(25)

3.3K 499 542
                                    

"Neredeydin?"

"İşim vardı"

Jisung kollarını birbirine dolamıș kapıya yaslanırken sesini yükseltti "Ne işin vardı!?"

"Önemsiz bir kaç şey işte" Minho üstündeki gömleğin düğmeleri açmaya başlarken Jisung sinirle "Önemsizse söyle işte!" dedi

"Birisiyle buluştum!" Minho birden bağırınca Jisung şaşırıp ağzı açık ona baktı "Mutlu musun!?"

Kafayı mı yemişti bu çocuk!? Evin tam ortasındaki odada Jisung'a karşı bağırıyordu!

Minho gözlerini devirip gömleğini hışımla kollarından çıkarıp dolaba fırlattı

Jisung onu cidden artık tanıyamıyordu. Onun bildiği Minho kendisine bağırmayı geç dolaba gömleği fırlatacak birisi bile değildi. Ne kadar sinirli olursa olsun onu bile katlayıp yerine koyardı

Jisung'un aklına bir kaç gün önce kendi kendine düşünürken söylediği söz geldi

Bu çocuk yaşadığı hayattan gerçekten memnun muydu?

Değildi elbetteki. Ve artık bunu belli ediyordu

Minho çıplak üst bedenine düz renk bir tişört geçirirken Jisung yavaşça odayı terk etti. Koridorda yere bakarak adımlamaya başladı

Minho'nun onunla sonsuza kadar kalacak hali yoktu ya

Kendisini sevdiği falan da yoktu. 20 yıldır katlandığı veletten başka bir şey değildi Jisung

"Buraya gel!"

Tekrar bağırması ile Jisung yerinde sıçradı. Hızla arkasına dönüp odanın kapısına baktı. Öncekinden daha da sinirli bağırmıştı

Korka korka kapıya doğru gitti. O sırada Minho pantolonunu da değiştirmişti. Yatağın üstünden telefonunu alıp Jisung'a döndü "Ne var?"

Jisung'u kolundan tutarak kapının eşiğinden içeri soktu ve kapıyı kapatıp kilitledi. Jisung ne olduğunu anlamaya çalışırken Minho Jisung'un yanaklarından tutup dudaklarına yapıştı

Kısa ve sert bir öpücük bırakıp ellerini çekmeden alınlarını birleştirdi "Babanla konuştum"

Jisung göz teması kurmaya çalışarak Minho'ya baktı ama o gözlerini kapatmıştı ve Jisung'un tahminine göre sakinleşmek için derin derin nefesler alıyor, ancak bunu yaparken de titriyordu

"Ne hakkında?"

"Seni sevdiğim hakkında" Minho gözlerini açtığında Jisung ile göz göze geldi. Derin bir nefes alıp kendisine şaşkınlıkla bakan Jisung'a tamamen gözlerini kilitledi

"Seni seviyorum"

Jisung şaşkınlıkla karışık gülümsedi

"Ben de seni seviyorum"

Minho gülümseyip Jisung'un yanağını baş parmağıyla okşadı "Peki... Babam ne dedi?" Minho geri çekilip tebessüm ederken düşünüyormuş gibi yaptı

"Kimse bilmediği sürece sorun yok. Hatta resmi davranmamıza bile gerek yok"

"Yani..." gözleri mutlulukla açıldı "İzin verdi?"

Minho başını sallayıp gülümsedi "Evet" Jisung Minho'nun boynuna atlarken Minho'nun kolları ise Jisung'un belinde yerini almıştı. Sarılırken ikisi de gülümsüyordu. Minho yüzünü Jisung'un boynu ve omzu arasındaki boşluğa sokup Jisung'u kokladı

Mutlu anları Jisung'un birden "Bekle" diyip Minho'yu itmesi ile son buldu

"Sen benden ne saklıyordun? Unuttum sanma! Ayrıca bunu neden en başından söylemedin? Ve son olarak biz çıkıyor muyuz?"

Let's Play a Death Game // With SKZDonde viven las historias. Descúbrelo ahora