11:

3.8K 184 20
                                    

Sabah aşşağıdan gelen bağırtılarla uyandım.Yatakta oturur hale geldim,gözlerimi ovaladım.Üzerime yelek geçirerek odadan çıktım.Merdivenlerden yavaşça bir kaç basamak inip aşşağıya sarktım.Babam,abim ve polisler.Polisler?
Hemen kalan son basamakları da indim ve Bay Jeon'un yanında gittim.
"Jungkook neler oluyor?"
Bilerek Jungkook dedim.Çünkü ne için geldiklerini az çok tahmin ediyordum
"NE JUNGKOOK'U LAN O SENIN ÖĞRETMENIN"
Diye hem bağırıp hemde üzerime yürüyen abimi polisler durdurdu.
Kollarımı göğsümde birleştirdim
Yüzümü sinirli hale getirdim
"Artık kocam"
Dedim.Babam ağlayarak aradan geldi ve kollarımdan tuttu.
"K-kızım yapma bunu kendine.Y-yemin ediyorum benim hiç bir şeyden haberim yok.Evlatlık falan hepsi hepsi uydurma kızım.Yalvarırım yapma bunu kendine"
"Artık işimizi yapabilir miyiz?"
Diyen polise dönüp
"Bu aile mevzusu memur bey sizi işinizden alıkoymak istemeyiz,biz kendimiz halledelim"
"Maalesef Bayan Park.Bay Park şikayette bulunduğu için ifade vermesi gerekiyor"
"Kimin?"
"Bay Jeon'un"
Dedi elindeki kalemi Bay Jeona sallayarak.
"Tamam o zaman bende geliyorum."
"Hiç bir yere gelmiyorsun Min Hee"
Bunu diyen Bay Jeona dönüp
"Neden?"
"Benimle gelmeni istemiyorum"
"Istiyor musun diye sormadım zaten"
Dedim ve yukarı çıktım.Mavi gömlek ve altına geniş beyaz pantolon giyerek aşşağı indim
Herkes salona inmişti.Babam ve abim ikili koltukta oturuyordu
Bay Jeon ise çaprazlarında bulunan tekli koltukta oturuyordu
Polisler ise ayakta evlilik kağıtlarımıza bakıyordu.
"Ben hazırım,herkes hazırsa çıkabiliriz"
Dedim ciddiyetimi bozmadan
Herkes ayağa kalktı.Dış kapıya yöneldik.Önce babam ve abim sonra polisler daha sonra Bay Jeon ile ben çıktım.Bay Jeonu polis arabasına bindirdiler.Önce ne kadar itiraz etselerde benim yalvarmalarım sonucu benide Bya Jeonun yanına aldılar.Karakola geldik.Bay Jeonla beni direk başka bir odaya aldılar.
"Buyrun oturun"
Dedi içerdeki bıyıklı polis
Karşılıklı oturduk.Çok gergin duruyordu.O nasılsa ben tam tersiydim.Gayet rahat ve boş kafa
"Evet Bay Jeon,Bayan Parkı zorla alıkoyduğunuz hakkında suç duyurusu yapıldı.Söylemek istediğiniz bir şey var mı?"
Bay Jeon ellerini bacaklarının arasına sıkıştırmış yerdeki desenleri ezberliyordu.
"Bay Jeon?"
Dedi polis.Bay Jeon kafasını yavaşça kaldırdı ve polise baktı
Kafasını yavaşça iki yana salladı
Korkuyordu.Bir şeyden korkuyordu.Söylemek istemediği şeyler vardı.Bir birimizi severek evelenmedik diyemiyordu.O istedi diyemiyordu.Bir gariplik vardı.O konuşmayacaktı belliydi.Her şey bana kalmıştı
"Hayır memur bey.Öyle bir şey yok
Biz Jungkookla birbirimizi severek evlendik.Tek sorun onun bir öğretmen benim ise öğrenci olmamdı.Babam ve abim bunu kabullenemediler.Neden bende bilmiyorum.Kendileri Amerikadan geldiler.Fazla bir şey bilmedikleri için olayı abartıyorlar.Öyle zorla alıfalan konulmuyorum"
Polis kafasını salladı.
"Peki o zaman Bay Park ve oğlunu getirin"
Dedi kapının önündeki polise.Polis kafasını salladı.Kapıyı açtı ve babam ile abime yol verdi.Babam elleri önünde polisin karşısına geçti.Abim ise normaldi.Yüzümde soğukluk vardı.
"Evet Bay Park kızınız kendisi zorla alıkoyulmadığını söyledi
Şikayetinize hala devam edecek misiniz?"
Babam kafasını kaldırdı.Derin bir nefes dı ve kafasını iki yana salladı
Gözümü kapatıp ohlarcasına nefes verdim.
"Peki o zaman çıkabilirsiniz"
Dedi ve kapıyı gösterdi.Bizde kafamızı sallayıp çıktık.
Karakolun bahçesine geldik.
Babam giderken kolundan tuttum
Babam bana sinirle baktı
"Teşekkür ederim ba-"
Yüzüme tükürerek konuşmamı kesti.gözlerimi kapattım.
"Sakın bana baba deme.Senin gibi bir evladımın olduğunu hatırlayınca önce senden somra kendimden utanıyorum.Keşke koreye hiç gelmeseydim.Bu acınası halini görmek bir baba olarak canımı çok yakıyor.Ama senin için canım yanmıyor,bir baba olduğum için bir çocuğun böyle durumda olduğunu görmek canımı yakıyor.Ben seni evlatlık vermeyecektim.Seni yanıma alacaktım Amerikada okuyup orada hayatını kuracaktın.Ama sen elalemin sözüne inanıp beni bu herife tercih ettin.Sana yalvardım ben be!Yalvardım!Sana sesimi çıkarmayacağım dedim.SEN NE YAPTIN?SEN YİNE BANA INANMADIN.Bir daha bana baba dersen senin o uğursuz dilini keserim.Al bu çok severek evlendiğin kocanıda kur hayatını ama şunu unutma senin ne bir babam var ne bir ailen"
Dedi arabaya bindi ve göz hizamdan çıktı.Gözlerimi açmadım
Göz yaşımın düşmesini istemiyordum.O son sözleri anlamak için beynimde savaş veriyordum.Idrak edemiyordum.Gerçek miydi bu yaşadıklarım?Başka böyle yaşayan var mıydı?Ben mutluydum.Ailem vardı benim.Çok mutlu olduğum ailem.Önce annem bıraktı beni.Daha sonra babam ve abim.Abim peki?Hani o benim süper kahramanımdı?Hani o beni kötü gözlerden koruyan biricik abimdi?Şimdi beni sevmiyor mu?
Geceleri hiç düşünmeden başını yastığa koyabilecek miydi?
Peki ya Bay Jeon?O benim öğretmenim di.O benim kocam olamazdı ki.Peki ya bizim grup?
Onlar neden gelmiyor yanıma?
Taehyung,Jin,Suzy,Haneul,Jimin onlar neden beni korumuyorlar?
Onlar neden yanımda değiller?
Neden çocukluğumdan beri tanıdığım insanlar yanımda değilde 2 aydır konuştuğum insan yanımda?Gözümden bir damla yaş yavaş yavaş süzülmeye başladı.
10 a kadar saydım içimden ikincisi düşmesin diye.Her şeyi silemeye çalıştım aklımdan her şeyi.Yaşadığım her şeyi.Unutamadım taki yanağımda hissettiğim o ele kadar.
"Neden kendine ceza çektiriyorsun?"
Gözlerimi açtım.O gözler,izlemekten asla sıkılmayacağım filmler gibiydi.O gözlere asırlarca bakabilirdim öylece.Daha sonra kalp sesim.Sağır olmuştum hiç bir şey duymuyordum ama o kalp sesim sağır olsam bile duyabiliyordum o sesi.Elleriyle yüzümü avuçladı
Gözlerini gözlerimden hiç çekmedi
Her şeyi unutmuştum o an.5 dakikada yapamadığımı 2 saniyede yapmıştı.Bu normal miydi?
"Kalbin,neden bu kadar hızlı atıyor?"
"Kalbimi neden bu kadar hızlı attırıyorsun?"
Güldü.Başını öne eğdi.
"Bu atışların sebebi ben miyim?"
"Bilmiyorum ama şundan adım ksdar eminim bu kalp bir daha böyle atmaz"
Ellerini yüzümden çekti ve yüzüme baktı
"Biz şu an neyiz Min Hee?"
"Kaderlerin birleştirdiği iki insan"
"Peki birleştiren bu kader ayırabilir mi?"
Kafamı iki yana salladım.
"Sana bir kere sarılabilir miyim?"
Dedim.Tebessüm etti.Kollarını iki yana açtı.Bende sarıldım.Kafamı göğsüne koydum.Gözlerimi kapattım.
"Beni herkes terk etti.Terk ediş sebepleri sensin Jungkook. Herkes gitti ama yanımda bir tek sen kaldın Jungkook.Nasıl bir şeysin sen?"
Güldü çenesini kafama koydu bir eliyle saçımı okşmaya basladı.
"Sen,bana amaç veren bana hayal kurdurtan her şeye rağmen vazgeçmememi sağlayan sen.Asıl sen nasıl bir şeysin?"
Güldüm.Yavaşça ayrıldım.
"Eve gidelim mi?"
Kafasını salladı.Elimden tuttu ve taxi çevirdi.Taxiye binip eve gittik
Güzel kahvaltı hazırladım.Beraber yedik.Her şeyi unutmuştum o an.
Bütün olanları.Sanki hiç bir şey olmamış gibi.Nasıl oldu bu?
Bunu nasıl başardı?
Benim yanımda sevdiklerim yok ailem yok sadece o var ama çok mutluyum.Uzaylı falan mıyım?
Yaşayan var mıdır benim gibi?
Dünya yanar ama yanında öyle biri olur ki umurunda bile olmaz.Bende aynıyım.Bu duyguyu sevdim.Hep olsun,sonsuza kadar.......

Evet arkadaşlar biliyorum baya geç attım.Özür dilerim annem telefonumu saklamış.
Bayramdan önce biraz sitres atalım.Hikayenin okumasi beni çok memnun ediyor ama oyyyyy
ARKADAŞLAR TAEHYUNG ILE HAYALET YAZMAYA BAŞLAYACAĞIM BUGUN 1. BOLUM GELECEK ONU DA OKUYUN.HESABIMDA BULABILIRSINIZ MERAK ETMEYIN BU FINAL OLMAYACAK.HIKAYENIN ADINA BAYILACAKSINIZ😀😀😀😀사랑해







LOVE MAZE TEACHER JJK(Tamamlandı)Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum