24 🍬 'Zor Anlar'

2.2K 227 16
                                    

Bölümün Yayınlanma Tarihi: 05/10/2019

Finalle son 6 bölüm...

Yazardan

Genç kız çocuklarla sohbette daldığı bir anda midesinden yukarı doğru çıkan hisle beraber örtüyü üzerinden çekip, yataktan çıkarak koşarak odasındaki lavaboya girdi, kapıyı da kapatıp kilitledikten sonra midesindeki tüm kanı, zar zor yediği yemek kalıntılarını tuvaletin içine doğru boşaltmaya başladı.

Her midesi boğazına geldiğinde canı hiç olmadığı kadar acıyordu, boğazları yanıyor ve büyük acılar bırakıyordu genç kıza.

Midesindeki her şey dışarı çıktıktan sonra sifonu çekip, sırtını buz gibi taşa yaslayıp gözlerini kapattı.

Buz gibi yanakları sıcacık gözyaşlarıyla beraber ısınıyordu, kalbi acıyor, midesi alt üst olmuş durumdaydı ve boğazları yanıyordu aynı vücudunun cayır cayır yanması gibi. Cayır cayır yanıyordu vücudu ama buz gibiydi, bir buz dağı kadar soğuk ve keskindi.

''Eva!'' çocukların korku dolu sesleri kapının arkasından geliyordu.

''Ben...'' boğazındaki küçük düğümle öksürdü, canı yana yana öksürdükten sonra: ''İyiyim'' diyerek çocukları daha fazla telaşa koymamak için konuştu.

''Kapıyı aç lütfen'' Yeonjun'un yalvaran ses tonuyla genç kız kapıyı açmak istese de açmadı. Çünkü onu böyle görmesini istemiyordu, eğer onu böyle görürse genç adamın ve diğerlerinin canının yanmasından korkuyordu, korktuğu gibi de istemiyordu.

''Biraz... biraz burada durmama izin verin, yalnız'' dedi zorlukla konuşarak.

Genç adam başını kapıya yasladı, eli kapının kolunun üzerindeydi.

''Beni kendinden uzaklaştırma'' diyerek yalvardı ona. Genç kız, gözlerini kapattı. En başından beri yapması gereken şeyi şu anda yapıyordu, ölmek üzereydi aklıysa şimdi anca başına gelmişti.

''Biraz böyle kalmama izin ver lütfen...'' diyerek yalvardı genç kız. Genç adam, diğer eliyle kapıya hafif bir yumruk vurarak: ''Aç şu kapıyı!'' dedi. Sesi artık yalvarmanın ötesindeydi, öfkeliydi genç adam ama genç kıza değil Tanrı'ya ve kadere öfkeliydi. Aslında genç kızı bu duruma getiren her şeye karşı öfkeliydi, bu öfkeyi ise en son kardeşi öldüğünde hissetmişti. 

''Yeonjun... lütfen'' dedi genç kız bir kez daha. Genç adamın ona değil, onu bu duruma getiren her şeye karşı öfkeli olduğunu biliyordu.

''Yeonjun, onu duydun değil mi? Biraz rahat bırak ki kendine gelsin'' Soobin genç adamın omzuna elini koyarak, omzunu sıktı genç adamın. Yeonjun, omzunu hareket ettirerek Soobin'in elini çekmesine neden oldu. Buna rağmen sessizdi...

''Hyung... belki de onu böyle görmemizi istemiyor. Onu anlayışla karşılamamız gerek'' dedi Taehyun sonunda ağzını açıp tek bir kelime ederek.

''Taehyun haklı hyung, lütfen'' dedi Kai yalvarırcasına. Ne Eva'yı ne de hyunglarını böyle görmeye dayanabiliyordu.

''Haklılar Yeonjun, lütfen'' dedi Boemgyu. Hepsinin bu konuda direnmesi genç adamı duraksatmaya yetmişti.

''Kapıyı açtığında göreceğin ilk kişi her türlü ben olacağım, bunu unutma tamam mı sevgilim?'' diyerek fısıldadı kapıya ve yavaşça kapıdan uzaklaşıp, çocuklarla beraber odanın içindeki koltuklara geçtiler.

Direk banyoya bakan koltuğa oturmuştu genç adam. Bir dirseği koltuğun kenarındaydı, parmakları tek tek dudağının üzerinden gidip geliyordu, aynı şekilde uzun zamandır geride bıraktığı tırnak yeme alışkanlığı da geri gelmişti.

İstenmeyen Üye 2 | TXT | ✔️ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin