CRUSH ' CHOEN

Bölüm 1

Noen lise üçüncü sınıf öğrencisi, notları çok kötü olmasada çokta iyi olmayan, on yedi yaşında bir lise öğrencisiydi. En büyük hobisi kaykay yapmaktı, bu yüzden çoğu sabah en yakın arkadaşları olan Benji ve Syd ile birlikte okula kaykay yaparak giderdi. Bu da o birlikte kaykay yaptıkları sabahlardan biriydi, sabahın oldukça erken saatleri sayılırdı, Noen ve Syd içten içe bu duruma söverken Benji'nin ise yüzünde güller açıyordu, Benji erkek arkadaşına bir an önce kavuşabilmek adına arkasındaki ikiliyi sabahın köründe peşine takmıştı.

Nihayet okula vardıklarında Benji kaykayını havalı bir hareketle kaldırıp yakaladı ve özgür kalan eliyle Garrett'ın ensesini yakaladıktan sonra dudaklarından öptü. Eh bir haftadır birbirlerini görmedikleri düşünülürse bu normal sayılabilirdi, o yüzden Noen ve Syd ona kızgın kalamadı... Yinede bu vıcık vıcık manzaraya karşı uzun süre dayanamadılar, kaykaylarını ellerine alarak ikiliyi geride bıraktılar ve hızlı adımlarla yürümeye başladılar. 

Noen kaykay yapmaya iki sene önce başlamıştı, başlama sebebiyse biraz komikti. Delicesine hoşlandığı çocuğun dikkatini çekebilmek adına kaykaya başlamıştı... Gerçi kaykaya başladıktan bir süre sonra hoşlandığı kişi kaykayı bırakmıştı. Noen canı tatlı denilebilecek tipte birisiydi, ufacık bir çizikten bile ortalığı ayağa kaldırabilirdi... Yinede Chase Hudson'ın dikkatini çekebilmek için kaykay almış, defalarca düşmüş, kendini yaralamıştı. Bunun için Chase'e kocaman bir teşekkür borçluydu, dolaylı yoldanda olsa Chase onu en sevdiği hobisiyle tanıştırmıştı. Keşke Chase'e teşekkür edebilseydi, ama bırak teşekkürü yanına bile yaklaşamıyordu. Tam bir platonikti.

İşte böyleydi, Noen, Chase Hudson adında yakışıklı bir gence aşıktı, Bunun dışında altı kişilik bir arkadaş grubuna sahipti, Xowie ve Cayman bu tatlı arkadaş grubunun geriye kalan üyeleriydi.

Noen bu düşüncelerle boğuşurken kolu sert bir şekilde çekilmişti, bu ani hareket onu korkuttuğundan kaşlarını çatarak yanındaki Syd'e baktı. "Kalp krizinden gideyim diye uğraşıyorsun herhalde?"

"Önüne bakmadan yürümeye devam edersen yeri boylayacaksın," dedikten sonra hemen ayağının dibindeki taşı gösterdi. "Neyin var?" Noen dişlerini gösterecek şekilde güldükten sonra omuz silkerek taşın üzerinden adımını attı ve yürümeye devam etti.

Syd haklıydı, önüne bakmadan yürümeye devam ederse incinecekti... Gerçi önüne bakarak yürümesi bir fark yaratmamıştı, yine canı yanıyordu ama bu kez düşüp bir yerlerini yaraladığından değildi. Chase bir kolunu kız arkadaşının koluna atmış uyumlu bir şekilde birlikte bahçede turlarken yüzündeki kocaman gülümsemesiyle ona bir şeyler anlatıyordu. Noen derin bir iç çekerek sıkıntıyla alt dudağını ısırdı, göğsüne aniden bir ağırlık çökmüştü sanki. Chase'i kıskanmaya hakkı olmadığını biliyordu, Chase, Noen'in varlığından bihaberken nasıl onu kıskanmaya hakkı olabilirdi değil mi?

Syd, Noen'in olduğu yerde durduğunu fark ettiğinde bakışlarını takip etmiş, Chase Hudson'ı görmüştü. Onu böyle üzgün görmeye dayanamıyordu, ne yazık ki Syd, Noen'e karşı bir şeyler hissetmeye engel olamıyordu. Hislerini saklama konusunda hiçbir zaman Noen kadar iyi olamamıştı zaten, bu sebeple ona nasıl hissettiğini anlatmış ama olumsuz cevap almıştı. Sonucun zaten böyle olacağının farkındaydı, Hudson'a karşı hisleri varken kalkıp kendisiyle çıkmasını elbette beklemiyordu... Ama belki zamanla Noen'in, Chase'e olan ilgisi azalıp yok olurdu.

Syd kafasından bunları geçirsede tam tersine inanıyordu, Noen, Chase'e gerçekten çok aşıktı. Kolay değildi o kadar yılı birden söküp atmak, kim korktuğu halde sırf hoşlandığı çocuk seviyor diye kaykaya başlardı ki? Onu sadece uzaktan izlediği kadarıyla tanıyordu Noen, birde ciddi anlamda arkadaş olsalar kim bilir neler yapardı onun için.