Bölüm 1

14.7K 236 8
                                    

Günaydınn bugün güneşli bi Ankara sabahı. Çalan alarmımı kapatıp yataktan kalktım. Banyodaki işlerimi halledip aşağıya indim ve kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Çay da demlendikten sonra ev arkadaşımı uyandırmaya gittim. Uzun zamandır birlikteydik ve olmayan kız kardeşimdi. Odasının kapısını açıp içeri girdim. Yanına oturup onu uyandırma seanslarıma başladım
- "Ezgi"
-"Ezgi hadi kalk"
-"Ezgi kahvaltı hazır"
-"Ezgiiii"
Ve son çare olarak
-"Doğan burda Ezgi"
Ve uyanış.
+"Sen ciddi misin?"
-" Buna her sabah nasıl kanıyorsun anlamıyorum"
+"Doğanı sevdiğin için olabilir mi?"
-"Ezgi böyle devam edersen geç kalıcam hadi kalk kahvaltı hazır."

Sadece yanağıma öpücük kondurup banyoya gitti. Bende mutfağa geri dönüp çaylarımızı doldurdum. Ezgi geldikten sonra yemeğe başladım. Bi kaç bişey yedikten sonra odama çıkıp hazırlanmaya başladım. Deri etek giyip üzerine boğazlı bi tişört giydim. Saçımı düzleştirirken Ezgi geldi odama. Düzleştiriciyi elimden alıp bana bi bluz uzattı.
+"Sen böyle kendini kapatmaya devam et Doğan bey seni görmez tabi. Sadece o etekle olmuyo bu işler."
-"Ezgiiiii bu çok açık"
+"Güzel göğüslerin var göster onları. Hadi giyin de makyajını ben yapıcam."
+"itiraz istemiyorum"
Kafamı sallayıp banyoya gittim. Üzerimdeki boğazlıyı çıkartıp Ezgi'nin verdiğini giydim. Bluzü içime sokup üzerimi düzelttim. Uzun kollu ve lila rengindeydi. Güzel durmuştu evet ama göğüs kısmı açıktı işte. Sütyen giymemem de ayrı bi şeydi
👇🏻👇🏻👇🏻👇🏻

 Sütyen giymemem de ayrı bi şeydi👇🏻👇🏻👇🏻👇🏻

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Banyodan çıkıp Ezgi'nin yanına gittim. Islık çalmıştı beni görür görmez. Hemen makyaj masama otutturup saçlarımı yapmaya başladı. Saçlarımı düzleştirdikten sonra hafif bi makyajın ardından hazırdım. Aşağıdan korna sesi gelmesiyle ikimiz de aynı anda saate baktık. Doğan beyin şöförü gelmişti. Her sabah beni alır Doğan beyin evine götürürdü. Kahvaltısını hazırlar ordan birlikte şirkete giderdik. Daha fazla vakit kaybetmeden dizlerimin üzerinde olan çizmemi giyip eteğimle aynı hizada olan kaşe montumu giydim. Ezgi de onayladıktan sonra hemen aşağıya indim. Çantamı da aldıktan sonra Ezgi'yi öpüp çıktım. Her zaman ki gibi ön koltuğa oturup
-"Abi özür dilerim beklettim seni"
diyip ona döndüğümde Doğan beyi beklemiyordum.
+" Önemli değil ömrüm siz kadınları beklemekle geçiyor zaten"
-"Ben Ömer abi gelir sanmıştım doğan bey keşke haber verseydiniz sizi bekletmezdim"
+"Önemli değil Peri"
dedikten sonra hafif tebessüm etti. Bende aynı şekilde karşılık verdikten sonra arabayı çalıştırdı ve şirkete doğru sürmeye başladı. Şirkete geldiğimizde arabayı valeye verdi. Yine şirkete birlikte girmiştik. Ah şimdi el ele olmak vardı. Hemen kendime geldim. Asansöre gelmiştik. Doğanla aynı anda düğmeye yönelmiş ellerimiz çarpışmıştı. Bu sıkça olurdu. Hafif tebessüm ederek elimi geri çektim ve doğan düğmeye bastı. Asansör geldiğinde önce benim binmem için öncelik verdi. Ardımdan Doğan da bindi ve odasının olduğu kata bastı. Doğanın odasının olduğu kat özeldi. Herkes oraya girmezdi. Sadece 3 oda vardı. Doğanın odası , Baran beyin odası ve benim odam. Ne kadar Doğan beyin asistanı da olsam Baran bey geldiğinde ona da yardımcı oluyordum. Bu arada Baran bey doğanın çocukluk arkadaşı ve bu şirketin ortağı.  Doğan bey odasına giderken bende kendi odama gittim. Baran bey gelmişti. Üzerimdeki montu çıkartıp askıya astıktan sonra Baran beyin yanına gittim.
-"hoş geldiniz. Bu sefer kendinizi fazlasıyla özlettiniz Baran bey"
demiştim imalı bir şekilde. Baran beyle fazlasıyla yakındık. Bana patrondan çok arkadaş olurdu.
+" Ne yalan söyliyim bende özledim. Gel buraya" diyip beni kolları arasına aldı. Kısa bir sarılığın ardından beni süzüp
+"sende bi değişim var hayırdır"
-"Ezgi ev arkadaşım çok ısrar etti giymem için."
+"Yakışmış ama eminim doğan da çok beğenecektir."
Demişti kısık sesle
-"işte onu hiç sanmıyorum Baran"
Bana göz kırpıp karşıyı göstermişti. Arkamı dönüp baktığımda doğan kaşları çatık bakıyordu. Bu katta her duvar cam olduğu için muhtemelen bizi görmüştü.
+" O nişanlısı olmadaydı eminim sen olurdun hayatında"
-"Ben gitsem iyi olur. Bişey olduğunda seslenmen yeter"
Dedim ve direk Doğanın odasına gittim. Ben yaklaştıkça kaşları daha da çatılmıştı. Odasına girdiğimde camlarda olan perdeleri indirip üzerime doğru gelmeye başlamıştı. Sabah ki doğandan eser yoktu. Kalçam masayla buluştuğunda daha fazla gidemeyeceğimi anladığımda doğanın ne yapacağını beklemeye başladım. Gözleri göğüslerime ve oradan da bacaklarıma kaydığında kaşları daha da çatıldı mümkünmüş gibi. Daha fazla dayanamayıp
-"Bir şey mi oldu Doğan bey"  diyebilmiştim ve nefes nefeseydim. Bana bu kadar yakın olmasından nefret ediyodum. Derin bi nefes alıp
+"Sana etek giymeyi yasakladığımı hatırlıyorum."
Bir patron neden çalışanına yasak koyar ki. Bütün patronlar sekreterlerinin etek giymesini isterken doğan istemiyordu.
-"Ev arkadaşım çok ısrar edince kıramadım doğan bey."
Dediğimde bana daha da yaklaşmıştı. Dudaklarımız arasında milimler vardı. Bu benim için çok fazlaydı. Elini yanağıma götürüp hafifçe okşadı.
+"Beni zorluyorsun Peri." Kendimi hafifçe geri çekmeye çalışıp
-"D...doğan bey. B..bunca zamandır ne dediyseniz yaptım ama ha..havalar ısınmaya başlıyo ve hep pa...pantolon giyemem."
Aramızda açabildiğim o küçük alanı geri kapatıp
+"Sana bakan herhangi bi piç görürsem bunun acısını senden çıkartırım Peri."
Dedikten sonra anında benden uzaklaşmıştı. Perdeleri geri açarken Baran'ın merakla baktığını fark ettim. Doğana dönüp
-"Bir isteğiniz yoksa ben odama geçeyim doğan bey"
+"çıkabilirsin"
Demişti gayet soğuk bir sesle. Kafamı sallayıp odadan çıktım. Lavaboların olduğu yere doğru yöneldiğimde Baran'da geldi benimle. Doğanın ne yaptığını ve söylediklerini söylediğimde şaşırmıştı. Bişey söylemesine izin vermeden odama gittim.ve bu günün geçmesi için dua etmeye başladım.

Size hikayemi baştan anlatmadım. Eğer isterseniz baştan anlatabilirim.

PATRONUMWhere stories live. Discover now