4🕚Asla Bırakmayacağım

5.9K 578 523
                                    

Multimedya:Felix💙

Bir anda yükselmeye başlayan sesler üzerine dalmış olduğum derin uykumdan uyandım. Sanırım birileri karakolda kavga ediyordu. Daha doğrusu karakolda kavga çıkaran kişiler olmuş olmalıydı.

Başım hâlâ Felix'in dizinin üzerindeydi. Yüzümü kaldırıp onun yüzüne bakmak istedim. Yaptım da. Başını koltuğa yaslamış, kollarını birbirine bağlamış, iki büklüm uyuyakalmıştı. Boynu kesin tutulurdu.

Onu uyandırmamaya dikkat ederek başımı dizinden ağır ağır kaldırdım. Beraberinde vücudumu da hareket ettirerek ben de koltukta oturur pozisyona geçtim.

Bir anda kafamı kaldırınca başımın dönmesiyle kısa bir süre gözlerimi yumarak birkaç saniye bekledim.

Boğazımdaki kuruluk rahatsız etmeye başlamıştı. Ayriyeten bir de ağzımdaki o acımsı tatdan nefret ediyordum. Şu an kendimden iğrenmeye başladım. Yüzümü buruşturdum. Ağzımın kokmasını istemiyordum.

Gözlerimi geri açtığımda sehpanın üzerinde Felix'in getirdiği bir bardak suyu gördüm.

Elimi sehpaya doğru uzattım ve cam bardağı ellerimin arasına almaya çalıştım. Ancak bu oldukça zordu. Zira ellerim titriyordu ve ben o titremeyi kontrol edemiyordum.

Bardağa doğru uzatmış olduğum sağ elimi yumruk yaparak sıktım ve geri açtım. Bu işlemi birkaç defa üst üste yaptıktan sonra bardağı elimle kavrayarak havaya kaldırdım.

Kendime doğru getiriyordum ki elimin titremesinin geçmemiş olması sebebiyle bardak elimin arasından kayarak yeri boyladı.

Cam bardak tuzla buz olup içindeki su yere dağılırken, Felix refleksi yüzünden hızla hem gözlerini açıp hem de başını kaldırarak şaşkın şaşkın çevresine bakındı.

Bir yerdeki cam parçalarına ve yayılan suya bir de bana baktıktan sonra olayı kavradı.

Elleriyle gözlerini ovdu.

"Ben çok özür dilerim. Ellerim titriyordu. Bardağı tutamadım."

Hafif tebessüm etti.

"Sen niye özür diliyorsun ki? Yaptığın şey suç mu?"

Gözlerine bakmaya devam ettim. O da uyuduğundan dolayı daha çok çekikleşen gözlerini büyüterek bana baktı. Daha tam olarak uykusunu açamadığı belliydi.

Biraz sonra kendisini daha çok toparlayabildi ve derin bir nefes verdikten sonra yeniden bana bakarak sorusunu yöneltti.

"Biraz daha iyi misin? Dinlenebildin mi?"

Aklıma yeniden nüfuz etmeye başlayan o film yüzünden dolan gözlerime engel olamadım.

Felix görmesin diye başımı eğdim. Sesimin titrememesine özen göstererek kısık bir sesle cevap verdim.

"Biraz daha iyiyim. Gerçekten... Çok teşekkür ederim."

Her şey için teşekkür etmek istemiştim aslında. Söylediği sözler, vermeye çalıştığı moral, beni dinlendirmeye çalışması,yanımdan ayrılmayarak beni yalnız bırakmaması... Kısacası her şey için işte. Ama bunu ona söyleyecek gücüm yoktu. Neyse ki o,ne demek istediğimi anlamış gibi duruyordu.

Gülümsedi ve oturduğu yerden ayağa kalktı.

"Sana su getirmemi ister misin?"

Sorusundan hemen sonra yerdeki cam kırıklarına bakmaya başladı. Bakarken aynı esnada;

"Merak etme,bu sefer pet şişede getireceğim."diye devam etti ve gülen yüzüyle gözlerime baktı.

Buruk bir tebessüm ederek ona cevap vermeye çalıştım.

Beni Bırakma // Lee Felix(✓)Where stories live. Discover now