,zamana ihtiyacım vardı,hiçbir zararı olmazdı ama bunu kendim için değil hayatımda tek yakınım kardeşim,için ayakta kalmalıydım,onun için kabul ettim ve piskoloğa gitmeyi karar verdim...

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 25, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

İki Kırık Çay FincanıWhere stories live. Discover now