2🌙

325 30 11
                                    


Tavşan Maknae arıyor...

Tavşan Maknae arıyor...

Tavşan Maknae arıyor...

"Alo?" diyerek yanıtladım nefes nefese. Toplantıdan henüz yeni çıkmıştım ki telefon aniden çalmaya başlamıştı. Açıkcası bu kadar dakik olabileceklerini düşünmemiştim. Tam tamına iki buçuk saat sonra ben tam olarak toplantı salonundan çıktığımda aramışlardı.

"Toplantınızın bitmiş olması gerekiyor,değil mi?" dedi kalın ses. Bu telefon ilk aradıklarında ki ince sesli kişiye mi aitti yoksa şuan telefonda karşı hatta duran ve adının Taehyung olduğunu öğrendiğim kişinin miydi çözememiştim.

Ayrıca Yeontan'da kimdi?

Son bir güçle elimde ki çantaları kolumun altına sıkıştırıp şirketten çıktığımda derin bir nefes verdim.

"Bu kadar dakik olmanızı beklemiyordum ve evet yaklaşık beş dakika önce toplantı bitti."
Karşı hattan gelen hafif kıkırdamayı duyduğumda nedensizce içimde bir şefkât belirmişti. Sıcacık gülümsemesi bu bahar aylarını daha da ferahlatmıştı sanki.

"Sanırım beni tanımıyorsun?" dedi kıkırdamalarının eşliğinde. Çantamı koluma gelişi güzel takarak düz yolda ilerlemeye başladım.

"Şey,tanıyor olmam mı gerekiyordu?"

"Yeontan dediğimde belki tanırsın diye düşünmüştüm. Köpeğim de en az biz kadar popüler çünkü." diyerek kahkaha attı.

Demek telefonunun ekranında ki köpeğinin adı Yeontan'dı.
Sevimli küçük şey.

Ve az önce o biz diyerek mi konuşmuştu? Gerçekten kim olduklarını bilmiyordum fakat şuan oldukça merak etmeye başlamıştım.

"Acaba bir ihtimal oyuncu olabilir misiniz?" diyerek alt dudağımı dişledim. Eğer oyuncu değilse büyük bir rezillik yaşayabilirdim.

"Eh,yani öyle de diyebilirsin." dedi. Saygı ifadesini kaldırıp benimle resmi olmayan hitap şekliyle konuşmasına şaşırmadan edememiştim.

"Sesinin yabancı gelmediğini anlamıştım." diyerek kıkırdadım. Karşı hatta ki her kimse gerçekten arkadaş canlısı birisine benziyordu. Bir kaç saniye sessiz kaldıktan sonra yeniden konuştu.
"Şuan şirketten dışarıya çıkamıyorum fakat- Ya! Hoseok hyung o benim suyumdu!"

Ben daha ne olduğunu anlayamadan bir gürültü koptu. Karşı hattan gelen bu gürültü orada birden fazla kişi olduklarını kanıtlamıştı. Büyük kahkahalar yankılanıyordu. Yankı yapan yerlerde ne yapıyorlardı?

Yeniden bir patırtı olduğunda karşı hatta ki kişi konuştu.

"Üzgünüm Hoseok hyung'u biraz azarlamam gerekmişti fakat sanırım az önce enseme bir tokat yedim."

"Ha,ne?"

Böyle kaba bir tepki vermeyi bende beklemiyordum fakat tokat dediğinde irkilmiştim. Tokat felan ne oluyor ya hu?

IDOL // j.jungkook  ( ARA VERİLDİ )Where stories live. Discover now