Ruh nedir ?

Ruh

kaptan konuşuyor :
lütfen kemerleri bağlayın.derinlere dalıp tekrar çıkacağız.

ruh nedir ?
ruhum nerededir ?
ruhum bedende midir ?
ruhum neydendir?
psiko da ruh demektir.
psikoloji ruh bilimi demektir.
loji, birşeyin temelini mantığını hedefler.

psikoloji, ruhun temelini , parçalarını , bölümlerini inceler.
ruhun değişimlerini,değişim nedenlerini, değişim sebeplerini inceler.
ruhu ne etkiler, ne tetikler, ruh ne gibi tepkiler verir bunları inceler.

psikoloji ruh denilen kalıbı böler.
psikoloji ruh denilen bütünü parçalarına ayırır.
didik didik, incik incik dizer ve her dizdiği parçayı gözlemler.
her parçanın kendine has özellikleri ,yapısı ve davranışları vardır.
her parça incelenirken, parçalar arasında soyut ve somut bağlar görülür.
bu bağlar ruhu oluşturan ruhcukları bir arada tutmasına yarar.
bu bağlara ruhun yolları da denir. ruha giden yollar da denilir.

bu bağlar ruhu 4 bir yandan kaplar, çevreler , sımsıkı bağlanır.

bağlar ne kadar kuvvetli ise , parçaların ayrılması da o kadar zorlaşır.
bağlar ne kadar sıkı ise,ruha bağlanan bağlar o kadar kolay kopar.
bağlar ne kadar gevşek ise, ruha bağlanan bağlar o kadar gevşek olur,düzen tutmaz.
bağ ne kadar esnek ise, ruha bağlanan bağlar o kadar geniş olur,genişleyebilir olur.

bağlar esnek olmalı. çektiğinde uzamalı, bıraktığında eski yerini almalı.
bağlar lastik gibi olmalı , elastik olmalı.
ruh sıkıştığında, sıkıştırıldığında , daraldığında bunalığında bağlar esneyebilir olmalı.
bağlar esnek olmazsa ruhu daraltır, ruhu sıkılaştırır.
daralan , sıkılaşan esneyemeyen, rahatlayamayan , hareketleri kısıtlanan ruh stres altına girer.
ruhun özü boğulmaz,sıkılmaz,daralmaz,sıkışmaz ama ruhun kabuğudur bu etkileri hisseden.

o yüzden bu etkilere tepki verir.
tepkinin amacı özüne birşey olma korkusu değil, içinde bulunduğu bedene birşey olacak dürtüsüdür. Kabuk içdekini korur.

bu dürtü koruma dürtüsüdür.
ruh kendini değil bedenini düşünür. içinde olduğu bedeni uyarır, onu korumak kollamak ister.

çünkü ruhun kendi/ ruhun özü/ ruhun içeriğinin kendini düşünmesine ihtiyacı yoktur.
çünkü ruhun özü yok edilemez, zarar göremez.

Ruh parçalarına ayrılır ,parçaları tekrar birleşir.
bu bağlar ruhun parçaların ayrılıp birleşmesini,daralıp esnemesini/genişlemesini,büzülüp açılmasını
,sıkılaşıp / kasılıp açılmasını sağlar.

ruhun herhangi bir güce,korumaya,ihtiyacı yoktur. ruh sadece sahip çıkar. ruha sahip olunamaz.
ruh bedenin sahibi değildir. beden de ruhun sahibi değildir. ama beden istemsizce yada bilinçli şekilde
ruhu korumak ister, ruh da belli bir bilinçle bedeni korumak ister.

Beden içini,ruh dışını korumak ister.
Beden içindekini,ruh dışındakini korumak ister.

ruhun yada bedenin bu isteği , bilinçli bir istek değildir. kendiliğinden , programlanmış bir kod gibi kendi kendine
devreye girer. amacı bellidir, ve amacı sadece korumak ve kollamaktır. korumak ve kollamak adına sadece bildiğini okur ruh.

ruhun bedene olan bağları sayesinde ruh bedene, beden de ruha etki ve tepki verir. beden ruhun ancak kabuğuna ulaşırken,
ruh bedenin en ufak hücresine zerresine ulaşabilir. çünkü ruhun özü kabuk değildir.bedenin içi de kabuk, dışıda kabuktur.
beden boş bi kutu gibidir. içi dışı bir olan bir kozalak.kelebeğin kozalağı gibi. tırtıl olan ruh, kozalağın içinde genişler,bedenle kendi
arasındaki bağları oluşturur, geliştirir,sağlamlaştırır yada esnekleştirir. beden hamdır, pişer tam olur ve kabuk kırılır.
kabuk zamanında kırılırsa ,ruh ile beden arasındaki bağlar da hem sağlam,hem dayanıklı hem esnek hem de gevşek olabilir aynı anda.