twenty three

514 52 12
                                    

Derek Hale: Odama gel

Stiles Stilinski: Gelemem

Derek Hale: Neden?

Stiles Stilinski: Kafam koptu

Derek Hale: Eninde sonunda geleceksin, erken gel ki ağzına sıçmayayım :)

Stiles Stilinski: Karnım ağrıyo başka zamana

Görüldü 👁

***

Derek gözlerini devirip telefonunu cebine koydu. Her öğrenci yurdunda olduğu gibi ufak buzdolaplarında bardakta çorba olurdu, 3-4 tane eline alıp evden çıktı.

Telefonundan gelen sesle yavaş yavaş çıkmaya başladı merdivenleri.

Stiles Stilinski: Umarım buraya gelmiyorsundur

Stiles Stilinski: Geliyorsun dimi 😑🙃

Görüldü 👁

Hafifçe sırıtıp telefonu cebine koydu ve geldiği kapıyı tıklattı Derek.

Çok geçmeden kapı açılmıştı, tabi ki Derek Stilinski'nin onu kapının arkasında beklediğini biliyordu.

"Ben geldim." Dedi Derek sırıtarak.

"Görüyorum."

"Stilinski amına korum."

"Ne var yaa?"

"Gören sanacak zorla sevgili olmuşuz."

"Sevgili miyiz?" Dedi Stilinski kinayeyle.

Derek dudakları kapalı bir şekilde gülümserken artık içeriye girmesi gerektiğini düşündü.

Stilinski hâla suratına sessizce bakıyordu; ilk adımı atması gerektiğini fark eden Derek içeriye, hatta kelimenin tam anlamıyla söyleyecek olursak Stilinski'nin bacak arasına baskı yaparak karşısına geçmişti.

Geriye bir adım kaçan Stilinski konuşmaya başladı: "Yavaş ya üstüme çıksaydın."

"Yok ukeler üstte olur." Pisçe sırıttı Derek.

Ne çok güler olmuştu onunla.

Stiles öksüre öksüre oturma odasına geçmişti.

"Hasta olduğunu düşündüm ve sana bardakta çorba getirdim."

Tam cümlesini bitirirken Stiles hapşırmıştı.

"Ben cevabımı aldım, otur ben çorbanı yapıp geliyorum."

Derek arkasını Stiles'a dönüp çorbayı yapmaya başladı.

Stiles sırtına bakıyordu da Derek onun için ne de güzel bi limandı, onu kollarının altına alsa kimse ona zarar veremezdi sanki. Üşümezdi onunla, sıcaklığı ikisine de yeterdi. Derek onu sevse kimsenin sevgisine de ihtiyacı olmazdı.

Stiles hayran hayran arkasından bakarken içinde bi boşluk hissetti. Adım adım Derek'e yaklaştı ve sırtına sarıldı, ellerini beline koymak dünyanın en güzel hissiydi. Kafasını dayadığı sırtından kaldırdı ve burnunu sırtına dayadı. Kokusu dahi huzur veriyordu, bu nasıl olabilir diye düşündü Stilinski.

Derek Stilinski'nin ellerini belinden çözüp önünü ona döndü ve boynuna ufak bir öpücük kondurdu.

"Stiles canın bir şeye mi sıkkın? Mutsuz gibisin." Dedi Derek.

"Sen varken nasıl mutsuz olabilirim." Dedi hafif mahçup bi ifadeyle.

Derek sırıtıp boynunu tekrar öptü. Sırtını tekrar Stilinski'ye dönüp fincanlara sıcak su koydu.

Daha sonra Derek her zamanki gibi armut koltuğa, Stilinski ise karşısındaki koltuğa oturmuştu.

"Soğumadan iç çorbanı." Dedi Derek kendi çorbasından yudumlarken.

"Bana sarılmazsan içmem." Dedi Stilinski.

Derek ayağa kalktı ve Stilinski'nin elini tutup onu yatak odasına doğru götürtü.

Yorganı açıp Derek oturdu ve Stilinski'yi de bacak arasına oturttu. Stilinski sırtını gövdesine yaslayınca Derek onu boynundan tekrar öptü.

Ellerine fincanlarını alıp hızlıca çorbalarını içtiler. Stilinski çorbasını bitirince bardağını komidinin üstüne koydu ve Derek'in beline sarıldı.

Derek fincanıyla ısıttığı elleriyle Stilinski'nin saçlarını okşamaya başladı.

Stilinski göz kapaklarındaki ağırlığa karşı koymayarak uyumaya başladı.

Derek de onu izliyordu. Düzenli nefes alış-verişleri masumdu, bebek gibi. Derek kollarını daha çok ona sardı ve o da gözlerini kapadı.

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bakış

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bakış . go to helll pls

See you :")))))))))

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

See you :")))))))))

Connected2.me {Sterek} [M]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin