sex money feelings die

end

Bana yardım edecekti.
Karşımda duran bedene baktım. Siyah dağınık saçları, kurumasına izin vermeyip saniyede bir yaladığı dudakları ve esmer teniyle enfes gözüküyordu.

Ellini yavaşça bana sardı ve hareket ettirmeye başladı. Tanrım, öyle tuhaf bir his vardı ki içimde. Diğer eliyle bacağımdan tuttuğu gibi iyice kendine çekti bedenimi, alev alev yanıyordu dokunduğu yerler.

Bir nabız gibi atan penisim elinin altında seğiriyor, akıtıyor ve titriyordu. Bir anda elini çektiğinde bebek gibi mızmızlandım ve kendimi eline doğru ittim. O sırada hiç beklemediğim bir şey yaptı Taehyung, eliyle bacak içimi kuvvetli bir şekilde şaplakladı.
"Uslu durmazsan istediğin hiçbir şeyi sana vermeyeceğim."
Üzerimde baskınlık kuruyordu, sikeyim çok hoşuma gitmişti.

İnlemelerimin ardı arkası kesilmezken hyung'um birden dudaklarıma yapıştı. Şaşkınlıktan gözlerim açılmıştı ki boşverip karşılık vermeye başladım. Dilini dişlerime sürüyor, ağzımı aralamam için zorluyordu.

Bir anda dudaklarımdan ayrıldığında tekrardan şaşkınlıkla ona baktım. Hızla üstündeki tişörtü sıyırdı ve daha yeni ıslattığım dudaklarını yaladı.

"Bu gece için Jimin'e onla uyuyacağıma söz verdim, hızlı olmalıyız."

Ben ne olduğunu anlamadan yatakta ters döndüm, oldukça sertleşmiş hatta zonklayan sertliğim karnıma çarptığında ağlarcasına bir ses çıkardım. Arkama dönüp Taehyung'a baktığımda iki parmağını ağzına almış, emerek ıslatıyordu. Bu görüntü zaten iyi olmayan sertliğime bir uyarı daha verdi, tanrım mosmor olmuştu.

Bacaklarımın arasındaki dokunuşları hissettiğimde kalçamı yukarı doğru kaldırıp hafifçe sallamıştım, güler gibi olmuştu ama o sert mizacından tepki vermeyerek benim zaten o gelmeden önce hafif genişlettiğim kasılıp gevşeyen deliğine benimkilere nazaran daha uzun olan parmaklarından birini göndermişti.

Aniden inleyip kalçamı parmağına doğru iterken o ikinci parmağını da devreye sokmuş ve siktir, yetmemiş diliyle de beni genişletmeye çalışıyordu.

Dilinin verdiği hafif pütürlü ve sıcak his beni o kadar delirtmişti ki, elimi sertliğime atsam boşalacaktım, o kadar kötüydüm. Dilini ustaca döndürüyor, içimde kıvırıyor ve tükürüğüyle zaten ıslanmış olan deliğimi daha da ıslatıyordu.

Parmaklarının hissiyatı yok olduğunda gözlerim doldu, o kadar zor durumdaydım ki şu an, parmaklarına bile çok muhtaçtım.

Yere düşen bir şeyin sesini duydum, sonrasında girişimde onu hissettiğimde çıplak sırtımda dokunuşlarını hissettim.

"Acıyacak." dedi tok bir sesle. Şu an çektiğim acının yanında bir hiç kalır demek istedim ama ağzımdan kelimeler çıkmıyordu bile. Tek yapabildiğim kendimi ona doğru itmeye çalışmak oldu.

Derin bir nefes alacaktım ki birden içimdeki dolulukla nefesim boğazıma tıkandı. Öksürmemeye çalıştım ama hem boğazım, hem de deliğim acıyordu, sikeyim cidden çok acıyordu.

O bunları umursamadan içimde hareket ederken dudağımı ısırarak alışmayı bekledim. Tam o sırada Taehyung içimden çıkmış, bir anda tamamını sokmuştu, acıdan gözlerim dolmuştu ama acıtması bile zevk veriyordu.

O içimde gel-gitlerini sürdürürken ben de alışmış ve zevk almaya başlamıştım, sikeyim, sanki göklerde uçuyordum. Bir elimi hâlâ boşalmayı bekleyen zavallı küçüğüme attım, hyung'umun ritmine uygun çekmeye başladım.

Çok geçmeden öyle bir noktaya temas etti ki, kendimi çeken elim durmuş, gözlerim zevkten geriye kaymıştı. Dudaklarımın arasından ufak bir çığlık kaçtı, kalçalarımı hızla ona doğru ittirmeye başladım. Bana acımadan hızla o noktayla temasını kesmeden kendini bana itmiş, boğuk boğuk inlemeleri benim inlemelerim arasında odada yankılanıyordu.
"Sikeyim, öyle darsın ki, aklımı kaybedeceğim."

Çok geçmeden ben yatağın çarşaflarını kirletmiştim, o da benden sonra içime gelmişti. İçimi dolduran sıvısı hafif bir gıdıklanma getirmişti bana.

Tüm ağırlığını üzerime verip çullandığında, tereddüt edip kollarımı ona sardım. O ise kendini yanıma atmış, kollarıyla sarmıştı beni.

"Birazcık dinlen, kalkıp duş alırsın." Onu onaylayıp gözlerimi kapatıp düşünmeye başlamıştım, sikeyim, ben grup arkadaşımla sevişmiştim az önce.

"Hyung, şimdi ne olacak?" dedim titreyen sesimle.
"Şşt, sabah konuşuruz." dedi ve battaniyeyi üstüme çekti. Ben de o yorgunlukla gözlerimi kapatıp uykuyu beklemeye başladım.

-
-
Sabah uyandığımda ilk olarak gözüm yan tarafıma kaydı, Taehyung yoktu. İçimden sinirlendim, bari komodinin üzerine para da bıraksaydı. Örtüyü üzerimden kaldırıp üstüme baktım, temiz pijamalar giyiyordum. Yatak bile değişilmişti. Salak salak sırıtıp telefonumun olduğu komodinin üzerine baktım, bir bardak su ve yanında bir ilaç kutusu vardı.

Kutuyu elime aldığımda üzerindeki yazıyı farkettim. "Günaydın, eğer uyandığında ağrın olursa bu ilaçtan bir tane içebilirsin. Sen uyurken ben ortalığı toplayıp seni temizledim."

Aptalca gülümseyip bir tane ilaç alıp suyla kafama diktim.
Bakalım bugün neler olacaktı..

aqq hizli yazayim diye icine sictim ama yani simdi ilk yazmama gore cok da kotu degil bence dedim durmasin yetim yetim atayiö da kurtulayim..