Meriç'i böyle bulamayacaktım. En iyisi mesaj atmak! Tabii ya! Neden bunu daha önce düşünmedim ki!
Yılmaz: MERİÇ!
Meriç: Sen misin? Ne istiyorsun?
Yılmaz: Neredesin?
...
Tam Meriç yazıyorken başka birinden bir mesaj geldi.
Neraf: Cidden benim Meriç olduğumu mu düşünüyorsun?
Yılmaz: Değil misin?
Neraf: :/ O zaman sen onunla yazışırken nasıl yazıyorum?
Neraf: Hem olsam en baştan inkar etmez miydim?
Neraf: Bir zamanlar en yakın arkadaşın olan insanı tanımıyor musun?
Yılmaz: Sende diyorsun, bir zamanlar en yakın arkadaşımdı
Yılmaz: Ama aslında o benden nefret ediyormuş
Neraf: Kim söyledi sana bunu Serkan mı? Yoksa Serkan Ümit'e mi söylettirdi. Ona da yazık kukla gibi kullanılıyor.
Yılmaz: O zaman neden benim yerime Ümit'e yazmıyorsun?
Neraf: Çünkü onun için çok geç. Sense hala kurtarılabilirsin
Yılmaz: Bunun Meriç'in benden nefret etmesiyle ne alakası var?
Neraf: Meriç senden ya da Ümit'ten nefret etmiyor, sadece Serkan'ın gerçek yüzünü gördü
Yılmaz: Şimdi fark ettim, tam Meriç'le yazışırken bana yazdığına göre, o zaman onun yanında olman gerekmiyor mu?✔️✔️
Yılmaz: Demek ki onunla yakın arkadaşsın✔️✔️
Yılmaz: Cevap vermediğine göre doğru
GÖRÜLDÜ✔️✔️
YOU ARE READING
NERAF -Texting-
Teen FictionÇünkü seni tanımayanlar dıştan taş olduğunu düşünürler Ancak sadece sana değer verenler kalbinin perdesini aralar Ve sana ulaşmaya çalışırlar Ki 'gerçek sen'e ulaşabil diye ---- Tek bildiğim, o kendini tanımıyordu. Başkalarının istediği kişi olmuştu...