OTOSTOP (BÜLENHUT)

•2•

Sakine'den
Kafamı kaldırıp kime çarptığıma baktım.

Aha bizim mahallenin domatesçisi Kerim.

Elindeki domatesi alıp ısırdım.

İçindeki sular suratına fışkırdı.

Suratı kırmızıya boyanırken gözlerini yumdu.

Kerim: 10 kilo sana anca yeter Sakine. Al .

Sakine: Ayy ne alacam be kuru domatesini!

Eğer kiloma laf etmeseydi  alırdım. Ama işte şerefsiz kiloma laf etti.

Kerim: Ulan Allah'ın bana verdiği ceza suratım hep domates suyu oldu ne kurusu?!

Sakine: Kuru kurusu Kerim. Bak şu "Fenasi Kerim" olayını hatırlatırım. Sen yazdın Portakal'a biliyorum!

Kerim: Söylemezsin dime?

Şerefsiz şimdi yalakalık yapacak. E ben seni döverim hahhahaaha!

Sakine: Bedavaya verirsen 10 kiloyu söylemem.

Kerim: Olmaz Sakine zarara girerim. En fazla 2 kilo verebilirim.

Sakine: Hadi lan ordan deli gibi davranan amcanın bahçesinden masrafsız aldığını bilmiyoruz sanki.

Kerim: Yaa onu da mı biliyorsun yaa ufff. Iımm...ama dolar çok yükseldi.

Sakine: Ne alaka? Gören de sanar ki holding sahibi de her gün piyasayı takip ediyo. Piyasa münasip yerlerine girmeden bahane aramayı kes ve bana 10 kilo domates ver.

Arkasını döneceği sırada kamyon götüne çarptı.

"Aaahh! Aaaahh ölüyorum!"

"Sus  ya ne ölmesi?! Götüne çarptı gerizekalı!"

"Sus Sakine Allah belanı vermeden!"

"Doğurur gibi anırma lan götüne azıcık değdirdi."

Kerim doğrulurken bastım götüne tekmeyi.

1 kasa domatesi alıp koştum.

Giderken Kerim'e bağırdım.

"Hadi ben kaçtım Fenasi Kerim bey hahaahhhahahah!"

"G*tüne domates giresice Sakine! Git bi daha gelme!"

E napıyım kendime engel olamıyorum. Çılgınlık doğamda var.

Ayol suratım gibi ruhum da genç.

Kapıma geldiğimde kasayı yere koyup anahtarımı çantamdan çıkarttım.

Kapıyı açtım ve içeri girdim. Mutfağa giderken oturma odasındaki camdan sıkışmış bi popo gördüm.

Bastım çığlığı.

Popo hızlanıp hareket etmeye çalışırken cama koştum ve camdaki popoya tekme attım.

Açık bıraktığım kapıdan dışarı çıkıp bağırdım.

"Yetişin komşular hırsız var! İmdaattt!"

Geri içeri girdim ve bilerek kapıyı açık bıraktım.

Popo hala oradaydı.

"Hay Allah cezanı versin! Gel içeri inemiycen anla işte!"

Camdaki popo camdan indiğinde gördüğüm surat ile ağzım benim fırın ağzı kadar açıldı.

"Nebahat'ın kocasısın sen!"

"Evet Sakine. Açıklayabilirim."

"Noldu lan? Neyi açıklayacan?! Millet Cuma namazında, sen hırsızlık yapıyon!"

"Yav Sakine dinle! Senin Nebahat'a bıraktığın peçeteyi senin eve koymamı istedi Nebahat. Ben de dediğini yaptım. Girişte kapıdan girdim. Yedek anahtarını almıştım da ,tam çıkarken sen gelince dedim camdan çıkarım ama işte çıkamadım. Özür dilerim valla."

"Gerizekalı mısın sen?! O popoyla camdan kaçılır mı malın kocası gerizekalı!

E yaktım seni Nebahat!

"Bi şartla polisi aramam."

Gözleri heyecanla parlarken konuştu.
"Neymiş söyle hemen yaparım."

"Sus bi be anlatacaz işte. Bak şimdi o peçeteyi sabah işe gitmeden önce Nebahat'ın ağzına tıkayıp resmini çekecen sonra da o resmi bana whatsapptan at."

"Neden böyle bi şeyi yapayım?"

"Gerizekalı polisi aramıyım diye ha?"

" Ay doğru tamam ben unutmuşum pardon."

"Aslında seni gerizekalılığından polise şikayet etmeliyim. Bak gerizekalılığın için yapabileceğin bi şey de yok!"

Sizce sileyim mi flaşleyicilerim?