3 ¦ dcc - jjkth

118 19 22
                                    

Göz kapaklarım dayanamazken, kendimi biraz daha sabretmeye zorladım. O günden sonra kamera başına kendim geçmiş ve herşeyi kendi kontrolüm altına almıştım.

Saat gecenin üçüydü, ve ben deli gibi uyumak istiyordum. Göz kapaklarım yeniden tam kapanacakken, güçlü bir gürültü ile silah sesi duydum.

Bulunduğum yerden tam anlamı ila fırladığım an sokağa çıkmış ve 4. Kameranın bulunduğu arka sokağın caddesine ulaşmıştım. Tahmin etmiştim buranın olacağını, çünkü, kısaca kim en karanlık ve en sıkışık noktada olmasını istemez ki? İşini belli etmeden bitirmek adına.

İki adamın birbiri ile kavga ettiğini gördüğümde, şüpheli olan bıçağı çıkarmıştı bile. Arka cebime sıkıştırmış olduğum silahı çıkartarak ona yönelttim ve eylemini gerçekleştirmeden hemen önce avazım çıktığı kadar bağırdım.

" Eğer şimdi o bıçağı bırakmaz isen, seni şuracıkta öldüreveririm. Canının bir değeri olmadığına göre de, inan bana yaparım."

Maskesi ile yavaşça bana döndüğünde, histerik bir kahkaha patlattı.

" Ya, öyle mi? Hadi vursana! Neyi bekliyor-"

Cümlesini bitirmesine izin vermeden bacağından vurmuştum. İnleyerek yere yığılmıştı.

" Seni oros*u çocuğu!"

Yanına yaklaşarak onu demire bağladım, daha doğrusu kelepçeledim. Ve beş saniye ardından bizimkiler gelmişti.

" Laflarına dikkat et, eğer ikinci bacağını da kaybetmek istemiyor isen."

" Hepinizi öldüreceğim! Göreceksin!" dedi onu arabaya bindirirken, yardımcım.

" Tamam."

Tam yanıma dönecektim ki, az önce bu geri zekalı herifle kavga eden adam hızlıca yeri boyladı. Boyladı boylayacaktı, belinden tutup kendime çekmem bir oldu.

Yavaşça elini omzuma attım, yapacak bir şey yok, hastaneye gitmek zorunyım diye düşündüm.

Sonra, çok aşırı zeki olduğumdan dolayı, aklıma bir kendim kadar muhteşem bir fikir geldi.

Neden hastaneyi evime getirtmeyeyim ki?

--

Arkadaşlar ben ne yapıyorum?

deputy chief commissioner ¦ jjkth'Donde viven las historias. Descúbrelo ahora