Çikolatalı Süt(TAMAMLANDI)

Yeni Başlangıçlar

Çocukken beslediğimiz saf duygular belki de bugün aşk sandıklarımızdan daha gerçek ve daha akılda kalıcı.Semih'i seviyor muyum?Cevabım kocaman bir hayır ama onu her hatırladığımda kalbime saplanan bıçak acısı ilk günkü gibi aynı.Belki de bunu bu kadar acı kılan şey onun hayatı tatmadan aramızdan ayrılışı.Dolan gözlerimi sildim ve boğazımı temizledim.

"Ay,tamam be.Sallayın şimdi.Geçmiş geçmişte kaldı hatırlayıp kendimi üzmenin bir anlamı yok.Eeee ben şey diyorum bugün gezsek ya biraz.Malum benim son bir ayım yani çok bir şey de yapamadım...Burdan güzel anılarla ayrılmak istiyorum .Hem belki bağımlılık yaparsınız da bir daha ki yaz yine gelirim."

"Vallaha kuzen ben birazdan çıkıp annemin istediği kumaşları almaya gidicem ki orası seni sarmaz benim unut ama Arasla gezerseniz kendi biliceğinizi iş.Hatta ben şimdi kalkıyorum ya.Hadi öptüm .Hesabı öde Kumsal."

Öpücük atıp gitti ayı ya.Bi de hesabı bana kitliyor zeka küpü.Ama şuan konumuz daha farklı Aras benimle gezicek mi olum ya?Zaten saçma konularla canımı sıktı bari kafamı dağıtsın azıcık.Ama yüzüne bakmaya da utanıyorum mesajı gördü sonuçta.İkilemde takılıyorum.Bari yüzüne bakayım da ne yapacağımızı anlayayım deyip kafamı kaldırdım ve bana bakan gözlerini gördüm.Birden ayaklandı.Ve bana elini uzattı.

"Kalk hadi Sarı Civciv biraz kafa dağıtalım seninle."

Elini uzatmasıyla şaşırsam da salla gitsin dedim ve tuttum elini. İnşallah dağ başında beni öldürüp köpeklere atmaz ama Batu güveniyorsa bu kadar yapmaz ya.Hadi bakalım gidelim...

*****

"Çok güzel burası ya .Kafayı yiyebilirim şuan gerçekten."

Geldiğimiz tepe denizi tamamen ayaklarımızın altına seriyordu ve etraf tamamen yemyeşildi.Üzerindeki hırkayı yere serdi ve oturmam için işaret etti.El mahkum oturdum zaten ıssız tırsıklıyorum hafiften.Nefesini sesli verince gayr-i ihtiyari ona döndüm.

"Bak Kumsal o gün o mesajı telefonunda gördüğümde yalan söylemek istemiyorum hiç hoşnut olmadım.Senin benden hoşlanma fikrin bile beni huzursuz etmişti.Ama sonra her gece gözlerimi senin gözlerinle kapattım.Bi baktım senin gittiğin yerlere gidip seni görmek için dışarı çıkar oldum.Bu çok garip bu kadar kısa sürede bana bunu yapmış olman çok garip."

"Naptım ben sana ya?" Çemkirmesem olmaz illaha mahvedicem her anı.

"Beni kendine bağladın.Görmeden bir günümü geçirmek istemeyeceğim birine dönüştün birden.Mesela seninle deniz kenarına gitmeyi çok seviyorum çünkü rüzgar saçlarına vurduğunda o sarı saçların havada dans edişini izlemek bana huzur veriyor Kumsal."

Benim ağzım 'o' şeklini almışken o da derin bir nefes daha aldı.

"Kumsal herkesin geçmişte yaraları olabilir.Burası da benim geçmişteki yaram.Bu çok güzel olan yer ben her geldiğimde canımı yakar.Ve ben artık buraya her geldiğimde canımın yanmasını istemiyorum.Bugün burdan mutlu ayrılırsam burası artık benim en sevdiğim yer olabilir."

Bir nefes daha aldı.

"Yani demek istediğim birbirimizin yaralarını sarabiliriz bence.Burdan mutlu ayrılıp geçmişi unutabiliriz.Ne dersin?"

Evlenelim derim.Yok kendimi naza çekeyim azıcık.Ay kusucam yüzüne şimdi midem bulanıyo.Ya da kusmak yerine bi cevap verebilirim mesela.Aynen cevap vereyim bence kesinlikle cevap vereyim.

"Bak Aras sen çok yakışıklısın."

Aynen Kumsal ilk cümle bu olmalıydı.

"Çok da iyisin.Allah var ben yalan söylemem.Ama ben bu işi beceremeyebilirim.Kendi yaralarımı saramamışken başkasının yaralarını sarabilir miyim ,bilmiyorum.Ayrıca benim hiç sevgilim olmadı.Yani biz Semihle de sevgili değildik.Yani bilmiyorum."

Yanağımda hissettiğim elle yüzüne baktım.

"O zaman deneyelim ve görelim bakalım bu işi becerebiliyor musun?Yoksa gitarda olduğun gibi bunda da beceriksiz misin?"

Dediği şeyle gülümsedim hatta sırıttım.Ben gitarda gayet iyim sorun bende değil sende başlığı altındaki yakarışlarım eşliğinde beni eve bıraktı.Ve bugün benim için İzmir'i unutulmaz kılınacak bir olay yaşandı.Uzun zaman sonra kalbimdeki at dört nala koşmaya başladı.

Bundan sonra nolur işte orası meçhul.